EgeKaptan dümene geçti

Kaptan dümene geçti

12.10.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

Tuzlaspor galibiyetiyle ilk kez zaferi tadan Altınordu, kaptanı Ahmet İlhan Özek’in dönüşüyle kendine geldi. Kırmızı lacivertlileri değerlendiren yazarlarımız, “Şimdi isteğimiz, beklentimiz belli. Büyük patlama yaşayıp bunu sürdürülebilir kılmak. Haydi çocuklar!” dedi

Kaptan dümene geçti

Bülent Buda: Altınordu maçları bir miktar fazla coşkulu, gürültülü izleniyor bizim evde. Gürültü dediğimiz de tek kişilik ama abartılı. Maç bitti. Serap Hanım soruyor, “Galip geldiniz. İyi oynadılar mı bari?” “Boşver iyi oyunu” diyorum, “Önemli olan 3 puan. Gerisi teferruat”. Ahmet İlhan, Şeref Özcan, Safa sakatlıktan döndüler. Kaptan ikinci 45’te katıldı takımına. Önce direk sıyırdı. Ardından nefis bir sol, uzak köşe işlemiyle tabelayı belirledi. Ardından belli ki skora tutunma telaşı baş gösterdi. Öyle değildi bu çocuklar ama 3 puandan uzak ara yoksun kalmanın oluşturduğu zihinsel gelgitler diyelim bu skoru koruma telaşına. Şimdi bu aşamada ne demeliyiz? İsteğimiz, beklentimiz belli. Yani büyük patlama. Alex Ferguson bir keresinde şöyle seslenmiş : “Oyunculara otobüsün hareket halinde olduğunu söylüyorum. Kulübün ilerlemesi gerek. Onlara, ‘Otobüs sizi beklemez. Bir an önce binmeniz gerek’ diyorum”.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Altınordu’lu futbolcular, Tuzlaspor karşısında maçı kazanmak adına mücadele etti, koştu, pas yaptı. Ancak Tuzlaspor’lu oyuncular acımasız bir şekilde faullü oynadılar. Ve bunun sonucunda kaptan Emre Can, kırmızı kart gördü. Altınordu sahayı iyi daralttı. Kendi alanını iyi savundu. İkinci yarıda kaptan Ahmet İlhan oyuna girdi. Ve 63. dakikada şahane bir vuruşla takımını 1-0 öne geçirdi. Doğru oynadı, savunması görevini yaptı. Rahmi ve Erdi merkezi iyi kapattılar. Emircan çok yetenekli bir oyuncu. Ancak biraz daha oyun içinde etkinliğini artırmalı. Ufuk Hoca’nın sonradan oyuna aldığı Sami, Muzaffer ve Safa bence istenilen performansı vermediler. İnanıyorum ki forma girdikleri takdirde çok yetenekli oyuncular. Mühim olan 3 puandı.

Haberin Devamı

Mehmet Demirtaş: Sevgili kaptan Ahmet İlhan. Seni ne kadar da özlemişiz. Sağını sabitleyip solunla hepimize soluk oluverdin. Ağlarla kucaklaştırdığın meşin yuvarlağın dili olsa da sensiz geçen günleri bizlere anlatsa. Kaptansız fena sayılmayan ilk yarıda üç deneme olsa da hiçbiri net olmayan akınlar fayda sağlamadı.
Ancak yarım saat sonra Tuzla’nın 10 kişi kalması düğümü gevşetti. Altınordu, Tuzla deplasmanında daha sakin daha temkinli ve de daha bilinçli, ayağa pas yapan takımdı. Organizasyonları oturaklı, rakibi oynatmamaya yönelik hamlelerle verimli, savunma yapısı sezonun belki de en iyisiydi. Öz güven tazelenmesi, takımın silkelenmesi adına müthiş ötesi bir zafer oldu bu kazanılan. Umarım devamı da fazla gecikmeden gelir.

Agresif oyun maç kazandırır

Bülent Buda: “Deneyim, başına gelenler değil başına gelenlerle ne yaşadığındır” demiş akıllı bir kişi. Başına gelenlerle ne yapmayı öğrendiğin günde de deneyimli oluyorsun. Genç adamlar, kramponlarındaki yükün, sorumluluğun üstesinden gelecek kıvamda değiller şu sıralar. Deneyimliler de deneyimlerini aktaracak evrede değiller. Günümüzde 23-24-25-26 yaşlar deneyimli grubunda sayılıyorlar futbolda. 38-41 yaşlar taşıyamaz günümüz futbolundaki hızı ve de yükü. Yani Altay’ın karışımı dengeli değil. Ve şu sıralarda bu sorunu çözümleyecek olanaklardan da yoksunlar. Tek çözüm, yine de Altay’ın gençlerinin kısa sürede gelişmeleri, olgunlaşmaları. Rize yenilgisi çok doğal. Daha güçlü olan kazandı. Altay’lı gençlere bu evrede düşen ödev maç kazanmak değil hayatı kazanmak. Gerisi gelecektir.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Altay için bu mağlubiyet hiç de iyi olmadı. Hücumdaki üretkensizliği devam etti. Bu maçta hiç pas yapamadı. Tempo bulamadı. Rakibinin baskısı sonrası topa gelişigüzel vurdu. Sadece koşan ve iyi niyetli oyunculardan oluşan Altay’da organizasyon eksikliği üst düzeyde görüldü. Bence stoper Björkander’in yokluğu defans merkezinde problem yarattı. Defans arkasına atılan her top tehlikeliydi. Kadro derinliğinin olmamasının sıkıntısını yaşıyor. Rize iki gol attı, birçok gol kaçırdı. Altay adına üzücü bir geceydi.

Mehmet Demirtaş: Eğer ki temponuzu ayarlamada sorun yaşıyorsanız, meşin yuvarlağı olabildiğince basit yönlendirmelisiniz. Partnerinizin yerini ve de hamlelerini kestirmelisiniz. Yoksa topu kolay kaptırıp rakibe ‘buyur’ etmeniz çok yüksek ihtimal. Rize karşısında yüksek dozajda mücadele ettiler. Bastılar, rakipleriyle fiziksel temastan kaçınmadılar. Takım boyunu hizalamada matematiksel hatalar mevcut. Bu hem geride hem ileride. Rize pazartesi akşamı iki attı fakat Altay’ın verdiği açıklarda fazlası olasıydı. Bu dram filminin epik bir hikayeye evrilmesini sağlamak adına tabela yapmak lazım. Kazanma arzusunun köpüklerini duyumsuyoruz. Ancak yetersiz. Bunları hayata geçirmek belki zor ancak hayati olan da bunlar. Yoksa tarihin tozlu sayfalarının mürekkep kokusu ile zaferleri anar, derin bir iç çekersiniz.

Haberin Devamı

Bir şehir sizinle gurur duyuyor

Bülent Buda: Sıkmadan, esnetmeden, izleyenin keyif aldığı, tempolu bir futbol günü. Takır takır işlerini yapan, rakipleriyle sürtüşmeyen, çimlerin üzerine yatarak zamanı tüketmeyi kendilerine yakıştırmayan futbolcular. Sezon başından bu yana izlediğim en temiz ayak topu günüydü. Son 3 haftanın suskun kramponları Sakaryaspor karşısında bütünüyle yaratıcı, üretkendiler. Kalesinde Sousa’dan en uçtaki Kenan’a kadar istekli, enerjiktiler. Bu görünümdeki Bodrumspor ilerleyen haftalarda vites düşürmez, üst düzey yarışma isteğine ara vermezse bir üst lig için yarışan o grubun içinde kalan öncü takımlardan birisi olur. Şampiyonlar, başarana kadar oynamaya devam edenlerdir. Koş Bodrum koş.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Bodrumspor, Sakarya maçının sonrası söylenecek tek söz, ‘Harika bir Bodrumspor izledik’. Maça çok tempolu ve agresif başladı. Defans merkezinde Süleyman ve Onur ile önlerinde Samet, Erkan ve Recep üçlüsü harikaydı. Ters toplarla oyunu genişlettiler ve rakibin dengesini bozdular. Kenan çok etkiliydi. Gerek driplingleri gerekse yaratıcılığıyla başarılıydı. Samet orta alanda dinamo gibiydi. Ancak Üzeyir’den bahsetmeden geçmem haksızlık olur. Sağdan yapılan tüm ataklarda o vardı. Bodrumspor takım halinde tempo, mücadele ve oyun anlamında çok başarılıydı. Ve alkışı hak etti.

Mehmet Demirtaş: Bodrum ilk isabetinde, rakip takımın zincirleme hatasını golle süsledi. Kenan ileride attıklarının yanında hareketli oyunuyla arkadaşlarına çok yardımcı oldu. Jahovic açtığı koridorlarla akınların ve de gollerin görünmeyen kahramanıydı. Sağdan yaptığı isabetli ortalarla parmak ısırtan Üzeyir’in asist katkısı hızla sürüyor. İlk yarı 3-0’ken ikinci yarıda rölantiye alınan oyun için maç bitmemişti. Jahovic birinci adam rolüne soyunmuş, şık dokunuşla ağları bulmuştu. Samet’le tabela belirlenirken kusursuz bir oyun ve organizasyon şekillerinin hayran bırakıcı tatlı bir yanı vardı. Sakarya gibi gol ayakları etkin rakibe 1 isabetli şut vermek, 0.94 gol beklentisiyle kanalları kapatmak çok mühimdi. Bodrum’un güneşli havasına istinaden yine gol yemeden, farklı bir tarife.

Manisa FK Eyüp’te kaldı

Bülent Buda: İlk 45 yanılsamaydı. Önce penaltı, Birkan gole izin vermedi. Yaklaşık 30 dakika sonra Manisa FK, Eyüp ceza alanına ilk kez girdi. O da sadece girdi. Dakika 44. Manisa FK’lı futbolcuların topa en fazla sahip olduğu evre. Ama hepsi bu kadar. O aşamada önemli olan topa sahip olma değil. Topu 3 direk arasından geçirmek. Birinci yarı başladı. Konuk Eyüp de gollere başladı. Günümüz futbolunda parayı veren düdüğü çalar. Eze açılışı yaptı. Arkası geldi. Eyüp, Manisa’nın çok üstünde nitelikte bir futbolcu ordusu. İlk köşe vuruşunu 63’te Nizamettin’le kullandı Manisa FK. Bir miktar değişikliklerden sonra hücumcu golcü Batuhan Kör anımsandı. Bilge kişi diyor ki, “Korkarak yaşarsan hayatı seyredersin.”

Fatih Tanfer: Manisa, Eyüp karşısında kelimenin tam anlamıyla maalesef dağıldı. İlk yarıda penaltıyı, golleri kaçıran Eyüp’tü. Manisa FK’nın atağı yoktu. İkinci yarıda değişen bir şey olmadı. Topa sahip olamadı, pozisyon üretemedi. Bir de buna kötü savunma organizasyonları eklenince 45 dakikada 4 gol yedi. Sezon başından itibaren, ‘Manisa FK’da iyi oyuncular var’ diye hep söylüyorum. Var da maalesef takım olamadılar. Üzüntüm, yapılan masraflara. Ve Manisa FK için kurulan hayallere.

Mehmet Demirtaş: Takımda fizik gücü kısıtlı, taktiksel hatalar can sıkıcı seviyede. Eyüpspor fazlasını atabileceği bir günde 4 ile yetiniyor. Bu alaycı bir tavır değil. Takımı kendisine getirmek için bir ikaz. Evet, Eyüpspor ligin üzerinde bir takım. Ancak Manisa FK da yabana atılacak bir oluşum değil. Eldeki repertuvar, sahadaki oyunun karşılığı etmiyor. İstanbul’da depresif ve de yıkıcı bir tabela ile döndüler. Kaybedilen puanların geri dönüşü, umarım tez zamanda yapılacaktır. Çünkü pansuman ve tedavi edilmesi, sarıp sarmalanması gereken eksik yanlar görüldü Eyüp’te. Aman bu skor ilk ve de son olsun.

Yazarlar