EgeGüzel günler başladı

Güzel günler başladı

27.11.2019 - 02:01 | Son Güncellenme:

Süper Lig’in güçlü ekiplerinden Alanyaspor’la deplasmanda karşı karşıya gelen Göztepe, Castro’nun jeneriklik golüyle maçı 1-0 kazandı. Sarı kırmızılıların önemli bir sınavı 3 puanla aşmayı başardığını vurgulayan yazarlarımız, “Göztepe, duraklama döneminden yükseliş dönemine geçti. Oynanan güzel futbol, galibiyeti getirdi. Ligin ikinci yarısında çok can yakacaklar” dedi

Güzel günler başladı

Bülent Buda: Oyuna fiziksel ve de zihinsel hazır olmanın karşılığı sergilenen futbolun kalitesi olmalı. Beto, Portekiz’in Göztepe’ye paha biçilmez bir armağanı. Castro’nun golüne yakışacak bir sözcük bulamadım. Ne vuruştu öyle! Alanya’da çıktılar, koştular, yarıştılar ve de kazandılar. Jerome, gol atamadı lakin takımın en çok koşanıydı. Elbette tüm takım da öyleydi. Zihinler kadar kaslar da güçlü. Öyle görünüyor. Kutlarız. Arkası da gelsin.

Fatih Tanfer: Göztepe deplasmanda Alanya karşısında teoride iyi kurguladığı oyun planını sahada doğru uyguladı. Göztepe rakibine yoğun bir pres uyguladı. Takım oyununda büyük bir disiplin vardı. Kalede yine Beto tek kelimeyle harikaydı. Defans dörtlüsünde Gassama, Titi, Reis ve Berkan doğru oynadılar ve her ataklarında reaksiyon gösterdiler. Halil, Serdar, Castro taktiksel açıdan etkiliydiler. Soner ve Mossoro’nun iyi pas oyununa karşılık direnç eksikliğini bu oyuncular dinamizm ve pres anlayışıyla giderdiler. Sahada tam bir yardımlaşma vardı. Castro 68. dakikada şahane bir gol attı. Jerome’a 70. dakikada ceza sahası içinde Alanyasporlu futbolcunun yaptığı müdahale bence 10 kusurluk hareketten birisiydi. Yani penaltı verilmeliydi. Maçın son bölümünde Alanyaspor hücumda fizikli oyuncuları ile yüksek top kullanmayı amaçladı. Ancak Göztepe defansı topa odaklı çok iyi savunma yaptı. 90+5’te Beto harika bir kurtarış yapınca 3 puan Göztepe’nin oldu. Göztepe güçlü bir oyun ortaya koydu ve gelecek adına pozitif sinyaller verdi.

Mehmet Demirtaş: Göztepe ligin en zorlu deplasmanlarından birisini galibiyetle geçerek 3 puanı kaptı. İki takım da oyuna temkinli başladı. Ancak Göztepe sahada daha iyi gözüken taraftı. Alanyaspor’a iç sahada ilk mağlubiyetini tattıran Göz Göz, üst üste 2. deplasman zaferini yaşadı. Santra düdüğüyle birlikte Göztepe takım olarak iyi bir oyun sergiledi diyebiliriz. Rakibini iyi analiz etmişler. Alanyaspor’un kanatta etkili ismi Efecan’ı, Titi çok iyi karşıladı. Savunmada Alpaslan’ın olmayışı bizi biraz düşündürse de savunma zafiyet vermedi. İlhan Palut demecinde oyun anlayışını takıma aşılayacağını söyledi. Bence bu aşının ilk etkisi Alanyaspor’da kendisini gösterdi. Umarım bahsettiği aşı her zaman tutar ve galibiyetlerin arkası kesilmez. Zorlu Trabzon, Malatya ve Alanya üçlüsünden 7 puan çıkaran Göztepe bu hafta seyircisinin önünde Fenerbahçe’yi ağırlayacak. Fenerbahçe’nin deplasmanlarda rahat kazanamadığını düşünürsek, ki geçtiğimiz pazar günü yine deplasmanda kazanamadılar, Göztepe bu oyunuyla rakibini çok terletecektir. Castro harika bir gole imza attı. Hemen ardından yakalanan pozisyonu Jerome harcadı. O pozisyonu gole çevirse belki de maç o an bitecekti. Kendisini son dakikalarda defansta yaptığı müdahaleyle affettirdi. Maç başından son ana kadar kusursuz oynayan Beto ise son dakikalarda da iyi bir kurtarış yaparak Göztepe’nin 3 puan aldığını adeta ilan etti. Deplasmanda taraftarına İsyan Marşı’nı söyleten Göztepe’ye bir tebrik de bizden olsun. Alınan bu galibiyet güzel günlerin habercisi olsun...

Özlem dindirdiler

Haberin Devamı

Bülent Buda: Bir bölüm taraftar mı yoksa seyirci mi demeliyiz, tabelada skoru görmeden erken vazgeçiyorlar takımı hırpalayan tepki gösteriyorlar. Neyse, Barrow’un katılımıyla ileri uç hareketlendi. Takımın ilk yarının bütününde özellikle ataklarda pasif bir görünüm sergilediğini söyleyebiliriz. İkinci yarıdaki hamleler yerindeydi. ‘VAR olmasaydı neler olurdu?’ diyebileceğimiz bir gün yaşandı. Futbolun tek gerçeği olan özellikle kendi alanında baskılı, rakibi atağa zorlayan bir karakter sergiliyorsanız maçı da kopartıyorsunuz. Maç sonrası Mustafa Yumlu’nun televizyondan taraftarlara seslenişi ders niteliğindeydi. Kulak verip içselleştirmek gerekir. Tebrikler. Umarız devam eder.

Fatih Tanfer: Denizlispor Rize karşısında çok önemli 3 puan kazandı. Ancak Horozlar ilk 75 dakika yine istenilen futbolu oynamadı. Kolay top kaybetti. Ancak 78.dakikada oyuna Oscar ve Barrow girdikten sonra bu güçlü hücum oyuncuları bambaşka bir Denizlispor’un izlenmesini sağladı. Tempoyu istedikleri gibi ayarladılar, topa sahip olup rakip alanda pas yaptılar ve oyunu önde tuttular. Atılan 2 golde de Barrow’un rolü büyüktü. Umarım Denizlispor bundan sonra da 78. dakikadan sonra özlenen Denizli gibi oynar. Mehmet Demirtaş: Maçı 2 bölümde ele alacak olursak ilk yarıda Denizlispor sahada yok gibiydi. Mücadele eden bir oyuncu görmek mümkün değildi. Maçın kaderini değiştiren oyuncu Barrow oyuna katılarak ibreyi kendi takımına çevirmeyi başardı. Barrow, “Ben neden yedek kulübesindeyim?” diye sorar gibi maçı Denizli’ye armağan etti. Bu galibiyet Denizli’ye bir moral olacaktır. Fakat taraftar isyanını bir kenara bırakarak takımla bütünleşmeye başlasa iyi olur. Bu takıma sırt çevirmek zarar vermekten başka bir işe yaramayacaktır. Horoz’a zaman tanıyıp sabretmek gerekiyor.

Haberin Devamı

Genç Şeytanlar uyandı

Bülent Buda:
İki farkla, sevindirici bir sonuç. Çok zorlandılar, yorgun düştüler. Baskı altında yorgun düşmenin tadını da yaşadılar. Oysa baskı altındayken Bolu’dan daha çok net pozisyonları var. Yılların alışkanlığından olmalı sayıca bir miktar fazla top kaybı, geriye yaslanma durumları. Erhan kalesinde sağlam ve dirençli durdu. Bolu’nun eşitliğe hatta öne geçmesine engel oldu. Yorgunluk belirtileri yağış, ağır saha koşulları mı acaba? Ya da rakibin yenilgiden kurtulma isteğiyle baskı futbola yönelmesi mi? Galibiyet çok önemliydi. Çok gerekliydi. Çocukların kendilerine gelebilmesi, yeniden özgüven edinebilmeleri için bu gerekliydi.

Fatih Tanfer: Altınordu, milli maç öncesi Balıkesir’de oynadığı futbolla güven vermişti ve “Ayağa kalkıyor” demiştim. Boluspor karşısında ağır zeminde çok iyi bir performans sergiledi. Kaleci Erhan’dan Anıl’a kadar herkes görevini yaptı. Takım olmanın bütün özelliklerini gösterdiler ve derin bir nefes aldılar. İnanıyorum ki her geçen hafta sistem takımı Altınordu bu çalışmalarının mükafatını görecektir.

Mehmet Demirtaş: İşte arzu ettiğimiz, görmek istediğimiz sonuç bu. 7 hafta sonra gelen ligin 2. galibiyeti Altınordu’nun kıpırdanmasını sağlayacaktır. Aslında geçen hafta Balıkesir deplasmanından alınan 1 puan bu haftanın sinyalcisiydi. 2 haftadır Altınordu beklenen mücadeleyi sahada hissettiriyor. Bu hafta zemin ve hava koşullarına rağmen rakiplerinden daha fazla istekliydiler. Aldıkları bu galibiyet 3 puandan fazlası. Çünkü 2-0’lık sonuç rakiplerini ateş hattına atarken kendilerini bu ateşten çıkarttı. Okan ve Kemal’in attığı goller Altınordu cephesinin kendisine gelmesini sağladı. Bu takım ve bu camia ülke futbolumuz adına çok değerli. Daha iyi seviyelerde görmeyi herhalde herkes istiyordur. Boluspor karşısında alınan zaferin bir başlangıç olmasını diliyorum.

Haberin Devamı

Golü koklayan adam Burhan Eser


Bülent Buda:
Golü koklamak futbol oyununda bir benzetme. Burhan Eşer bu tanıma uyan futbolculardan. Takım bütün olarak tribünlerin izlemekten keyif aldığı bir görünümde değil. Bunda özellikle golcü eksikliği ile sakatlıkların payı var. Bunun yanı sıra bireysel hatalarda maçı zora sokuyor. Gol rakibe ikram gibiydi. Yenilen golün ardından yaşanan bir de savrulma süreci var. Altay ikinciyi atsa geri dönüş neredeyse olanaksız. Zorunlu rotasyonlarda takımın oyun anlayışına pek fazla bir katkı vermiyor. Neyse ki sonunda Burhan Eşer’in kurnazlıklarıyla gelen goller yaşama yeniden dönüş gibi bir şeydi.

Fatih Tanfer: Akhisar ve Altay arasındaki Ege derbisi futbol adına tempolu,heyecanlı ve bol pozisyonluydu. 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen usta golcüsü Burhan Eşer’in 5 dakikada attığı 2 golle 3 puanın sahibi oldu ve 3. sıraya yerleştiler. Bilhassa Akhisar’ın 2. yarıda etkili oynamasının sebeplerinden birisi de Altay savunmasını enine genişleterek savunma dengesini bozmasıydı. Kanatlardan çok iyi toplar getirdi ve hücumda çoğaldılar. Ancak Akhisarspor son düdüğe kadar mücadeleyi bırakmadı. Kısacası ligin kalitesinin üstünde bir oyun oynadılar ve 3 puanı alarak “Bu yarışta ben de varım” dedi.

Mehmet Demirtaş: Burhan Eşer’in sahne aldığı Akhisarspor 3 haftadır beklediğimiz 3 puanı aldı sonunda. Bu ligde Burhan gibi deneyimli oyunculara sahip olmak önemli elbette. Defansta yapılan birkaç basit hata dışında büyük tabloya baktığımız zaman Süper Lig’i arzulayan takım görüyoruz. Böyle oynadıkları takdirde Süper Lig hayal olmayacaktır. Yalnızca oyuna biraz daha kendilerini vererek hata yapmamaya çalışmalılar. Bu lig çok fazla hata kaldırmıyor. Yoksa elbet birisi çıkıyor ve bileti kesiyor. İlerleyen süreçlerde Akhisarspor zorlu bir fikstüre sahip olsa da kadro olarak güçlü bir ekibe sahipler. Alınan bu galibiyet onlara nefes olmuştur. İstek ve arzularını kaybetmezlerse maçları rahat geçerler.

Büyük Altay’a yakışmıyor

Bülent Buda:
Savrulma ya da yalpalama. Doğrultusu düzelmiyor bir türlü takımın. Akhisar savunmasının bir tür ikramıyla öne geçtikten sonra özellikle Kappel’in girişimleriyle farkı ikiye taşıyıp maçı koparmak olasıydı. Takım bütünlüğünden uzaklaşıp bireysel beklentilere dönüşünce oyun biçimide bozuluyor. Buna birde kalede ve de savunmada yaşanan olumsuzlukları eklersek. 76. dakikada Putsila ikinciyi kaçırdı hemen ardından Akhisar’ın golü geldi. Yani şaka gibi. Orta alan buram buram Tatos kokuyor. Yokluğu derinden duyumsanıyor.

Fatih Tanfer: Altay Akhisar deplasmanında seyircisinin müthiş desteğiyle 1-0 önde olduğu maçta 5 dakikada yediği 2 golle mağlup oldu. Altay bu maçta hakikaten iyi oynadı, inanılmaz goller kaçırdı. Bu süreçte orta saha büyük bir uyum içindeydi. İyi pozisyonlar yakaladı ancak 2. golü atamadı. Sait Hoca’nın ifade ettiği gibi Altay’da artık sözün bittiği yerdeyiz.

Mehmet Demirtaş: Altay öne geçtiği Akhisar deplasmanından boynu bükük ayrıldı. Dengesiz Akhisar defansının altın tepside sunduğu topu Putsila gole çevirse de 5 dakika içerisinde yenilen 2 gol Altay’ı karanlığa itmeye devam etti. Ligin başlarında iyi sonuçları göstermeye alıştırmışlardı bizleri. Şimdi ise umudumuz tükenmeye başladı. Son 4 haftada alınan 4 mağlubiyet Süper Lig iddiasını zora sokuyor. 1. ve 3. bölge arasında geçişler sıkıntılı. Orta alanda topu hücuma taşıyacak oyuncu yok. Tatsız tablo her hafta sürüyor. Bakalım Altay ne zaman toparlanacak ve galibiyetler alacak.

Haberin Devamı

Savaşıp kazanıyorlar

Bülent Buda:
Trtovac yüreğini oyun alanına koyarak oynayanlardan. Sakatlığı talihsizlikti. Çıkıncaya kadar iyi, etkili bir oyun sergileyen Mehmet Boztepe’nin yerine oyuna katılan Ali Özgün seçimi Menemen’in maçı ne kadar istediğinin göstergesiydi. Kalede Selmani’den başlayarak takımın bütününde içtenlik, yardımlaşma ve kazanma isteği var. Bu yanlarını oyuna yansıtarak savaşan, yarışan bir takım görünümüne bürünüyorlar. İlk altıya katılmaları sürpriz değil. Alın terleriyle emeklerinin karşılığını alıyorlar. 

Haberin Devamı


Fatih Tanfer: Menemenspor, aldığı 3 puanla müthiş çıkışına devam etti. Menemen gücünü bilerek oynadı, iyi alan daralttı ve 90 dakika boyunca konsantrasyonunu kaybetmedi. Bütün takım koştu ve hatasız oynadı. Cenk Hoca’nın doğru zamanda yaptığı bu hamle de bana göre maçın dönüm noktasıydı. Kısacası Menemenspor İNANDI, İNAT ETTİ VE KAZANDI.

Mehmet Demirtaş: Menemenspor güzel oyununun üzerine her hafta biraz daha koyuyor. Balıkesir karşısında da etkili oyunu ile Menemenspor çok iyi mücadele ederek üst üste galibiyetlerine bir yenisini daha ekledi. Cenk Laleci’nin takıma dokunuşu fikstüre de yansıdı. Cenk Hoca oyuncularla birebir ilgilenen bir spor adamı. Uyguladığı idman taktikleri fazlasıyla işe yarıyor. Bunun yanında takım bir aile ortamı oluşturmuş. Hal böyle olunca sahada iyi sonuçlar alınıyor. Başta İzmir’i daha sonra Menemen’i temsil ettiklerinin bilincindeler. Aferin size çocuklar. İnananlar asla kaybetmezler. Böyle devam.

Bal Kes’te duraklama devri

Bülent Buda: Sezon başında iyi başlayan, umut verici süreç sıradanlaşmaya başladı. Gol yollarında yaratıcılıklarını ya unuttular ya da beceriden uzaklaştılar. Oyunun özellikle ilk 25 dakikalık bölümünde etkili geldiler, pozisyon ürettiler, final dokunuşlarında yetersizdiler. Her hafta takım üstüne koyar ilk altıya oynar derken tersine döndü her şey. Böylesi bir durum bu kadroya yakışmıyor.

Fatih Tanfer:
Balıkesirspor’u izlerken futbol adına gurur duydum. Çünkü sezon başında birçok sıkıntılar yaşayan Balıkesir özellikle ilk 60 dakikada maçın hakimiydi. 45. dakikada Halil İbrahim’in kaçırdığı gol maçın kırılma anıydı. Menemen kalecisi Selmani’nin iyi oyunu gol atmalarına engel oldu. Mücadele gücü ve oyun anlayışı ile Balıkesirspor’u hakikaten beğendim.

Mehmet Demirtaş:
Ligin önemli ekiplerinden birisi kesinlikle Balıkesirspor. 3 haftadır kazanamamalarına rağmen Play Off hattından uzaklaşmadı. Kazanmak istiyor iyi mücadele ediyorlar fakat son dokunuş ne yazık ki zayıf. Yakaladıkları fırsatları gole, golleri de galibiyete çevirdiler mi lige ağırlıklarını koyacaklar. Sıradaki rakip lider Hatayspor. Taraftarı önünde alacakları 3 puan onların yol haritası olacaktır.

Yazarlar