Geçmişe özlem

Bülent Buda: Yedikleri için değil, atamadıkları için yenildiler iki haftadır. 6 puan ‘Al kazan beni’ diyor. Yanıt, ‘Hayır ben almayayım’ oluyor. İyi de takım da gidiyor. Yolcudur Abbas misali. Sorunu dalgaya vuruyoruz zorunlu olarak. Şöyle ya da böyle oynamalı diyerek teknik birimin, futbolcuların alanına girmek işimiz değil. Ama bir şeyi söyleyebiliriz. Durum hiç iyi görünmüyor. Bu sorunların çözümünde, alandaki futbolcuların yönleri, eylemleri belirleyici. Maestro, çıktığı ilk maçı kazandı. Hem de Başakşehir karşısında ikinci 45’te harika bir geriye dönüşle. Ardından öne geçtiği iki maçtan yenik ayrıldı. Bir de üstüne bu kez ligin dibindeki, galibiyeti olmayan bir takıma karşı. Öne geçme şansını da kullanamayarak alandan yenik ayrılmak… İyiye doğru başlayan hikaye yolculuğun ikinci haftasında yön değiştirerek kötüye evrildi. İzlediğimiz, tanıklık ettiğimiz sonuçlar… durum tatsız. Giderecek olan bu futbolcular. Başka seçenek varsa bilen söylesin. İlk girişim Maestro gitsin. O bizim işimiz değil. Önce futbolcular kendilerini bir gözden geçirsin. Ayna karşısına geçip yüz yüze kendini sorgulamak bayağı iyileştiricidir. Tavsiye ederim. Bitirirken, Jahovic oyunda olsaydı penaltıyı o kullanacaktı!

Fatih Tanfer: Göztepe, Giresunspor karşısında aldığı yenilgiyle hem taraftarlarını üzdü hem de tehlike bölgesinin içerisinde yer aldı. Maçın başından itibaren sahada daha istekli, bir an evvel gol bulmayı amaçlayan oyun anlayışı vardı. Bence maçın dönüm noktası Göztepe’nin kazandığı ve Tijanic’in atamadığı penaltı oldu. Futbol bu. Giresunspor ise kazandığı penaltıyı gole çevirdi. Kendileri için çok önemli üç puan aldı. Maçın öyküsü böyle. Peki bundan sonrası ne olacak? Göztepe camiası, taraftarı ve yönetiminin birlik ve beraberlik içerisinde olduktan sonra halledemeyecekleri konu yok diye düşünüyorum. Milli arada iyi hazırlanıp Kasımpaşa maçıyla birlikte çıkışa geçmesini umuyorum.

Mehmet Demirtaş: Şu an Göztepe’ye sinirli olabilirsin. Doğaldır. Bilet fiyatlarına öfkeli olabilirsin. Hakkındır. Sahada göremediğin oyun sistemine canın sıkılıyordur. Doğrudur. Futbolcuların kimi maçta yetersiz geliyordur. Haklısın. Transfer politikasını yalnızca bu yaz döneminde değil senelerdir sorguluyorsundur. Tamamdır. Fakat Göztepe’ye sırt çevirmeyeceksin. Çünkü Göztepe sensin. Göztepe semtin, yaşadığın mahalle, esnaf arkadaşındır. Sen değil miydin arman için köy, kasaba, ilçeleri karış karış gezen? Kimsenin bilmediği yolların Göztepe ayak bastığı için müptelası olan? Sen değil miydin Alsancak’ta amatörden profesyonel liglerin tümünde sete çıkıp avaz avaz aşkını haykıran? Şimdi de yeni bir isyanla iç sahada her ne olursa olsun bu takımı ateşlemek senin, benim, bizim görevimizdir. Sen zaten kötü günleri çok gördün, iyi günleri görmeden yıllar geçmedi mi? İyi günlerde herkes bu takıma, oyunculara methiyeler dizecek. Sen kötü günlerde kalem ol, mürekkep ol. Kaçan pozisyon, atılamayan gol, gelmeyen akın ol. Sen Göztepe’nin kendisisin. Sen yurdun dört bir yanı, 81 ili, 7 bölgesi, 4 mevsimi, sabahı, öğleni, en çok da gecesisin. Ve de asla başını öne eğmeyeceksin.

Kaçınılmaz son!

Süper Lig’de üst üste aldığı 3 galibiyetin ardından dış sahada Gaziantep FK’ya 4-1 yenilen Altay, taraftarını üzdü. Siyah beyazlıları değerlendiren yazarlarımız, “Altay hem oyuncu hem de takım anlamında gününde değildi. Bu mağlubiyette bireysel hataların öne geçmesi, pozisyon şanssızlıkları en büyük etkendi” dedi

Bülent Buda: Maçın bitiminde yayıncı kuruluşun görevlisi Mustafa Denizli’ye soruyor, “Niye bu denli farklı yenilgi?” Mustafa Denizli, futbol literatürüne geçecek yanıtı yapıştırıyor, “Kaybettikten sonra skorun ne önemi var?” Ve sürdürüyor konuşmasını Denizli, “Antep’e gelinceye kadar oynadığımız maçlarda çizgimizin çok üzerindeydik. Bugün de çizgimizin çok altındaydık. Dört atmasını bilen takımız. Dört yemesini de biliriz. Hedeften dönmeyeceğiz. Bugün çok kötüydük.” Daha çok var ama konuşmanın özü bu. Akıl ile deneyim bir araya geldiğinde güzel işler çıkar ortaya. Hele ona bir de birikimleri eklerseniz. Az daha unutuyordum. Denizli çarpıcı bir vurgu daha katıyor yorumuna, “Puan olarak bu aşamada sezon başı beklentilerinin üzerindeyiz.” Kuşkusuz öyle. Lakin sayısı önemli değil. Bence yenilen goller de rakibe bir tür ikram gibiydi. İki sağ ayaklı stoper o bölgede biraz kırılgan gibi duruyorlar. Fazla golün nedeni olabilir mi bu sorun?

Fatih Tanfer: Altay, Gaziantep’te 4-1 mağlup oldu. Haftalardır kazanan, ligin beşinci sırasında bulunan Altay’ın bu mağlubiyetinde bireysel hataların öne geçmesi, pozisyon şanssızlıkları en büyük etkendi. Futbolun içerisinde zaman zaman böylesi istenmeyen sonuçlar olabilir. Altay’ın kadro yapısı, gücü ve en önemlisi temposu bu maça kadar diğer istatistiklerle birlikte yani attığı şut, attığı gol sayısında son derece başarılıydı. Sürekli maçlar sonunda önemli oyuncuların sakatlanması bu olumsuz sonucu ortaya çıkardı diye düşünüyorum. Kişisel olarak Altay’ın iyi bir takım olduğu inancındayım. Milli maç arası sonrası kesintisiz devam edecek ligde bunu da hep beraber göreceğiz.

Mehmet Demirtaş: İlk 45 dakikada başa baş giden bir mücadele verdi Mustafa Denizli’nin Altay’ı ancak ilk perdenin son düdüğü çaldıktan sonra Antep 13, siyah beyazlılar ise 7 hücum girişimi içerisindeydi. Ev sahibi 10 şut denemesi yaparken İzmir temsilcisi 2 kez kaleyi yoklamıştı. Yani bu veriler ışığında ikinci yarı daha zorlu geçecek kanısı ortaya çıktı. Öyle de oldu. 15 dakikada yenen üç gol, Altay’ın oyun düzenini bozdu. Erol Bulut’un takımı kanat organizasyonlarını sıklaştırıp bunda da başarı elde edince siyah beyazlıların morali ve motivasyonu bir hayli düştü. Gaziantep, Kitsiou, Merkel ve Maxim ile etkili şutlar çıkardı Altay kalesinde. Naderi, Bamba ve Thiam ile akınlar geliştirseler de rakiplerinin orta alanı çabuk geçmesinin önüne set çekemediler bir türlü. Maçın tamamında ev sahibi olmanın baskın yanıyla Antep daha etkin bir oyun oynadı. Üç maçlık harika seri yakalayan Altay, 1986-87 senesinden sonra bunu dört maça aktaramadı.

Nazilli’de Ege derbisi

TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta son haftalarda istikrarsız sonuçlar alan Nazilli Belediyespor ile Bucaspor 1928, bugün Ege derbisinde rakip olacak. Nazilli İlçe Stadı’ndaki karşılaşma saat 15.30’da start alacak. Sezona 2’de 2’yle başladıktan sonra son 2 maçını üst üste kaybeden Nazilli Belediyespor, hafta içi derbisi öncesi grupta 6 puanla 10. sırada bulunuyor. Bucaspor ise 7 puanla 7. basamakta yer alıyor.

Günün maçları
Turgutluspor-Van FK (15:30)
Serik BLD-Bodrumspor (15:30)
Sakaryaspor-Somaspor (19:00)
Akhisarspor-Isparta (19:00)