EgeFay, kötü yerden geçiyor!

Fay, kötü yerden geçiyor!

28.02.2023 - 00:25 | Son Güncellenme:

MTA’nın yayımladığı haritanın İzmir ayağında, fay hatlarının önemli bir bölümünün kentin merkezinden, evlerin altından geçtiği görülüiyor. Prof. Dr. Görür’ün açıklamalarına da dikkat...

Fay, kötü yerden geçiyor

ONUR ÇAKIR- Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA), geçen hafta Türkiye’deki fay hatlarını detaylı bir şekilde gösteren bir harita yayımladı. Uydu görüntüsünün yer aldığı haritanın İzmir ayağına baktığınızda fay hatlarının önemli bir bölümünün kentin merkezinden yani evlerin altından geçtiği görülüyor.

Haberin Devamı

Özellikle Güzelbahçe-Narlıdere-Balçova hattında ilerleyen İzmir fayının korku yarattığını ifade etmek gerekiyor.

Fay, kötü yerden geçiyor

Deprembilimci Prof. Dr. Naci Görür, geçtiğimiz hafta İzmir’deydi. İzmir’in dirençli kent olması için çalışma yapıldığını ancak bunun daha da hızlanması gerektiğini ifade etti. Kendisiyle İzmir’i konuşma fırsatı bulduk. Gerçekten önemli şeyler söyledi:

‘32 kat fark var’

“5 büyüklüğü ve 6 büyüklüğü arasında deprem arasında 32 kat fark vardır, katlanarak büyür. 5 büyüklüğü ile 7 büyüklüğü arasında 32 çarpı 32 fark vardır. Siz 7 büyüklüğünde bir depremin enerjisini 4-5 büyüklüğündeki depremlerle boşaltmaya kalkarsanız binlerce deprem oluşturmalısınız. Öyle bir şey yok. Ege’de çok deprem oluyor, bunun sebebi Girit Adası ile Kıbrıs Adası arasında bir dalma batma zonu vardır. Afrika levhasından Anadolu levhasının altına dalıyor. Bu daldığı sınıra dalma batma sınırı deriz. Bu sınır, dünyada en fazla depremlerin olduğu sınırdır. Kuzey Anadolu fayında en büyük, tehlikeli depremler oluyor. Çünkü Kuzey Anadolu fayı, Anadolu levhası ile Avrasya levhasının sınırıdır. Doğu Anadolu fayında büyük depremler oldu, neden; Arap levhası ile Anadolu levhasının sınırıdır. Güneydeki Girit-Kıbrıs arasındaki dalma batma zonu Afrika ve Anadolu levhasının sınırıdır. Bu dalma batmaya bağlı olarak Ege ve İzmir’de fay, kuzey-güney yönünde geriliyor. Bu gerilme demek, mengeneye koyun bir metali çekin, uzar ve çatlaklar, kırıklar oluşur. Biz onlara graben deriz. Gediz, Büyük ve Küçük Menderes grabeni... Bunlar kenarları faylarla çevrili çukur alanlar. Her grabenin içinden de nehir akar.

Haberin Devamı

‘Ege, deprem denizi’

Bizim coğrafyamız gereği İzmir yöresi ve Ege Denizi gerçekten bir deprem denizidir. Her an orada deprem olabilir. İrili ufaklı depremler olur, çoğu da küçük depremlerdir. İzmir’in şansızlığı deprem üreten odaklar çok fazla İzmir’de. 13 tane fay var, bunların her biri deprem üretecek kaynak. Ne zaman geçecekler faaliyete bilmiyoruz. Tespit edilmeye çalışılıyor.

1909’da 6 büyüklüğünde Foça depremi, 1928’de 6,5 büyüklüğünde Torbalı depremi, 1939’da 6,6 Dikili depremi, 1949’da 6,6 Karaburun depremi, 1959’da 5 büyüklüğünde yine Karaburun, 1966’da 4,8 Menemen, 1969 5,9 Karaburun, 2003’te 5,6 Urla... Böyle gidiyor. Dikkat ederseniz genelde 6 büyüklüğünde. Bunun sebebi buradaki fayların kısa olmaları ama Gediz grabeninin güney fayı yani İzmir fayı uzun. O eğer deprem üretirse, kötü yerden de geçiyor, 7’nin üzerinde deprem üretir. O zaman İzmir için çok büyük sıkıntı olur. İzmir’in bu gerçekliğini bilerek, bizim bütün gücümüzle, yerel yönetimle, merkezi yönetimle İzmir’i depreme dirençli hale getirmeliyiz. İzmir’de ev hanımları deprem olduğu zaman suyun vanası, doğalgaz şalteri nerede, nasıl kapatılır. Evinde yangın tüpü var mı, bunları öğrensinler. Yangın çıkarsa ne yapmaları gerektiğini öğrensinler.”

Haberin Devamı

Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin hemen ardından ‘çelik yapı’ tartışması yeniden alevlendi. Prof. Dr. Naci Görür Hoca, bu konuyla ilgili olarak, “Çelik, son derece doğrudur, tercih edilmelidir. Dünyanın birçok ülkesinde çelik inşaat yapılır” değerlendirmesinde bulundu.