EgeEvde tek başına!

Evde tek başına!

27.01.2023 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Evde tek başına

Kötü gidişatını geçen hafta Erzurum’da sonlandıran Göztepe, seyircisiz son maçında Bandırmaspor engelini de geçmek istiyor. Sarı kırmızılıları değerlendiren usta kalemlerimiz, “Taraftarlarını daha güzel karşılamak adına kazanmaya devam etmeliler. Çizgilerini bozmadan ilerlemeliler. Üst sıralar için kritik randevuda tek yol galibiyet olmalı” dedi.

Haberin Devamı

Bülent Buda: Derin bir soluk. Oh be! Hakem maçın bitiş düdüğünü çaldı. Acı mı çekiyoruz, coşku mu yaşıyoruz? Erzurum’da zemin çok kötü. Takımlar da öyle. İzleyen de oynayan da acı çekiyor. Yasin penaltıyı kötü kullandı, kaçırdı. Ve ardından da nitelikli bir gol attı. Savunma arkası koşusu, final dokunuşu birinci sınıf. Elbette Kvasina’nın bıraktığı top da öyle.

 İki akılcı, birinci sınıf eylem. Bir güzel gol. Eksikler var. Kötü oynayanlar da az değil. Bu koşullarda üç puan rahatlatıcıdır, soluk aldırır. Maçın adamı kaleci Arda. Sezon başından bu yana kaledeymiş gibi rahat, öz güvenli, sakin. Geçit vermediği penaltıya eklemlenecek çok sayıda izin vermediği gollük girişimler ve de üç direk arasındaki duruşu. Oyuna hamleler, çıkanlar ile girenler. Kendimce, ‘Bu seçimlerde bir yanlışlık olmalı’ diye söylendim. Kenar yönetimi bizlerden daha iyi, net görebiliyor. ‘Bir maçı kaybederseniz herkes size şu oyuncuyu niye oynatmadın diye sorar. Kazandığınızda ise böyle bir şeyi göremezsiniz’ diyor ünlü Alman Jürgen Klopp. Öyleyse biz de kutlarız.

Haberin Devamı

Fatih Tanfer: Göztepe, Erzurum deplasmanında önemli bir üç puan aldı. Takım halinde doğru oynadı. İyi ve yetenekli oyuncularıyla kompakt oyun yapısını da uygulayınca başarılı oldu. Ve istediği sonucu elde etti. Yasin önce penaltı kaçırdı. Sonra Kvasina’nın harika pası sonrasında usta bir vuruşla Göztepe’yi öne geçirdi. Sonrası rakibine baskı yaptı. Kaptığı toplarla hızlı bir şekilde öne doğru oynadı. Gücünü sahaya yansıttı. Defansta Atınç ve Emir dayanıklı, fiziksel olarak diri ve güçlüydüler. Ve hak ettiği üç puanı aldı. Elbette kaleci Arda’nın gösterdiği performans, kurtardığı penaltının galibiyette önemli bir rol oynadığını da söylemek zorundayım. Eğer lig sonunda Play Off hattında olmak istiyorsa seyircisiz son maçı olan Bandırmaspor karşılaşmasıyla birlikte bir galibiyet serisi yakalamalıdır.

Mehmet Demirtaş: Arda Özçimen, fiziksel yeterlilik ve zihinsel ilerleme yaşadığı bir evrede. Gelişim alanı bulduğu anda iyi kıvam yakaladı. Stajyer şefin üst düzey şefe dönüşümü yolunda emin adımlar atıyor.

Haberin Devamı

 İlk yarıda Yasin’in kaçırdığı penaltının üzerine yine Yasin ile golü bulmaları akıcıydı. Kvasina’nın kıvrak manevrasının üzerine fizyolojik teamüllerini sergilediği asisti onun hibrit bir ön oyuncu olduğunu belgeledi. Artık sayı üretme zamanı da geldi. Günün yıldızı Arda’nın kurtardığı penaltı, Göztepe’nin kaderini tayin etti. Çünkü ikinci yarıda en uçlar yine suskun oynuyordu.

Üretimden uzak Erzurum hücum hattı kabiliyetli olsa Göztepe’nin zorlanacağı bir gündü. En iyi yaptıkları iş ise savrulmadan, vidaları gevşetmeden sıkı bir defans mantığı geliştirmeleriydi. Göztepe, hava ve saha şartları bazında ligin en zorlu deplasmanlarından birinde kazandı belki ancak çok tat vermedi. En büyük kazanımları ise kaleci Arda oldu. Üç puandan daha değerli olan bu zafer, oyun olarak ileri taşımadı belki fakat genel çerçevede kazanılması zorunluydu. Göztepe’nin geneline baktığımız zaman lige tutunmak adına yeterli kadroya sahip mi asla değil. Yabancı yatırımcı kulübe kazandırıldığında hepimiz çok umutlanmıştık ancak hevesimiz kursağımızda kaldı.

Haberin Devamı

Bolu’yu gözüne kestirdi

Spor Toto 1. Lig’de yarın evinde Boluspor’la karşılaşacak olan Altınordu’da futbolcular galibiyetten emin. Kırmızı lacivertli takımın tecrübeli futbolcularından Rıdvan Koçak, “Takım içinde çok güzel bir havamız var. Boluspor maçından mutlak galibiyet bekliyoruz” diye konuştu. Erdi Dikmen de, “Sakarya deplasmanında çok iyi oynadık. İstediğimiz golü atamayarak sahadan mağlubiyetle ayrıldık. Boluspor’u sahamızda yenerek o maçın telafisini yapmak istiyoruz” dedi.

Hedef 3 puan

Göztepe, bugün evinde önemli rakiplerinden Beyçimento Bandırmaspor’la karşı karşıya gelecek. Gürsel Aksel Stadı’nda saat 20.00’de başlayacak müsabakada Mehmet Türkmen görev alacak. Ev sahibi ekip cezası nedeniyle taraftarından yoksun olarak sahaya çıkacak. Göz Göz’de kart cezalısı Atınç’ın yanı sıra sakatlığı bulunan Palmer mücadelede forma giyemeyecek. Arslanagic’in ise görev verilmesi halinde forma giyebileceği belirtildi.

Haberin Devamı

Altay kazanmak zorunda

Zirve yarışı veren Ankara Keçiörengücü ile karşılaşacak olan Altay, kötü gidişe son vermek için kenetlendi. Üst üste aldığı 4 mağlubiyetle düşme hattının 2 puan üzerinde yer alan siyah beyazlılar, Başkent’ten zaferle dönerek moral bulmak istiyor. Sportif Direktör Tuna Üzümcü, “Zor bir süreçten geçtik. Keçiören maçıyla beraber çıkışa geçmek istiyoruz. Artık savaşma ve kazanma zamanı. Puan kaybına tahammülümüz yok” diye konuştu.

Altınordu kapana kısıldı

Bülent Buda: Yazık, çok yazık. Talihsiz, hak edilmemiş bir yenilgi. Kaptan sakat, kulübede. Oyuna katılma beklentisi değil moral olarak. Yüksek hızda başlayan bir oyun. Üç dakikada karşılıklı iki gol, izleyende bol gollü bir maç beklentisi oluşturuyor. Dakika 21. Emircan bir şans topuyla buluşuyor. Kale ve kaleci karşısında. Kendi solunda bekleyen arkadaşına odaklanıyor. O anda başını kaldırıp rakip kaleci Furkan’a baksa kaleyi boşalttığını görecekti. Ve boş kaleye plase, ikinci gol. Çok ilginçtir, degaj ve ikinci Sakarya golü. Maçın büyük bölümünde topa sahip olmak, etkili, dikine pas yaparak çıkışlar ve bir türlü ikinci, hatta daha fazlası gelmeyen bitirici vuruşlar. Teknik ve de fiziksel gücü yerinde bu takımın bitirici pas ve vuruşlarında erişeceği gelişmeyle sorunlu zamanlardan uzaklaşması beklenen bir durum. Her oyuncunun gücü, takımdan; takımın gücü de oyuncularının her birinden gelir.

Fatih Tanfer: Altınordu, Sakarya deplasmanında ilk yarıda atılan gollerle 2-1 mağlup oldu. Oynadığı oyunun karşılığı bu olmamalıydı. Geriye düşünce korkusuzca ve kalabalık bir şekilde Sakaryaspor’un üstüne gitti. Adeta nefes aldırmadı. Birçok gol kaçırdı. Beraberliği sağladı. Puan ve puanlar için inanılmaz çaba gösterdi ama olmadı. Maç boyunca etkili oynayan Metehan, inanılmaz goller kaçırdı. Metehan ve Emircan, birlikte çok etkiliydiler. Mağlup duruma düştükten sonra bütün hatlarıyla rakip kalede baskı kurdu. Maalesef golü bulamadı. Gol gelmeyince de bunun stresi takım üzerinde baskı yarattı. Hak etmediği bir mağlubiyet aldı. Ligde küme düşme mücadelesi iyice zorlaştı. Artık seri galibiyetler alma zamanının geldiğini düşünüyorum.

Mehmet Demirtaş: Toz duman giden bir çehreden sonra vitrine ekledikleri yıldız isimlerle Gençlerbirliği maçında momentumunu tutturan Altınordu, bunu sürekli kılabilmek için Sakarya’da galip gelmeyi arzuluyordu. Çünkü başarının en büyük kıstası sürekliliktir. Erken geriye düşmenin tatsızlığını çabuk gidermenin ardından özellikle ilk 45’lik dilimde Sakaryaspor kalecisi Furkan, imza maçlarından bir tanesini çıkarınca kırmızı lacivertlilerin tek eksiği son dokunuştu. Fire vermeden rakiplerini geride bırakmayı hesaplarken böylesi kaçan puanlar sıkar canı. Yenilerden Erdem’in sağı efektif kullanması, Metehan’ın pozisyon bilgisi, eski ama kramponları yeni yeni çalışan Emircan’ın hareketli tavrı genel fotoğrafta umutlara fidan ekiyor. Işıksızlığın kisvesi altında giderken oynadıkları futbol, statik konumdayken şimdi damarlardan akan kan, meşin yuvarlağa dek ulaşıyor.

Ben yoruldum hayat!

Bülent Buda: Öyle büyük sorunlar var ki, farklı yenilgi onların yanında hafif kalıyor. Takımın gücü, sergilediği futbolun niteliği yenilgilere bakıp kötüye yorumlanamaz. Bu futbolculara haksızlık. Düşünün. Birkaç sorumsuzun Göztepe maçında oluşturduğu sorunlar nedeniyle takım çöküşe geçti. Oysa bir bütün olarak devamlılık ile iyi futbol ve de maç kazanma düzeyine ulaşmış; o bağlamda tüm takımda istek, öz güven, çalışkanlık bir yaşam biçimine dönüşme evresindeydi. Altı maç boş tribünler önünde oynamak ne demektir? Böyle yıkıcı bir sorunun ayırdında olmayan aymazlar, kulübün tükenişini de seyrediyorlar sadece. Bağışlayın lütfen. İyimser olabilecek bir gerekçe ya da gerekçeler üretemiyorum. Kulüp, takım yıkılıyor. Bu sözlerden sonra dilerseniz bana saydırabilirsiniz.

Fatih Tanfer: Altay evinde Pendikspor’a şaşırtıcı bir sonuçla 4-1 mağlup oldu. Takım halinde mental ve fiziksel bir yorgunluk içinde olduğunu geçen hafta yazımda da belirtmiştim. Elbette bu ilk yarının büyük bölümünde yüksek tempoda oynadıkları oyunu oynayamadılar. Pendik karşısında öyle goller kaçırıp kolay gol yediler. Ve hiçbir rakibine bu kadar kolay teslim olmadılar. Altay birinci yarıda gençleri, abileriyle birlikte harika performanslar sergiledi. Bir an evvel o günlere dönmek şarttır. Başkan Ayhan Dündar da bu hafta verdiği demeçte önemli problemleri çözmeye başladıklarını ifade etti. Bence bu da olumlu bir gelişmedir.

Mehmet Demirtaş: Ligin ilk yarısının ortalarında Altay için rotasyon bir kimlik kazanmış, kenar çizgideki isimlerin sayısı çoğalmıştı. Ne olduysa derbi sonrasındaki cezalar, finansal durumlar ve oyuncuların demoralize halleri esas kimliklerini unutturdu. Onları bu zorlu etapta farklı kılan olay, tüm istatistikleri sahne dışına itip motivasyon kaynaklarını armayla birleştirmeleri olmuştu. Lakin gelinen noktada her şeyden uzak bir Altay görüyoruz. Pres yapabilecek, topu mantıklı kullanabilecek, atakları ardı sıra dizecek bir takım yok. Taktikleri oyun disiplinine dökecek kadar dirençleri kalmamış gibi. Onlara da fazla bir şey diyemiyoruz. Neticede büyük fotoğraf pek iç açıcı değil. Rakip Pendikspor’un ilk 11’ine bakarken aşina olduğumuz isimleri görmek, Süper Lig vizesinin alındığı yıla götürdü. Geride ise bir damla acı gözyaşı kaldı hatıraların üzerinde.

Bodrum’da sevinç yarıda kaldı

Bülent Buda: İzlediğimiz maçları yayınlayan TV; İngiltere, Almanya, Fransa liglerini de yayınlıyor. Karşılaştırma fırsatımız var. Hemen söyleyeyim. Fark uçurum. Hakemi, izleyeni kandırmaya yönelik soytarılıklar gırla. İnanın çoğu zaman midem bulanıyor. Bir penaltı, iki gol VAR’dan döndü. Söyleyecek sözümüz yok. Sevgili İsmet Taşdemir’in hoşgörüsüne sığınarak alanda ilk diziliş, seçimler ile oyuncu değişikliklerindeki bir miktar gözlenen gelişmeler sorunlu değil mi? Şunlar oynasaydı, şöyle oynansaydı biçimi eleştiriler tarzım değil. Teknik birim tüm zamanı birlikte yaşıyor oyuncularıyla. Erken beklentileri, övgüleri sevmem. Övgülerimizde acele mi ettik? Erken miydi acaba? Lakin o baskılı, hızlı, tempolu, akışkan oyunun uzağında kaldılar gibime geliyor. Nihayetinde bir maç kaybettiler. Bu denli ağıt yakmanın da ne yeri ne zamanı. Hayat devam ediyor. Adımlamaya devam.

Fatih Tanfer: Bodrumspor, evinde oynadığı Keçiörengücü maçının zor olacağı belliydi. Çünkü Keçiören, Bodrumspor’u iyi analiz yapıp sert futboluyla öncelikle oynatmamayı amaçlayıp Bodrumspor’un hızlı futbolcularını bozmaya çalıştı. Bunda da başarılı oldu. Tabi bu maçta VAR kararları öne çıktı. Bilhassa ikinci gol büyük şanssızlıktı. Hücumda final paslarında etkisizdiler. Dinamik, hızlı ve güçlü oyunlarını bu maçta sergileyemediler. Uzun lig maratonu. Futbolda sevdiğim bir laf vardır. Zaman zaman böyle yol kazaları olabilir. Ancak Bodrumspor kalitesi, gücü ile son düdüğe kadar bu yarışın içinde olacaktır. 

Mehmet Demirtaş: Bir pazar öğleden sonrasıydı. Hava kapalı, yer yer yağış kendini hissettiriyordu. Mavi renkli formasını kuşanan 11 isim, halkın beklentisi, tribünlerin sesi olmak için bahar aylarını anımsatan çimlerin üzerine konuşlanmıştı. Günün başlangıcını ve bitişini temsilen kulaklarda yankılanan iki düdük sesi arasında gülme tınıları ise eksik kalmıştı. Doğaçlama yaşanan günde plan bir yana dursun, rüzgarın dokunuşuyla savrulan tomurcuklar misali 11 krampon alanda uçuşmaya başlamıştı. Böylesi bir günde güneş ışınlarını titretecek kıvam yoktu. Gök rengi bakışlardan arınan tabloda eksik parçalar tamamlanmamış, cila da eksik kalmıştı. Hakim duyguları burukluktu belki ama kuşku duyulacak bir görünümleri yoktu. Çünkü telafiyi yine aynı lokasyonda yapacaklarına hepimiz emindik, eminiz.

Karşıyaka’dan çifte bilet

Karşıyaka yönetimi taraftarların bu hafta tek biletle hem futbol hem de basketbol maçına girebilmeleri için kampanya düzenledi.

Futbolda TFF 3. Lig 1. Grup’ta yarın Alsancak Mustafa Denizli Stadı’nda saat 14.00’te 1922 Konyaspor’la karşılaşacak Karşıyaka, aynı gün Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nde Galatasaray Nef’i konuk edecek.

Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu’nda oynanacak bu müsabaka ise saat 18.00’de başlayacak. Sadece futbol maçını izlemeyi tercih edecek yeşil kırmızılı taraftarlar, maraton üst tribün için 35 lira, maraton alt 50, numaralı 60, VIP A-C tribünü için 150 lira ödeyecek. Basketbol maçının biletleri tam 100, öğrenci 50 lira olarak belirlenirken, KSK Store’lardan basketbol bileti alanlar aynı biletle futbol maçını da takip edebilecek. Karşıyaka yönetimi, yeşil kırmızılı taraftarların bu hafta iki maçta da sporculara destek vermesi için çağrıda bulundu.

Uşakspor’dan 7 transfer

TFF 2. Lig Kırmızı Grup’ta düşme hattında yer alan Uşakspor, ara transfer döneminde 7 futbolcuyla sözleşme imzaladı. Kırmızı siyahlılar, Diyarbekirspor’dan 29 yaşındaki santrfor Doğan Karakuş, Arnavutköy Belediyespor’dan 33 yaşındaki stoper Uğur Arslan Kuru, Eyüpspor’dan kiralık olarak 23 yaşındaki sol kanat Metehan Mertöz, Hatayspor’dan kiralık olarak 21 yaşındaki stoper Cengiz Demir, Adıyaman FK’dan 26 yaşındaki kaleci Türker Dırdıroğlu, aynı takımdan 19 yaşındaki sol kanat Ali Arda Bulut ve Başakşehir altyapısından kiralık olarak 20 yaşındaki santrfor Efecan Barlık’la anlaştı.

Ballou Tabla Manisa FK’da

Spor Toto 1. Lig ekiplerinden Manisa Futbol Kulübü, Fildişi Sahili asıllı Kanadalı 23 yaşındaki sol kanat Ballou Tabla’yı kadrosuna kattı. Siyah beyazlılar, Ballou Tabla ile 2.5 yıllık sözleşme imzaladı. Ballou Tabla, “Öncelikle hedefleri olan bir kulübe geldiğim için çok mutlu olduğumu belirtmek istiyorum. Beni çok isteyen bir takıma elimden gelen katkıyı vermek istiyorum. En kısa sürede takımıma adapte olup hedefimiz olan Süper Lig için mücadele edeceğim” şeklinde konuştu.