‘Türkiye hemen soruşturma başlatmalı’

Bu kararın alınmasına sebebiyet veren ABD İçişleri, Adalet ve Hazine Bakanları’na karşı Türkiye Cumhuriyeti’nin yarın soruşturma başlatması lazım” dedi. Şen, şunları söyledi: “ABD Başkanı Trump, 21 Aralık 2017’de Ağır İnsan Hakları İhlali ve Yolsuzluğa Karışmış Kişilerin Malvarlığının Bloke Edilmesine ilişkin 13818 sayılı kararnameyi imzalamış. Bu karar, daha önce İsrailli bir milyarder ile Rus bir savcının oğlu için uygulanmış. Karar, Türk yargısının bağımsız olmadığını, hakimlerin hedef alınmadığını, hedeflerinde iki bakanın olduğunu söylüyor. Karar, iki bakanın, rahibin tutuklanmasında ve konutu terk etmeme tedbirlerine başvurulmasında önemli rol üstlendiklerini tespit ettiklerini söylüyor. Bundan sonra hiçbir Amerikalı iki bakanla görüşemez. ABD tarihinde bir ilk. İlk kez bize uygulamışlar.”

‘Yargı süreci bitmedi’

Yaptırım kararında, Amerikan vatandaşı rahibin suçsuzluğuna vurgu yapıldığını, yeterli delil olmadığı ve tutuklanmasının keyfi olduğunun söylendiğine dikkat çeken Şen, “Ama bunu nasıl bakanlara bağladığı konusunda net bilgi yok. Çünkü ortada bitmemiş bir yargı süreci var. Amerika’nın Türk yargısını yargılaması kabul edilemez. Bu karara karşı Amerika’da dava açılabilir ve Uluslararası Adalet Divanı’na gidilebilir” dedi. Şen, “ABD Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı’nın, kararın alınması konusunda olur verdikleri için Türkiye’nin hemen misilleme yapması gerekir. Yapılması gereken misilleme, Amerika İçişleri, Adalet ve Hazine Bakanları’na karşı Türkiye Cumhuriyeti’nin FETÖ/PDY terör örgütüne yardım ve yataklık ettikleri iddiasıyla soruşturma başlatılması” değerlendirmesini yaptı.

‘İptal edilmezse...’

İstanbul ve New York Barosu’na bağlı avukat Kortan Toygar da, “ABD Başkan Kararı (Karar No.13818) uyarınca, Amerikan vatandaşlarının Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla ilişkiye girmesi yasaklandı. ABD Başkan emri, ABD Başkanı tarafından çıkarılmış ve Kongre’den aksine bir karar çıkıncaya veya mahkemece iptal edilinceye kadar ABD’nin yürütme organları tarafından uygulanabilir bir karardır” vurgusuna dikkati çekti.