Susuzluk kâbusu

Dünyanın birçok yerinden toprakların çatladığı, suların çekildiği, sıcaklıkların arttığı haberleri geliyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliği nedeniyle dünya genelinde ya kuraklık ya da aşırı yağış gibi ani ve sert hava olayları meydana geliyor. Dünyanın yeni “normali” haline gelen kuraklık ve aşırı hava olayları bu yıl Avrupa’yı vurdu. Yaklaşık 2 aydır kayda değer bir yağış görmeyen batı, orta ve güney Avrupa’nın 500 yılda görülen en kötü kuraklıkla karşı karşıya olduğunu belirtiliyor. Yaz başından bu yana sıcak hava dalgalarının etkisinde olan Avrupa’da orman yangınları arttı, kıtanın en güçlü nehirleri kuruma noktasına geldi. Yakın gelecekte de yağış tahmin yapılmadığı için meteorologlar, kıtadaki kuraklığın 500 yıldır yaşananların en kötüsü olabileceğini söylüyor. Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi’nden Andrea Toreti, yaşanan kuraklık kriziyle ilgili “Son 500 yılda 2018’deki kuraklığa benzer başka bir olay olmadı. Ancak bu yıl bence daha kötü” dedi. Toreti, Avrupa’da kuraklığın çarpıcı bir biçimde artacağını sözlerine söyledi.

ENERJİ, TARIM, İÇME SUYU...

Halihazırda Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle doğal gaz arzında sorunlar yaşayan Avrupa’ya bir diğer tehdidi de kuraklık oluşturuyor. Nitekim, Almanya Federal Hidroloji Enstitüsü (BfG), yük taşımacılığı, sulama, imalat, enerji üretimi ve içme suyu için kullanılan Ren Nehri’nin seviyesinin tehlikeli seviyeye düştüğünü ve bu düşüşün devam edeceği ifade ediyor. Su seviyesinin düşmesinin yüzyıllardır kuzeybatı Avrupa ekonomisinin temel direği olan mavna (yük gemisi) trafiğinin tamamen durmasını yol açacağı bunun hem Almanya hem de kıta ekonomisine sert darbe vuracağı belirtiliyor.

ALABALIKLAR TEHLİKEDE

Düşük nehir seviyeleri ve yüksek su sıcaklıkların birçok canlı türü için de ölümcül olacağı belirtiliyor. Almanya, Bavyera’da Tuna Nehri geçen hafta 25°C’ye ulaştı ve ay ortasına kadar 26.5°C’ye ulaşabilir. Bunun da alabalık için ölümcül seviye olan oksijen içeriğini milyonda altı parçanın düşeceği anlamına geliyor. Fransa’daki nehirler nakliye açısından diğer ülkelerde olduğu gibi o kadar önemli değil ancak elektriğin yüzde 70’ini üreten nükleer santralleri soğutuyorlar. Fransa’da elektriğin fiyatı Ukrayna’daki savaşın da etkisiyle tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştığı bir dönemde, nükleer santrallerin soğutma suyunu boşaltan yetkililer, üretimi kısmak zorunda kaldı.

56 BİN HEKTAR YANDI

Fransa, geçen ay pek çok noktada çıkan orman yangınlarıyla mücadele etti. Aşırı sıcak ve kuraklık nedeniyle salı günü Landiras yangınları çıktı. Almanya, Romanya, Polonya, Avusturya, Yunanistan ve İtalya’dan itfaiyeciler alevlerle mücadele etmek için Fransa’ya gitti. Landiras yangınında 7400 hektardan fazla orman yandı. Yılın başından bu yana da ülkede 56 bin hektarlık orman küle döndü. İngiltere’de ise hükümet, resmi olarak kuraklık ilan etti.

GARDA GÖLÜ DE KURUDU

İtalya’nın en uzun nehri olan Po’nun akışı normal hızının 10’da 1’ine düştü ve su seviyeleri normalin 2 metre altına indi. Kasımdan bu yana bölgede sürekli yağış olmaması nedeniyle mısır ve risotto pirinci üretimi büyük darbe aldı. Karşı karşıya kalınan kötü kuraklık şartları, ülkenin en büyük gölü olan Garda’yı şimdiye kadarki en düşük seviyesine yaklaştırdı. Daha önce su altında kalan kayalar açığa çıktı, göle akın eden turistler gördükleri karşısında şok oldu. Associated Press’e konuşan Beatrice Masi, “Geçen sene geldik, beğendik ve bu sene de geldik. Vardığımızda biraz şok olduk çünkü her zamanki yürüyüşümüzü yaptık, su yoktu” dedi. Venedik yakınındaki nehir deltasında ise sıcaklık oksijeni düşürdü, lagündeki stiridyelerin yüzde 30’u öldü.

BULAŞICI HASTALIKLAR ARTIYOR

Hawaii Üniversitesi’nin bir araştırmasında bulaşıcı hastalıkların yüzde 58’inin iklim değişikliği nedeniyle daha da kötü hale geldiği tespit edildi. “Nature” adlı bilim dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, incelenen 375 hastalıktan 160’ı sıcaklık, 121’i sel, 71’i fırtına, 81’i kuraklık ve 43’ü de ısınan denizler nedeniyle daha olumsuz bir seyir izledi. Kuraklığın tetiklediği su ve gıda kıtlığının vahşi hayvanların yerleşim alanlarına yaklaşmasına neden olduğunu belirten araştırmacılar, bunun da insanların, hayvanlar veya parazitler tarafından bulaştırılan bir hastalığa yakalanma riskini artırdığını söyledi. Uzmanlar,  fırtınalar, şiddetli yağmurlar ve seller insanların kirli su içmesine yol açtığını söyledi.