10.12.2022 - 10:06 | Son Güncellenme:
BBC Türkçe / milliyet.com.tr
Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcılarından Yunan sosyalist milletvekili Eva Kaili'nin de aralarında bulunduğu beş kişi, parlamento kararlarını etkilemek için Katar'dan rüşvet aldığı gerekçesiyle gözaltına alındı.
Yunan parlamenter, Ortadoğu ile ilişkilerden sorumlu Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyordu.
Kaili ile birlikte, Belçika federal polisinin, Dünya Kupası'na ev sahipliği yapan Katar’ın, "ekonomik ve siyasi kararları etkilemek için bazı Avrupa Parlamentosu çalışanlarına yüklü miktarda rüşvet verdiği" gerekçesiyle düzenlediği operasyonda gözaltına alınaların sayısı 5'e yükseldi.
16 NOKTAYA EŞZAMANLI BASKIN
Belçika medyasına göre, federal polisin dün sabah 16 ayrı noktaya düzenlediği baskında aralarında eski parlamenter, sendikacı ve milletvekili danışmanlarının bulunduğu 4 kişi gözaltına alındı.
Akşam saatlerinde de Avrupa Parlamentosu'nun 14 Başkan Yardımcısı'ndan biri olan Yunan parlamenter Eva Kaili'nin gözaltına alınmasıya toplam sayı 5'e yükseldi. Kaili'nin, gündüz gözaltına alınan isimlerden biriyle bağı bulunduğu ve kendisine suçüstü yapıldığı belirtiliyor.
Belçika Federal Polisi, Avrupa Parlamentosu çalışanlarına yönelik "yolsuzluk, suç örgütü üyeliği ve kara para aklama" iddialarına ilişkin operasyon kapsamında Cuma sabahı 16 ayrı noktaya baskın düzenlendi.
500 BİN EURO NAKİT, BİLGİSAYAR, TELEFONLAR...
Belçika Federal Savcılığı, "bir Körfez ülkesinin" Avrupa Parlamentosu'nun ekonomik ve siyasal kararlarını etkilediği şüphesiyle Temmuz ayından bu yana bir soruşturma yürütüldüğünü bildirdi.
Savcılığa göre, iddianamede adı geçen Körfez ülkesi, Avrupa Parlamentosu'nda siyasi ve stratejik konuma sahip kişilere, "önemli miktarda para ve pahalı hediyeler" sunarak, parlamento kararlarını etkilemeye çalıştığından şüpheleniliyor.
Belçika'da yayımlanan Knack dergisi ile Le Soir gazetesine göre, bu Körfez ülkesi, şu anda Dünya Kupası'na da sahipliği yapan Katar.
Belçika polisi, 9 Aralık Uluslararası Yolsuzlukla Mücadele Günü'nde, Ixelles, Schaarbeek, Kraainem, Vorst ve Brüksel'de 16 ayrı noktaya baskın düzenledi. Operasyon sırasında 4 kişi gözaltına alınırken, 500 bin euro nakit para, bilgisayar ve cep telefonlarına el kondu.
Knack dergisine göre, operasyon düzenlenen kişiler arasında, sosyal demokrat ve muhafazakar gruba bağlı milletvekili danışmanları, eski bir parlamenter ile eski bir sendikacı da bulunuyor.
Belçika medyasına göre, gözaltına alınan kişilerden ikisi, eski Avrupa Parlamentosu sosyal demokrat grup üyesi Pier Antonio Panzeri ve İtalyan sendika lideri Luca Visentini. Operasyon sırasında ele geçirilen 500 bin euro nakit paranın eski parlamenter Panzeri'nin adresinde bulunduğu öğrenildi.
Pier Antonio Panzeri, Avrupa Parlamentosu milletvekilliğinden ayrıldıktan sonra, "ciddi insan hakları ihllaleri ve insanlığa karşı suçların cezasız kalmasına karşı mücadele" veren "Fight Impunity" adlı sivil toplum örgütünün başkanı oldu.
Visentini, Kasım ayında dünya çapında 200 milyon üyesi bulunan Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) genel sekreterliğine seçilmişti.
PARTİSİNDEN İHRAÇ EDİLDİ
Öte yandan CNN International'ın aktardığına göre Eva Kaili, yolsuzluk soruşturması kapsamında Yunanistan'daki siyasi partisi tarafından ihraç edildi. Yunanistan'ın ana muhalefet partilerinden biri olan Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) Cuma günü yaptığı açıklamada, "Belçika makamlarının Avrupalı yetkililerin yolsuzluğuna ilişkin yürüttüğü soruşturma ve son gelişmelerin ardından Avrupa Parlamentosu Üyesi Eva Kaili, Başkan Nikos Androulakis'in kararıyla partiden ihraç edildi" ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE'Yİ HEDEF ALMIŞTI
Eva Kaili, ekim ayında Türkiye'yi hedef alan açıklamalara imza atmıştı. "Türk sahil güvenlik görevlilerinin, botlarının Türkiye kıyılarına ulaşmasını engelleyerek göçmenlere şiddet uyguladığını gösteren bir video basına yansıdı" diyen Kaili, şu ifadeleri kullandmıştı:
Video, Türkiye'nin göç akışlarını araçsallaştırdığına dair daha fazla kanıt sağlıyor ve Türkiye'nin AB-Türkiye Ortak Eylem Planını ihlal ettiğinin kanıtlıyor.
AB'ye çağrıda bulunan Yunan siyasetçi, "Bu nedenle, video açıklamalarının ardından Komisyon'a sormak istiyorum: Bir AB sınırlarındaki insanların güvenliğini sağlamak için Frontex'in varlığını güçlendirmeyi düşünebilir mi? İki Komisyon, AB sınırlarında AB-Türkiye anlaşmasına uyumu izlemek için başka adımlar atmayı düşünür mü? Üç AB sınırlarının korunması için Yunanistan'a ne tür mali destek verilecek?" diye konuştu.
Olayla ilgili Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise, Yunanistan'ı suçlamış ve şu ifadeleri kullanmıştı:
Yunanistan ve Frontex suç ortaklığı yapıyor. En son yaşanan olayların Türk kara sularında gerçekleşmiş gibi göstermek için koordinatları nasıl değiştirildiği de ortaya çıktı. Yunanistan'ın suçu arttıkça Türkiye'ye iftira atmaya yeltenmesi doğaldır. Yunanistan'ın yalanları ortaya çıktı.
"Yunanistan gibi en haksız durumda bile haklı görünmeye çalışmak için gerçekten utanmaz ve aymaz olmak gerekiyor. Zaten bunu ancak Yunanistan başarır" diyen Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam etmişti:
Tüm uluslararası kuruluşlar, uluslararası göç örgütü, Birleşmiş Milletler Yüksek Mülteciler Yüksek Komiserliği, sivil toplum örgütleri ve basın Yunanistan’ın ve Frontex'in desteğiyle göçmenlere mültecilere yönelik insanlık dışı muamelesini mercek altına aldılar. Aynı şekilde insan hakları mahkemesinin gündeminde. Diğer taraftan Avrupa Parlamentosu'nun gündeminde. Her ne kadar üye ülkeler, yönetim olarak Yunanistan bu insanlık dışı muamelelerine göz yumsa da vicdanlı parlamenterler sayesinde Avrupa Parlamentosu da bu duruma el koymuş durumda. Diğer taraftan biraz önce söyledim. Frontex suç ortaklığı yapıyor.