23.11.2020 - 16:39 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Avrupa Birliği (AB) tarafından Libya'ya giden gemileri kontrol etmek için kurulan tartışmalı İrini Operasyonu, bir kez daha Türkiye ile karşı karşıya geldi.
Alman Der Spiegel dergisi, İrini'de görev yapan Alman fırkateyni Hamburg'un Bingazi açıklarında seyreden bir Türk kargo gemisini durdurduğunu bildiriyor.
Habere göre, Hamburg'da görevli Alman donanma askerleri Bingazi'nin yaklaşık 200 kilometre açığındaki Rosalina-A adlı kargo gemisini Pazar günü durdurdu.
Personelin helikopterden inişi ve Hamburg Fırkateyni'nin "ROSELINA-A" gemisi çevresindeki hareketleri de gemi personeli tarafından cep telefonuyla anbean kaydedildi.
Geminin süratini düşüren ve yolundan engelleyen askerler, Türkiye'den izin almadan yapılanın hukuki olmadığı yönündeki ikazlara uymayarak tüm konteynerleri de açarak aradı. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren aramanın ardından gemide insani yardım malzemesi, yiyecek, boya gibi maddeler dışında bir şey olmadığını anlayan askerler, daha sonra gemiden ayrıldı.
TÜRKİYE GİRİŞİMLERDE BULUNACAK
Gemi, Misrata Limanı'na doğru seyrine devam ederken Türkiye'nin konuyla ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimlerde bulunacağı öğrenildi.
Güvenlik kaynakları da konuya ilişkin yaptıkları değerlendirmede, İrini Harekatı unsurlarının bayrak devletinin rızası olmadan gemiye çıkmasını "hukuka aykırı bir davranış" olarak nitelendirdi.
Yaşanan skandal nedeniyle geminin saatlerce Akdeniz'de ağır deniz şartlarına maruz bırakıldığını belirten kaynaklar, olay nedeniyle "açık denizlerin serbestisi" ilkesinin de açık olarak ihlal edildiğini vurguladı.
TARTIŞMALI HAREKAT: İRİNİ
İrini Harekatı, Birleşmiş Milletlerin (BM) Libya'ya yönelik silah ambargosunun denetlenmesi için Avrupa Birliği (AB) tarafından Akdeniz'de başlatılan tartışmalı bir operasyon olma özelliği taşıyor.
2292 No'lu BM Güvenlik Konseyi kararında meşru hükümet olarak yer alan Milli Mutabakat Hükümeti ile istişare ve izin zorunlu kılınmış olmasına rağmen başlatılan İrini Harekatı, taraflı ve yasa dışı bir operasyon olarak tepki çekiyor.
Bazı Avrupa ülkeleri, AB fonlarından yararlanabilmek için operasyona ses çıkarmazken daha cesur davranan bazı ülkeler ise tepkilerini koyarak operasyondan çekiliyor.
TÜRKİYE'DEN SERT TEPKİ: ESEFLE SINIYORUZ
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türk bayraklı bir ticari geminin Irini Harekâtı kapsamında hukuk dışı aranmasına ilişkin açıklama yaptı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Irini Harekâtı, AB tarafından yürütülen; ancak amacı ve faydası tartışmaya açık bir harekâttır. Bu harekât çerçevesinde dün (22 Kasım) “Hamburg” isimli Alman savaş gemisi, Ambarlı Limanından Misurata’ya boya, boya malzemesi ve insani yardım malzemesi taşımakta olan “MV Roseline A” adlı Türk bayraklı ticaret gemisini sabah saatlerinde ayrıntılı şekilde sorgulamıştır. Kaptan işbirliği göstererek geminin yükü ve seferi hakkında ayrıntılı bilgi paylaşmıştır. Buna rağmen saat 17:45’te Irini Harekâtı silahlı unsurları tarafından gemiye çıkılarak uzun saatler süren bir “denetleme” yapılmıştır. Tüm personelin, Kaptan dâhil, zorla üstleri aranmış, bütün personel bir yerde toplanarak alıkonulmuş, Kaptanın başına silahlı asker dikilerek, zor kullanmak suretiyle konteynerler aranmıştır.
Söz konusu müdahale, ne bayrak devleti olarak ülkemizin, ne de gemi kaptanının rızası alınarak gerçekleştirilmiştir. Kaptanın taşınan kargonun niteliğine dair beyanlarına rağmen, muğlak bir şüphe üzerine başlatılan ve geceyarısı sonrasına kadar devam eden bu müdahale, ancak ülkemizin ısrarlı itirazları üzerine sonlandırılmıştır. Silahlı personel sabaha kadar ticaret gemisinde beklemiş, sabah saat 09:38’de gemiyi terketmiştir.
Silah ambargosunu ihlal etmediği görülen gemimizin ağır hava şartları altında saatlerce güzergâhından alıkonulmasını, ayrıca denetleme sırasında personele adeta suçlu muamelesi yapılmış olmasını esefle karşılıyoruz. Yetkisiz ve güç kullanılarak yapılan bu eylemi protesto ediyoruz. Bundan doğabilecek zarar ve kayıplara karşı ilgili gerçek ve tüzel kişilerin her türlü tazminat hakkı tabiatıyla saklı olacaktır.
Uluslararası sularda ticari gemilere müdahale edilebilmesi için bayrak devletinin rızasının alınması esastır. Libya silah ambargosuna dair BMGK kararları bu yükümlülüğü ortadan kaldırmamaktadır.
AB’nin ne meşru Libya Hükümetiyle, ne ülkemizle, ne de NATO’yla istişare etmeden başlattığı Irini Harekâtının tarafsızlığı hâlihazırda tartışmalıdır. Hal böyleyken, ülkemizden Libya’ya taşımacılık yapan gemilere uygulanan bu çifte standartlı ve hukuk dışı muamele asla kabul edilemez.
Daha önce de birçok kez belirttiğimiz gibi İrini operasyonu taraflı bir operasyondur. Darbeci Hafter'e gelen silah desteklerini denetlemeyen, keyfi uygulamalarda bulunulan, meşru Libya hükümetini cezalandırmaya yönelik bir harekattır."