26.08.2018 - 16:48 | Son Güncellenme:
Belçika'da fırsat eşitliğinden sorumlu bakan Zühal Demir'in okullarda genel başörtüsü yasağı önerisine, ülkedeki bir çok okulun bağlı olduğu Katolik Eğitim Kurumları Yönetimi karşı çıktı. Katoliklere göre, başörtüsü yasağı getirmek siyasetin işi değil.
Terör örgütü PKK'ya yakınlığıyla bilinen Bakan Demir, Belçika medyasına yaptığı açıklamada, "Okul ev gibidir. Orada kendinizi özgür hissetmelisiniz. Oraya başörtüsü yakışmaz" dedi. Bu nedenle ülke genelindeki okullarda başörtüsünün yasaklanmasını önerdi.
Demir, önerisine gerekçe olarak, giderek daha fazla küçük yaştaki kız çocuğunun başörtüsü takmaya zorlanmasını gösterdi. Demir, "Okullarda bu eşitsizliği normalleştirmemelisiniz. Onlara daha sonra kendi seçimlerini yapabilmeleri için eşitliği tattırmalısınız" görüşünü dile getirdi.
Ancak bu öneri, ülkedeki okulların büyük bölümünün bağlı olduğu Katolik Eğitim Kurumları Yönetimi karşı çıktı. Katolik eğitiminin başındaki isim olan Lieven Boeve, başörtü yasağının hükümetin işi olmadığını söyledi.
Bir kız çocuğunun kendi iradesi dışında başörtüsü takmaya zorlanması durumunda okulların buna müdahale ettiklerini belirten Belçikalı yönetici, "Böyle bir baskı durumunda okul zaten başörtüsünü yasaklayabiliyor" dedi.
'Birlikte yaşamayı öğrenme şansı verdik'
Boeve, politik baskı ve yasak kararının okullara ve öğrencilere yardımcı olmayacağını savundu.
Flaman Toplum Eğitimi (GO) sorumlusu Raymonda Verdyck da, eğitim kurumlarında sadece türban değil, bütün dini simgelerin kullanılmasını engelleyen bir düzenlemenin zaten var olduğunu söyledi.
Verdyck, "Ama biz yasaktan değil, önlemlerden söz ediyoruz. Bütün gençlere aynı masa etrafında toplanıp konuşma ve birlikte yaşamayı öğrenme şansı verdik" dedi.
Belçika'nın Gent kenti yönetimi, yaz başında okullardaki başörtüsü yasağının, günün koşullarına uygun olmadığı gerekçesiyle kaldırılmasına karar vermişti. Bu karar başta aşırı sağcılar olmak üzere, çeşitli kesimler tarafından eleştiriliyor.