Rusya'nın okul saldırısında korkunç bilanço! Sığınak olarak kullanılıyordu

Rus askerleri dün Ukrayna'nın Luhansk kentinde 100 yıllık geçmişi olan tarihi bir okulu hedef aldı. Rus saldırısının ardından okul ağır hasar alarak kullanılamaz hale gelirken, Luhansk Valisi Sergey Gayday saldırıya ilişkin açıklamasında tarihi okulun bombalanmasından dolayı üzüntü duyduğunu belirterek, "Luhansk’ın en iyi eğitim kurumlarından biriydi. Bombardıman sonrasında yangın çıktı ve 100 yılı aşkın bir çok eser de yok oldu. Okul, 19 yüzyılın sonunda inşa edilmişti. Buranın öğrencileri yüksek puanlarla iyi yerlere yerleşiyorlardı. Ruslar işte böylesi Ukrayna’nın zaferinden sonra okulu tamir etmek için tüm gücümüzü kullanacağız" ifadelerini kullandı.

60 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Luhansk Valisi Sergey Gayday sosyal medya hesabından bugün yaptığı açıklamada, okul içerisinde bulunan 90 kişiden 60’ının göçük altında kalarak hayatını kaybettiğini bildirdi. Vali Gayday açıklamasında, "Okula düzenlenen hava saldırısı sonucunda yaklaşık 60 kişi hayatını kaybetti. Dün yerel saatle 16.37’de okul binasına düzenlenen saldırı sonucunda 300 metrekarelik alanda yangın çıktı ve çıkan yangın 4 saat içinde kontrol altına alındı. Daha sonra göçük altında kalanları kurtarma operasyonu başlatıldı ve 2 kişinin cesedine ulaşıldı. Göçük altından 7’si yaralı 30 vatandaş kurtarıldı. Göçük altında kalan yaklaşık 60 kişi ise hayatını kaybetti. Bu Rusya’nın gerçek vahşetidir. Ruslar için öldürülecek kişinin kim olduğu önemli değil. Askeri öldüremezse korumasız çocuğu öldürüyor" ifadelerini kullandı.

'BUNLARIN SON ANLARIMIZ OLDUĞUNU SANDIK'

Harkiv'in güneydoğusunda yer alan İzyum şehri, Ukrayna'nın eski kömür ve çelik üretim bölgesi olan ve 2014 yılında Moskova destekli ayrılıkçılar tarafından üçte birinden fazlası ele geçirilen Donbas'a açılan kapı olarak biliniyor. Stratejik öneme sahip şehir işgalden kısa bir süre sonra ağır bombardımana maruz kaldı. 1 Nisan'da Rusya kontrolü ele geçirdi ve o zamandan beri işgal altında. Şehirden nasıl kaçtığını anlatan Elena, yaşadığı korkuyu "Bunların son dakikalarımız olduğunu düşündük. Çok korkutucuydu ama şanslıydık." sözleiyle anlatmaya başladı. Elena, bir grup kaçakla birlikte kontrol noktalarından geçtikten sonra Rus birliklerinin bombardımana başladığı anı hatırlıyor. Ukrayna'nın Rus işgali altındaki İzyum kasabasındaki bir anaokulunun bodrum katında iki ay yaşayan Elena, güvenlik yolunda iki korku dolu gün geçirdi. O ve kızı, Rus kontrolündeki bölgeden uzaklaşan bir araç konvoyunda bulunan 20 kişi arasındaydı. Geçen Cuma günü gönüllüler tarafından düzenlenen bir rotayı kullanarak kaçtılar. 

'İÇ ÇAMAŞIRLARIMIZ BİLE YAĞMALANDI'

Elena, "Cesetler haftalarca sokaklarda yatıyordu. Aklımızı korumak için onlara bakmamaya çalıştık. Ölüleri gömemezdik çünkü bu ölümle cezalandırılıyordu. Bombardıman durmadı" diye konuştu. Elena ve bodrumdaki diğerleri ateşte yemek pişirmişler ve bahçelerinden toplanan sebzelerle geçinmişlerdi: "Herkes sahip olduğu her şeyi getirdi. Hepimiz yemeği paylaştık. Bu da umudumuzu kaybetmememize yardımcı oldu." Rus birliklerinin insanların iç çamaşırları dahil her şeyi yağmaladığını da ekleyen Elena, "Silahlıydılar ve çoğu zaman çok sarhoşlardı. Sokağınızda zırhlı bir personel taşıyıcının gezmesi ve içinde makineli tüfekli askerlerin oturması çok korkutucu. Saklanmaya çalıştık."

TAVAN ÇÖKTÜ: 'O SESLERİ UNUTMAM İMKANSIZ'

Halen İzyum'da mahsur kalanlar arasında, Mart ayı başında eşi ve iki çocuğuyla birlikte kaçan Katerina'nın annesi de var. Katerina kaçtığında, İzyum'un o sıralar Ruslar tarafından işgal edilmiş bir bölümünde yaşayan annesi için artık çok geçti. Askerler tarafından evinden çıkması yasaklandı. Katerina'nın kendi kaçışı üzücü bir deneyimdi. Aile, evlerinin sadece 500 metre ilerisine bir Rus bombası düştüğünde, yedi gündür bodrumlarında birlikte yaşıyordu. Katerina, "Tavan çökmeye başladı. Bodrumumuzun bombalara dayanamayacağını o zaman anlamaya başladım" dedi. O ve ailesinin ayrılmaya hazırlanmak için sadece 15 dakikası vardı. Yanlarına çok az şey aldılar ve evcil hayvanlarını bile geride bırakmak zorunda kaldılar. Katerina, kaçarlarken başının üstünden uçan mermileri duyabildiğini anlattı. söyledi: "O sesleri unutmam artık imkansız."