Rol gerçek oluyor!

Son olarak İngiliz aktör James Norton, bu yaklaşımı kullanarak role hazırlandığını söylemesiyle gündem oldu. 

Norton, The Times gazetesine verdiği röportajda geçen yıl yayınlanan “A Little Life” (Küçük Bir Hayat) filmindeki rolü için çocukken zorbalığa uğramanın acı dolu anılarından esinlendiğini ve karakteri tamamen canlandırmak için metot oyunculuğuna başvurduğunu söyledi. Ancak Norton, “rolün hakkını vermek” için metot oyunculuğunu kullanmasının ruhunu karmaşaya sürüklediğini, kişisel hayatını altüst ettiğini ve panik ataklar yaşamasına yol açtığını açıkladı. 

Taksi şoförü oldu 

Oscar’a giden yolda her şeyin “mübah” olduğunu düşünen pek çok oyuncu metot oyunculuğunda aşırılıklara kaçmaktan çekinmedi. Robert De Niro, “Taksi Şoförü” filmi için taksi şoförü olarak çalıştı. Al Pacino, “Kadın Kokusu” için gerçekten körmüş gibi yaşadı. Shia LeBeouf “Fury” için yüzünü kesti ve bir dişini çekti.

Pişman oldular 

Norton, yıkıcı yan etkilerini deneyimledikten sonra metot oyunculuğunu bırakan tek yıldız değil. Meryl Streep, “Şeytan Marka Giyer” filmini çekerken depresyona girdikten sonra bu tekniği bırakmaya karar verdi. Will Smith ise “Altı Ayrılık Derecesi” filminde başrol oyuncusu Stockard Channing’e karşı rol gereği hissettiği duyguların, gerçek hayatta aşka dönüşmesinin ardından “zihnini yeniden programladığı tehlikeli yöntemi” bıraktığını söyledi. Charlize Theron da metot oyunculuğunu “yorucu” olarak tanımlamış ve bu yaklaşımı “Şeytanın Avukatı” filmi için denediğinde kendisini “perişan” ettiğini belirtmişti. Ayrıca, Jamie Dornan “The Fall” (Düşüş) adlı TV dizisinde seri katil “Paul Spector” rolüne girmek için Londra metrosunda bir kadını takip ettiğini itiraf ettikten sonra yöntem tartışmaya yol açmıştı.

Bilimsel olarak araştırılıyor

Bir oyuncunun kişiliği ile oynadığı karakterler arasındaki sınırları bulanıklaştırmanın, ruh sağlığı üzerinde bir etkiye sahip olabileceğine dair kanıtlar var. University College London’da bilişsel nörobilimci olan Dwaynica Greaves, “Bir oyuncunun eğitim tekniğinin, oyuncuların kendileri ile karakterleri arasında yarattıkları mesafeyi etkileyeceğini düşünüyorum. Bu mesafe daha sonra benlik duygusu üzerinde etkiler olup olmayacağını belirleyecek” dedi.