Ölümle randevu! Yamyam katilin ilk cinayetinden günler önce...
12.10.2022 - 13:45 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Kimine göre sessiz ve alay edilen bir çocuk, kimilerine göre ise komik ve zeki biriydi. 17 kişiyi korkunç bir şekilde öldüren yamyam katille mezuniyet balosuna giden genç kız, sonrasında yaşadığı dehşet verici deneyimi anlattı.
Bridget Geiger, 18 yaşındaki Jeffrey Dahmer onu lise balosuna ilk randevusuna götürdüğünde sadece 16 yaşındaydı. Dahmer'ın "şapşal" ve "inek" görünümlü olduğunu, ancak "aklındna asla hiçbir kötülük geçmeyecekmiş gibi" göründüğünü söyledi.
LİSE MEZUNİYETİNE BİRLİKTE GİTTİLER
Bridget'in anlattığına göre Ddğer çocuklar onunla her zaman acımasızca alay ederdi ve Dahmer hiçbir zaman "uyum sağlayamadı". İki yaş daha genç olmasına rağmen Bridgit, en iyi arkadaşı Jeffrey'nin arkadaşıyla çıktığı için Dahmer'ın "ağına yakalanmış oldu". Onunla Revere Lisesi balosuna gitmesi için ikna edildiğini, ama Jeffrey'nin bütün gece ona "iki kelime" bile etmediğini anlattı.
KIZLARDAN KORKUYORDU
Bridget, o gece yaşananları şöyle anlattı:
Jeffrey ile balo salonuna gittik ama ortadan kayboldu. Tuvalete gittiğini sanıyordum uzun süre geri dönmedi. Geri döndüğünde içeri almadılar. Bir fast food restoranına gitmişti çünkü akşam yemeği sırasında o kadar gergindi ki yeterince yemek yiyememişti. Karnı hala açtı. Benden özür diledi, kendini kötü hissetmişti.
Dahmer'ın 1991'de şoke edici tutuklanmasının ardından Associated Press'e yaptığı açıklamada Bridget, "Kızlardan ölesiye korkuyordu. Onu öpeceğimden ölesiye korkuyordu" demişti.
Jeffrey, Bridget ile tuhaf randevusundan haftalar sonra, onu evindeki bir partiye davet etti. Ama bu parti, Bridget'in daha önce katıldıklarına benzemiyordu. Ne müzik çalıyordu ne de yemek vardı. Hiçbir şey genç kızın beklediği gibi değildi. Dahmer, sadece dört kişiyi davet etmişti ve bir seans yapmak istediğini söyledi.
"ŞEYTAN" ÇAĞIRMA AYİNİ
Dahmer, Geiger'e evin perili olduğunu ve kötü bir hayaletin bazen "beni korkutan şeyler yapmasını" tembihlediğini söyledi. Daha sonra hepsi alçak bir masanın etrafına oturdu ve "Şeytan" çağrıldı. Bridget çok korkmuştu ve çığlık çığlığa bağırıyordu.
Geiger, 1991'de Times'a verdiği röportajda şunları söyledi:
Mumların üzerindeki alev patladı. Beni çok korkuttu. 'Işığı bul, ışığı bul. Buradan gidiyorum. Bunun bir parçası olmak istemiyorum' diye bağırdım.
Dahmer onun dehşetine tepki göstermedi ve Geiger'i bir daha hiç görmedi. Geiger'e göre, seans olayı ilk cinayeti ile yakın zamanda meydana geldi. Bridget, Jeffrey'nin 18 Haziran 1978'de, otostop çekerek konsere gitmeye çalışan Steven Hicks'i döverek öldürmesinden önce mi yoksa sonra mı olduğu konusunda çok kafa yordu.
Dahmer'ın sınıf arkadaşlarına göre, Jeffrey gençken tekrar tekrar yardım çığlıkları atıyordu. Çaresizlikten içmeye başladı, içkiyi "ilaç" olarak kullanıyordu. Ted Lehr ve Dahmer, Bath İlkokulu'na birlikte gitti ve lise yıllarında birbirlerinden kopmadan önce çocukluk arkadaşıydılar.
İleride bilgisayar mühendisi olan Ted, Dahmer'ın gençken "yanlış bir seçim" yapan "komik bir çocuk" olduğunu ileri sürdü.
Ruh hali dengesiz olan Dahmer, hayali cinayet mahalindeki uydurma cesetlerin ana hatlarını tebeşirle çizer, karşıdan karşıya geçerken bayılıyormuş gibi yapar veya uygun olmayan zamanlarda bağırırdı.
Lehr, 1991'de Akron Beacon Journal'a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Garip biriydi, ama ben de üniversitede birçok garip insanla tanıştım. Komikti. Biz çocukken bazı şeyler hakkında komik yorumlar yapardı. Çocukken birlikte zaman geçirmesi eğlenceli bir çocuktu. Liseye geldiğinde ise ciddileşti, artık bir insandı ve o kadar komik değildi. Yollarımız ayrıldı. Yoluna, deliliğiyle devam etti.
Lehr, Jeffrey'nin giderek daha fazla içmeye başladığını ve 18 yaşına geldiğinde içki problemi olduğunu anlattı. Diğer çocukların aralarında "Jeff Dahmer" şakaları yaptığını anlattı.
KONTROLDEN ÇIKMIŞ ALKOLİZM
Ted ekledi:
Bazı fen derslerinde hatırlıyorum, bir hayli kontrolden çıkmıştı. Aslında akıllı bir çocuktu ama yanlış yola saptı.
Dahmer'ın alkol problemi mezun olduktan sonra da devam etti ve o, Ohio Eyalet Üniversitesi'ndeki ilk dönem boyunca sürekli sarhoştu. Derslere girmediği için sonunda okuldan atıldı. Daha sonra orduya katıldı, ancak üç yıllık görevi sona ermeden önce "kontrolden çıkmış alkolizmi" yüzünden ordudan da atıldı.
Dahmer'ın alkol problemi, masum kurbanlarını uyuşturucu hattığı içeceklerle kandırdığı duygusuz cinayetlerini besledi. Kurbanlarını dairesine çekiyor ve çoğu zaman çıplak fotoğraflarını çekmek karşılığında onlara para ödeme teklifinde bulunuyordu. Onlar üzerinde korkunç deneyler yapıp en sonunda onları öldürmeden önce içkilerine ilaç katardı.
Sonunda Temmuz 1991'de yakalanmadan önce, iğrenç rutinini 17 kurban üzerinde tekrarladı. Dahmer, Şubat 1992'de Wisconsin'deki Columbia Hapishanesi'nde ömür boyu hapse mahkum edildikten sonra bir mahkumun ellerinde kendi ölümüyle tanıştı. 28 Kasım 1994'te Jeffrey Dahmer, cinayetten mahkum olmuş Christopher Scarver tarafından dövülerek öldürüldü.
