‘Ölüm mangası hayatımı değiştirdi’

Efsanevi İngiliz müzik grubu Rolling Stones’un her daim gözde solisti Mick Jagger, 1971 ile 1978 yılları arasında Nikaragualı aktris Bianca Jagger ile evliydi. Bianca Jagger, o yıllarda şöhretinin doruğundaki Mick Jagger ile evliliği nedeniyle ve bir stil ikonu olarak ünlüydü. Şimdi
78 yaşında olan Mick Jagger ile 76 yaşındaki Bianca Jagger başka evlilik de yapmadı. Bir kızları olan çiftin dostluğu sürerken, Bianca Jagger uzun süredir insan hakları aktivisti olarak gündeme geliyor.

‘Ünümü kullanıyorum’

Nikaragua ve Honduras’ın da yer aldığı Latin Amerika’da insan hakları savunucusu olarak yıllardır çalışmalar yapan Bianca Jagger, şöhretini önemli meselelere dikkat çekmek için kullandığını açıkladı. Avrupa Konseyi İyi Niyet Elçisi ve Bianca Jagger İnsan Hakları Vakfı’nın da kurucusu olan aktivist, ülkesi Nikaragua’da kasım ayında yapılacak seçimler öncesinde hükümetin sert uygulamalarına karşı uluslararası demokrasi çağrısı yaptı. Bu çağrıyı yaparken vaktiyle Honduras’ta iktidarın ölüm mangası tarafından tehdit edildiğini ve bu tehdidin hayata bakışını değiştirdiğini anlattı.

‘M16 vardı’

Bianca Jagger, Orta Amerika ülkesi Honduras’ta vaktiyle yaşadığı olayı şöyle anlattı: “Honduras’ta bir nehir kenarındayken M16 silahlar taşıyan bir ölüm mangasıyla karşılaştığımda hayatımı değiştiren bir deneyim yaşadım. 1981’de Latin Amerika’da uluslararası gözlemci olarak insani çalışmalar yapıyorduk.  Savaştan harap olmuş El Salvador sınırına yakın bir göçmen kampındaydık. El Salvador’daki Orden hükümetinin paramiliter kuvvetlerinin şiddetinden kaçan binlerce göçmen kampta güvenlik arıyordu. Kampa gittikten bir saat sonra bir yardım kuruluşu çalışanı koşarak geldi ve Orden’in adamlarının bir grup mülteciyi kaçırdıklarını söyledi. Bir cipe binip onu takip ettik. Bir köprüde sivil kıyafetli yaklaşık 25 askerin, yani ölüm mangasının, korku içindeki 15-20 kişiyi kurumuş nehir yatağı boyunca zorla götürmek istediklerini gördük.”

‘Korkunçtu’

“Yakınlaştıkça tutsakların ellerinin arkadan bağlı olduğunu gördük. Biri de hamile bir kadındı. Beynime kazınan korkunç bir sahneydi bu. Sınıra yaklaştıkça hem grubumuzu hem mültecileri öldürmeleri tehlikesi arttı. Mülteciler onları kurtarmamız için yalvarıyordu. Ölüm mangası, uluslararası gözlemcileri katletmeyi göze alamadığı için hem bizi hem tutsaklarını bıraktı. O gün tanrının bizi koruduğuna inanıyorum. Ama kampa döndüğümüzde ikinci bir tehditle karşı karşıya kaldık. Ağır silahlı askerler mültecileri kaçırmaya kalkmıştı. Mültecileri bırakmalarını istediğimizde kameralarımıza ve filmlerimize el koydular.

Bizi M16 silahlarıyla tehdit ettiler. Tüm bu karışıklıkta rehineler kaçmayı başardı. Biz de hayatta kaldık. Bu korkunç  deneyim bana hayatları tehdit altında olanlara yardım etmenin önemini gösterdi.” 

‘Yanlış işlerin karşısında asla sessiz kalamam’

Nikaragua’da 2007’den bu yana devlet başkanı olan Daniel Ortega’nın (75) kasım ayında yapılacak seçimler öncesinde siyaset, medya ve iş dünyasından birçok muhalifi tutuklattığı bildiriliyor. Hükümet karşıtı protestolarda aşırı güç kullanılmasının yanında dördüncü dönem başkanlık için yarışacak Ortega’ya karşı aday olan 7 isim de şu anda gözaltında tutuluyor. Bianca Jagger ise ülkesinde seçimlerin özgür ve adil bir şekilde yapılmayacağını söyleyerek uluslararası toplumun dikkatini çekmek amacıyla medyaya gönderdiği bir yazı kaleme aldı. Nikaragua’daki herhangi bir siyasi muhalefetin parçası olmadığını ve bir siyasi parti üyesi olmadığını belirten Bianca Jagger, “Yüzlerce kişi ölürken, yargılanmadan rehin tutularak hapse atılırken sessiz kalamam” ifadelerini kullandı.

‘Mick depremzedeler için konser vermişti’

Bianca Jagger, Nikaragua’da 1972’de meydana gelen depremden sonra o dönem evli olduğu Mick Jagger’la birlikte yaptıkları yardım konserini de anlattı. Depremi Londra’da yemek yerken öğrendiklerini belirten Bianca Jagger, ilk aşamada Nikaragua’daki ailesinin durumunu da öğrenemediğini ancak daha sonra iyi olduklarını öğrendiğini de aktardı. Jagger, “Mick’ten yardım istedim ve onu Rolling Stones’un Los Angeles’ta bir bağış konseri yapmasına ikna ettim, ki bu diğer pek çok konserin ilki olacaktı. Nikaragua’nın başkenti Managua’daki bir sağlık kliniği yararına fon toplanacaktı. O dönemki Nikaragua diktatörünün eşi Hope Somoza klinikle ilgili izni reddedince, elde edilen bağışı deprem kurbanları için ev inşa etmek üzere kullandık” dedi.