YouTube’da en çok izlenen içeriklerin başında makyaj videoları geliyor. Ancak Amerika’nın Los Angeles şehrinde yaşayan Bailey Sarian'ın makyaj ve suç gibi bağımsız iyi ayrı konuyu bir araya getirerek çektiği ve milyonlarca kez izlenen sıra dışı videoları, pek çok kişinin dikkatini çekiyor. Bailey Sarian'ın bu videoları çekme serüveni ise bir tesadüfle başladı. Sarian, 2013 yılında açtığı YouTube kanalına işi olan makyözlükle ilgili videolar yüklüyordu. YouTube videoları çekmeye faturalarını ödeyebilmek ve para kazanabilmek için başlayan genç kadın, şu anda geldiği noktayı hayal dahi edemeyeceğini dile getiriyor. Sarian, ara ara serbest çalışmaya devam etse de en fazla geliri YouTube’dan kazanıyor.
Video konsepti gereği Sarian kameranın önünde oturarak makyaj yapmaya başlıyor ancak onu diğer YouTuber'lardan ayıran en önemli özelliği, makyaj videosu çekerken anlattığı tüyler ürpertici cinayetler. Her videosu saatlerce araştırma gerektiren Bailey Sarian kimi zaman, mahkeme ve polis tutanaklarından bilgiler de veriyor.
KAMERAYI AÇIP CİNAYETİ ANLATMAYA BAŞLADI
Bundan 4 yıl önce hamile karısı Shanann ve iki genç kızı Bella ve Celeste'yi öldürmekten ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Chris Watts adlı Colorado'lu adam hakkında anlattığı hikaye ise genç makyözü bambaşka bir noktaya taşıdı. Bailey Sarian, bu adamın görünüşte 'mükemmel bir koca'dan ailesini öldüren bir katile nasıl dönüştüğünü aktarmak istedi. Ancak konuşmaktan çekiniyordu. Kendisini rahatlatmak için en iyi bildiği şeylerden biri olan makyaj videosunu çektiği anda kamerayı açtı ve cinayeti anlatmaya başladı. "Bunu sadece kamera karşısında otururken kendimi garip hissettiğim ve kendimi meşgul etmek istediğim için yapıyordum" diyen Sarian, videosuna gelecek mesajlardan da çekindiğini söyleyip ekledi:
"Korkunç olmasını beklediğim yanıtlar konusunda gergindim. Çünkü makyaj yapıyordum ve aynı zamanda da korkunç cinayetler hakkında konuşuyordum ve bu hiç mantıklı değildi. Ancak video yayınlandıktan sonra karşılaştığım sonuç inanılmazdı. 24 saatteki izlenme rakamları yayınlandığında bir şeylerin farklı olduğunu anladım. Videom 10 milyon izlenmeye ulaşmıştı. Farklı bir hikayeyle yeniden denemek istedim. Aynı performansı gösterip göstermeyeceğini görmek istedim ve daha fazla takipçiyle sonuçlandı."
Genç kadının bu tarz içeriklere olan ilgisi ise annesinin acil servis hattında çalışmasıyla başladı. Annesi bazen işe giderken yanında götürdüğü kızının da bu kayıtları dinlemesine izin veriyordu. Çocuk yaşta bile bunu büyüleyici bulduğunu dile getiren Sarian, “10-11 yaşlarında bir çocuğun acil servis aramalarını dinlemesi muhtemelen iyi bir fikir değil. Sonuçta bu numarayı arayanlar iyi bir şey anlatmazlar” dedi.
CİNAYET VİDEOLARINI İZLEYENLERİN YÜZDE 60’I KADIN
Cinayet vakalarında çalışmış olan adli psikolog Dr. Ruth Tully, günümüzde çoğumuzun içerik izleme şekli nedeniyle böylesine bir kombinasyonun işe yaradığına inanıyor. Tully, “Bir gözümüz televizyonda, diğeri ise 'çoklu ekran' olarak bilinen telefon veya tabletimizde olabiliyor. Bir yanda bir cinayet tartışılırken, diğer yanda oldukça büyüleyici bir makyaj videosu izleyebiliyoruz” diyor. Aynı zamanda Dr. Ruth Tully istatistiklere göre, gerçek suç içeriklerini izleyenlerin yüzde 60’ını kadınların oluşturduğunu da söyledi. Sarian da videolarını izleyenlerin çoğunlukla kadınlar olduğunu belirterek en çok 25 ila 35 yaş arasındaki grubun, sonra da 18 ila 25 yaş arasındaki kişilerin başı çektiğini açıkladı.
'KORKUYLA BAŞ ETMENİN YOLU KORKMAK'
Korku hikayelerine olan ilginin tarihinin oldukça eskilere dayandığına değinen Aile ve çift terapisti Tanya Vardar, “Mağara döneminde insanların toplu yaşama düzenine geçmesiyle duvarlara çizilen, ateş başında topluluğu eğlendirme ve birlikteliği arttırma sebebiyle anlatılan pek çok korku hikayesine rastlıyoruz” deyip ekledi:
"İnsanoğlunun bunaolan ilgisinin sebebi aslında oldukça basit. Denizcilikte kullanılan bir tabir gibi: “Kara göründü!” Açık deniz hedefin ne yönde olduğu bilinmesine rağmen bilinmezliklerle doludur. Fakat kara göründüğünde artık bilinmezlik ibaresi açık denizin bir sonu olur. Korku-kaygı ilişkisinde de durum çok benzerdir. Kaygının kaynağı belirsizken korkunun nesnesi bellidir. Korkuyla baş etmenin en iyi yollarından biri korkulan şeye maruz kalmakken, kaygı süreçleriyle çalışırken öncelikle kaygının sebebini tanımlamaya uğraşırız. Bu aslında açık denizde karayı bulmak gibidir.”
İnsanlığın içgüdüsel olarak hayatta kalmaya uğraştığının altını çizen Vardar, “Dolayısıyla ölüm en büyük korku ve kaygı nesnesidir. Bu konunun büyük çarpıcılıkla işlediği cinayet hikayelerine ilgi ise tam olarak bu yüzdendir. Dikkat edilmesi gereken noktalar da bulunuyor. Cinayet hikayelerinin böylesine detaylı anlatılması yeni cinayet planlarını da doğurabilir. Aynı zamanda medyada yankı uyandıran bir öldürülme şekli, gelecek yılların cinayetlerinde istatiksel olarak artışa sebep olabilir” diye konuştu.
'MAKYAJ FIRÇASININ HİPNOTİK ETKİSİ BAĞIMLILIK YARATABİLİR'
Aynı zamanda vücudumuzun kimyası gereği ihtiyacımız olan en önemli hormonlardan biri olan 'dopaminin de korkuyla birlikte salgılandığına değinen Vardar, “Bu yüzdendir ki film sektörünün en ilgi çekici kategorilerinden biri korku filmleridir. Dopamin eksikliği depresyona sebep olurken, depresyon süreci de dopamin ihtiyacını tetikler ve insanlar depresyon semptomları göstermeye başladıkları evrelerde buna daha çok ilgi gösterir. Sarian’ın pandemide izlenmelerinin ciddi bir seviyeye ulaşmasının bir sebebi de budur” şeklinde açıkladı.
Youtube'da ve diğer sosyal medya platformlarında en çok izlenen içeriklerinden biri olan makyaj videolarının hipnotik bir etkisi olduğunun da altını çizen Aile ve çift terapisti Tanya Vardar, “Makyaj fırçalarının yumuşak ve tekrarlayıcı hareketlerle geçişi bu hipnotik etkiyi yaratan en önemli faktörlerden biri. Ayrıca dokunmanın sinir sistemi üzerindeki rahatlatıcı etkisi bilinen bir gerçek. Bebeklerde sakinleşmeye sebep olduğunu gördüğümüz, emzirme, sarılma süreçleri gibi bu süreç de sinir sistemince öğrenilen bir sakinleşme metodu olarak vücuda programlanır. İzlenen makyaj videosu da artık sadece bir makyaj olmaktan çıkıp sinir sistemine rahatlatıcı etkiyi hatırlatan bir tetikleyici olmaya başlar” açıklamasında bulundu.