17.10.2024 - 16:49 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
ABD Başkanı Biden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Yahya Sinvar öldü. Bugün, İsrail, Amerika Birleşik Devletleri ve dünya için iyi bir gün. İsrailli dostlarıma: Bu şüphesiz rahatlama günüdür; tıpkı 2011 yılında Başkan Obama'nın Usame Bin Ladin’i öldürme operasyonunu emretmesinin ardından ABD’de tanık olunan sahnelere benzer. 7 Ekim’den sonra, Özel Harekat ve istihbarat personelimize, İsrailli meslektaşlarıyla birlikte Sinvar ve Gazze’de saklanan diğer Hamas liderlerini bulmalarına yardımcı olmaları talimatını verdim. İstihbarat desteğimizle, IDF Hamas liderlerini amansızca takip etti, onları saklandıkları yerlerden çıkardı ve kaçmaya zorladı. Bugünkü gelişmeler bir kez daha kanıtladı ki dünyanın hiçbir yerindeki teröristler adaletten kaçamaz, ne kadar uzun sürerse sürsün. İsrail’in, Hamas’ın liderliğini ve askeri yapısını ortadan kaldırma hakkı vardı. Hamas, artık 7 Ekim'e benzer bir saldırı gerçekleştirecek kapasiteye sahip değil. Yakında Başbakan Netanyahu ve diğer İsrailli liderlerle görüşerek onları tebrik edeceğim. Masum insanlara bu kadar büyük yıkım getiren bu savaş artık sona ermeli. Hamas’ın iktidarda olmadığı bir Gazze’de “ertesi gün” için, hem İsrailliler hem de Filistinliler için daha iyi bir gelecek sağlayacak siyasi bir çözüm imkânı artık var. Yahya Sinwar, bu hedeflerin tümüne ulaşmanın önünde aşılması imkansız bir engeldi. O engel artık yok. Ancak önümüzde hâlâ çok iş var.
İHA'nın haberine göre Hamas kaynakları, Hamas lideri Yahya Sinwar’ın İsrail'in Gazze Şeridi'nde düzenlediği bir operasyonda ölmüş olabileceğine dair işaretler olduğunu ifade etti. Ancak açıklama resmi bir kaynağa dayanmıyor.
İsrail Ordusu'nun enkazda bulunan ve Hamas lideri Yahya Sinvar olduğu düşünülen cenazeden aldığı örnekleri DNA analiziyle incelediklerini söylemesi üzerine test sonuçlarının ne zaman çıkacağı dünya gündeminde merak konusu. Rutin bir DNA testi en erken 3 günde çıkarken, FBI'ın resmi sitesinde yer alan bilgiye göre istihbarat amaçlı hızlı DNA testleri birkaç saatte sonuç verebiliyor. Al Jazeera yayınında ise Sinvar'ın, bulunan cenazeyle karşılaştıralacak orijinal DNA'sının Sinvar uzun süre İsrail hapishanelerinde kaldığı için IDF'in elinde olduğu bilgisi verildi.
Times of Israel'in haberine göre aralarında ABD Başkanı Joe Biden'ın da olduğu ABD yetkilileri Yahya Sinvar'ın ölmüş olabileceği olasılığıyla ilgili bilgilendirildi. ABD'li yetkililere DNA analizinin sürdüğü de iletildi. Biden, İsrail yönetimine benzer bir söylemle Sinvar'ın öldürülmesinin savaş için "kritik önemde" olduğunu söylemişti.
Aksa Tufanı Operasyonu'nu planlayan iki liderden biri olarak kabul edilen Sinvar, İsrail tarafından da "7 Ekim saldırılarının beyni" olarak niteleniyor.
Hamas'tan iddialara ilişkin ilk açıklama geldi. "İşgalci İsrail'e karşı yürütülen kurtuluş savaşımız bir çok cephede devam ediyor" denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Siyonist İsrail'in Hareketimizin Lideri Yahya Sinvar'ın şehid edildiği ile alakalı paylaştığı, algı operasyonu ve manipülasyon manevraları olan haberlere itibar edilmemesi, Hareketi ilgilendiren konularda Hareketin askeri ve siyasi sözcüleri ile resmi kanallarından paylaşılmayan hiç bir haberin dikkate alınmaması konusunda hassasiyet gösterilmelidir."
İsrailli yayın organı Channel 12, İsrail işgal ordusunun, bombalı saldırıyı Hamas lideri Yahya Sinvar'ın da binada bulunmuş olabileceğini bilmeden gerçekleştirdiğini. Haberde Sinvar olduğundan şüphelenilen cenazenin varlığından saldırıdan sonra haberdar olunduğu, IDF'in kimlik tespiti çalışmalarına saldırının ardından başladığını bildirildi. Öte yandan cenazeden alınan örneklerden yapılan DNA analizinin incelendiği kaydedildi.
IDF, İsrail basınına olayla ilgili değerlendirme yapan IDF şefi Herzi Halevi'in (sağda) ve İsrail yurt içi istihbaratı Şin Bet'in şefi Ronen Bar'ın fotoğrafını geçti.
İsrail basınında yer alan bir son dakika haberine göre İsrailli Channel 12, üst düzey bir İsrailli yetkilinin "Yahya Sinvar etkisiz hale getirildi" şeklinde bilgi verdiğini öne sürdü.
GOLLANT'IN İMALI PAYLAŞIMI
Üst düzey İsrailli bir yetkili İsrail medyasına Yahya Sinvar'ın ölmüş olma olasığıyla ilgili "büyük olasılıkla" ifadesini kullandı. Hemen ardından İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, X'ten yaptığı açıklamada Hizbullah'ın öldürülen lideri Hasan Nasrallah'ın ve Hamas askeri şefi Muhammad Deif'in fotoğrafını paylaşarak "Her bir teröriste ulaşıp, etkisiz hale getireceğiz" şeklinde bir paylaşım yaptı. Gazze Şeridi'ni yöneten Sinvar, siyasi büro şefi İsmail Haniye'nin 31 Temmuz'da Tahran'da İsrail tarafından öldürülmesiyle Hamas'ın başına geçti.
İsrail işgal ordusu, savaşın başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana her yerde aradığı Hamas lideri Yahya Sinvar'ın Gazze'deki çatışmalarda öldürülmüş olabileceğini ileri sürüyor.
İşgal ordusu tarafından yapılan kısa askeri açıklamada operasyonla ilgili detaylar verilmezken, "Gazze Şeridi'ndeki operasyonlarda, üç terörist etkisiz hale getirildi" denildi ve istihbaratın "ölenlerden birinin Yahya Sinwar olması ihtimali araştırılıyor. Şu ana kadar, kimlikleri teyit edilmiş değil" ifadeleri kullanıldı.
Üst düzey İsrailli bir yetkili İsrail medyasına Yahya Sinvar'ın ölmüş olma olasığıyla ilgili "büyük olasılıkla" ifadesini kullandı. Hamen ardından İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Twitter'dan yaptığı açıklamada Hizbullah'ın öldürülen lideri Nasrallah'ın da fotoğrafını paylaşarak "Her bir teröriste ulaşıp, etkisiz hale getireceğiz" şeklinde bir paylaşım yaptı.
Gazze Şeridi'ni yöneten Sinvar, siyasi büro şefi İsmail Haniye'nin 31 Temmuz'da Tahran'da İsrail tarafından öldürülmesiyle Hamas'ın başına geçti.
İsrail, 377 gündür Gazze'deki her taşın altına baktığı Sinvar'ın son çatışmalardan birinde öldürülen üç kişi arasında olup olmadığını araştırıyor. İsrail ordusunun iddiasında, halihazırda kimliklerin doğrulanamadığı vurgulandı.
Hem İsrail hükümeti hem de ABD yönetimi Sinvar'ın öldürülmesini "kilit bir hedef" olarak nitelemişti.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın Beyrut'ta 27 Eylül 204 akşamı İsrail tarafından öldürülmesiyle Orta Doğu yeni bir döneme girerken, Lübnanlı grubun ana müttefiki İran İsrail'e 1 Ekim'de gerçekleştirdiği füze saldırısının ardından bölge turuna Mısır'la devam ediyor.
Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi önce Lübnan, Suriye, Irak ve Yemen gibi Tahran yönetiminin müttefiklerini ziyaret etti, ardından Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerine uçtu.
İranlı bakan bir sonraki adım olarak Ürdün'e gitti ve bugün ise Mısır'ın başkenti Kahire'de. Mısır lideri Abdulfettah Sisi, Erakçi ile görüşmesinde Gazze Şeridi ve Lübnan'da gerilimin düşürülmesi çağrısında bulundu.
İran, ilk kez 2013'ten bu yana Mısır'a dışişleri bakanı gönderiyor.
Bakan Erakçi'nin bir sonraki durağı ise Türkiye olacak.
ABD'nin Gazze'deki insani durumun iyileştirilmesi için İsrail'e bir ay mühlet vermesini eleştiren AB yetkilisi Josep Borrell, bu süre zarfında insanların ölmeye devam edeceğini belirterek Washington'a tepki gösterdi.
Kurulduğu günden bu yana en fazla Birleşmiş Milletler ya da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararını ihlal eden ülke unvanını elinde bulunduran İsrail, geçen hafta Lübnan sınırında görev yapan BM barış gücü askerlerine ateş açarak bir ilke daha imza attı.
Kısaca UNIFIL olarak bilinen barış gücünün sınır hattından ayrılmasını talep eden İsrail işgal ordusunun saldırılarında en az beş asker yaralandı. Dahası, bir İsrail tankı BM mevzisinin kapısını kırarak içeri girdi.
Akdeniz kıyısındaki Nakura'da yer alan BM barış gücü karargahını doğrudan hedef alan İsrail dünyayı ayağa kaldırdı, ABD dışında neredeyse bütün ülkeler Tel Aviv yönetimini şiddetli bir şekilde kınadı.
BM Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) katkı veren Avrupa ülkelerinin savunma bakanları, krizi çözmek için Çarşamba günü bir araya geldi. İtalya ve Fransa'nın öncülüğünde bir araya gelen Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin savunma bakanları, UNIFIL üslerini vuran, misyonda görevli askerlerin güvenliğini riske atan saldırıları şiddetle kınadı.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, yarın Lübnan'ı ziyaret ediyor. UNIFIL'de 1000'i aşkın askeri bulunan İtalya, geçen hafta İsrail'e rest çekip Tel Aviv yönetiminden emir almayacaklarını ilan etti.
Almanya ise, UNIFIL bünyesinde görev yapan bir Alman savaş gemisinin bugün Lübnan kıyılarında uçan bir insansız hava aracını düşürdüğünü duyurdu. Açıklamayı Almanya Savunma Bakanlığı'ndan bir yetkili yaptı, Ludwigshafen am Rhein adlı geminin herhangi bir hasar görmediğini de ekledi.
UNIFIL bünyesinde yaklaşık 10 bin asker barındırıyor ve yaklaşık 120 kilometrelik bir sınırda devriye geziyor.
1978'den bu yana bölgede görev yapan BM barış gücüne saldırılar, 'savaş suçu' kapsamına girebilir. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail'in çekilme talebini reddettiği açıklamasında "Barış gücüne yönelik saldırılar uluslararası hukukun ihlalidir. Savaş suçu teşkil edebilirler" dedi.
Olağanüstü toplanan BMGK ise, 2006 yılındaki İsrail-Hizbullah savaşını bitiren 1701 sayılı BMGK kararın uygulanmasını istiyor. Söz konusu karar Hizbullah'ın silahsızlanmasını ve Lübnan ordusunun güney sınırlarına konuşlanmasını öngörüyordu ancak geçen 18 yılda her ikisi de olmadı.
ABD yönetimi, Gazze'ye daha fazla yardım girişi sağlanması için İsrail'e 30 günlük süre verdiğini ilan etti. Washington, eğer bir aylık sürede durum değişmezse bazı silahların ihracatında kısıntıya gideceğini söylüyor.
İsrail bu hamlenin ardından Ekim ayı başından bu yana yardımların ulaşmasını engellediği Gazze Şeridi'nin kuzeyine 50 TIR'ın girişine izin verdi.
ABD Başkanı Joe Biden'ın Orta Doğu'daki insani işlerden sorumlu özel temsilci olarak atadığı Lise Grande ise, aslında Washington'ın bir blöf yaptığını itiraf etti. Grande, ABD'nin Gazze'ye gıda ve ilaç girişini engellediği için yakın müttefiki İsrail'e silah transferini durdurmayacağı itirafında bulundu.
ABD'de yayın yapan Politico gazetesi, 29 Ağustos'ta Washington'da yardım kuruluşlarının temsilcileriyle Gazze'deki insani durum hakkında yapılan toplantının detaylarını aktardı.
Toplantıda yer alan üç insani yardım temsilcisi ile toplantıya ilişkin bilgi sahibi iki kişi, Gazze'deki çalışmalarının sekteye uğramasından endişe duydukları için isim vermeden Politico'ya değerlendirmelerde bulundu.
Habere göre, Lise Grande bu görüşmede ABD yönetiminin, yardımları engellese dahi İsrail'e silah transferini durdurmayacağını açıkladı.
Toplantıda yer alanlar Gazze'ye insani yardımların girişini İsrail'in nasıl engellediğini ve bunun insancıl hukuku ihlal ettiğini ayrıntılarıyla anlattı, Biden'ın özel temsilcisi Grande buna karşılık kuralların İsrail için geçerli olmadığını söyledi.
Politico'ya konuşan yetkililerden birine göre, Lise Grande, İsrail'in ABD yönetiminin hiçbir şekilde karşı çıkmayacağı 'çok az müttefikten oluşan dar bir çember' içinde yer aldığını savundu.
İsrail 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de işlediği soykırımda, ABD kaynaklı yüksek teknolojili silah sistemleri ve akıllı mühimmat kullanmaya devam ediyor.
Lübnanlı grup sabah saatlerindeki füze yağmurunun ardından yeni bir açıklama yaptı, Sur yakınlarındaki El Labune tepesinde iki İsrail tankını vurduğunu kaydetti.
Merkava tanklarının güdümlü füzeyle hedef alındığını belirten Hizbullah, içlerindeki askerlerin öldüğünü veya yaralandığını bildirdi.
İsrail ordusu ise, tahliye emri verdiği Bekaa Vadisi'ndeki bir köyü dakikalar sonra bombardımana tuttu. İşgal ordusu, Tamnin el Tahta köyünde Hizbullah'a ait bazı stratejik tesisleri vurduğunu ileri sürüyor.
Lübnan ile Suriye sınırına yakın bir bölge olan Bekaa Vadisi, Hizbullah'ın güçlü olduğu yerlerden biri.
Kanada'da ulusal çapta yayın yapan CBC televizyonunda çalışan Alfa Rana, kanalın taraflı haberciliği nedeniyle hayal kırıklığı yaşadığını belirtip Filistinlilerin çektiği acıyı görmezden geldiğini kaydetti.
İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyindeki tahliye emirlerine bu kez Bekaa Vadisi'ni de ekledi.
Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen Bekaa Vadisi, Lübnan ile Suriye sınırına yakın bir bölge. İsrail ordusu, Tamnin el Tahta köyünde yaşayanlardan acil şekilde evlerini terk etmelerini isteyen bir duyuru yayınladı. İşgal ordusu, köyde Hizbullah'a ait olduğunu öne sürdüğü bazı stratejik tesisleri kısa süre sonra vuracağını belirtti.
İsrail kamu yayıncısı KAN televizyonu ise, Hizbullah'ın sabah saatlerinden itibaren Yukarı Celile bölgesine 30 kadar füze ateşlediğini bidirdi. Habere göre, söz konusu füzelerden bazıları engellendi, bazıları ise açık alanlara düştü.
Uluslararası haber ajansı AFP, Akdeniz kıyısındaki Sur şehrinden İsrail'e doğru ateşlenen çok sayıda roketin gökyüzündeki fotoğraflarını servis etti.
ABD'nin muhalefetine rağmen bir haftalık aranın ardından Çarşamba günü Lübnan'ın başkenti Beyrut'u savaş uçaklarıyla vuran ve güneydeki Nebatiye belediye başkanını makam odasında öldüren İsrail, saldırılarını yoğunlaştırıyor.
Sınıra yakın konumdaki Hasbaya'dan bildiren Al Jazeera muhabiri Imran Khan, gece boyunca şiddetli top sesleri duyduğunu aktarıyor. Yanı sıra savaş uçakları ve silahlı insansız hava araçlarının da saldırılarda yer aldığını belirten Khan, İsrail ordusunun sınırda tampon bölge hedeflediğini kaydetti.
Al Jazeera muhabiri, 1 kilometrelik bir tampon bölge için İsrail birliklerinin sınır hattında aralıksız çatışmaya girdiğini, Hizbullah'ın ise işgal askerlerini geri püskürttüğünü bildirdi.
Kasım 2023'ten bu yana Kızıldeniz'de seyreden gemileri hedef alan ve yanı sıra başkent Tel Aviv dahil İsrail şehirlerini vuran Yemenli Husiler, ABD ile adı konulmamış bir savaş yürütüyor.
ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyon Babülmendep Boğazı çevresinde savaş gemileriyle devriye gezerken, Amerikan ve İngiliz savaş uçakları da 2024'ün ilk günlerinden bu yana Yemen topraklarında hava saldırıları gerçekleştiriyor.
Uluslararası görev gücü ya da hava bombardımanları Husileri durduramadı. İran destekli grup İsrail'in başkenti Tel Aviv'e yaz mevsiminde kamikaze silahlı insansız hava aracı (SİHA), Eylül ayında ise balistik füzeyle vurmayı başardı.
2 bin kilometre uzaktan Tel Aviv'in vurulmasının yanı sıra Husiler, İsrail'in en güneyindeki Eilat şehrini defalarca hedef aldı. Kızıldeniz kıyısındaki tatil merkezi, neredeyse bir yıldır kamikaze drone ve füzelerin hedefi oluyor.
İngiltere ile birlikte Yemen'i vuran ABD ise, saldırılarda ilk kez ünlü bombardıman uçağı B-2'yi kullandı. Husilere yakınlığıyla bilinen El Mesira televizyonu, gece yarısı Yemen'in başkenti Sana ve Saada şehirlerinin saldırıya uğradığını bildirdi.
ABD ordusunun Orta Doğu operasyonlarını yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), sabah saat 05.49'da resmi açıklamayla saldırıyı duyurdu.
CENTCOM, Husilerin kontrolündeki Yemen'in batısında birden fazla yeraltı silah tesisinin hedef alındığını bildirdi. Açıklamaya göre, B-2 bombardıman uçaklarının havalandığı saldırılarda yeraltındaki füzeler de vuruldu.
B-2'lerin saldırılarda Mark-84 adı verilen bir tonluk bombalar attığı bilgisi var.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ise B-2'lerin beş ayrı silah tesisine 'hassas' saldırılar gerçekleştirdiği bilgisini verdi, yerin ne kadar altına gömülmüş olursa olsun hedefleri vurabileceklerinin altını çizdi. Bakan Austin, hayalet uçak olarak da bilinen B-2 Spirit'lerin kullanılmasının ABD'nin küresel saldırı yeteneklerini gösterdiğini de ekledi.
Husiler Yemen'in en büyük limanı Hudeyde dahil ülkenin batısını kontrol ediyor. Yemen'deki iç savaşta merkezi hükümetin yenilgiye uğratılmasını, Suudi Arabistan'ın başını çektiği Arap koalisyonuyla verilen savaş izledi. Arap Yarımadası'nın en fakir ülkesi Yemen'de yıllarca süren savaş, yüz binlerce kişinin bombalamalardan ya da açlıktan ölümüne neden oldu.
İsrail gece yarısından sabaha kadar yine siren sesleriyle uyumadı, hem doğudaki çöllerde hem de Akdeniz üstünde patlamalar duyuldu.
Ürdün sınırı yakınındaki şehirler ve yerleşimlerde gece saatlerinde hava saldırısı sirenleri çaldı. İsrail ordusu, şüpheli bir hava hedefinin doğudan İsrail'e giriş yaptığını açıkladı. Ordu açıklamalarındaki 'doğu' ifadesi, Irak'tan gelen saldırıları tarif etmek için kullanılıyor.
Arava Çölü'nün yanı sıra daha batıdaki Necef Çölü'nde de sirenlerin duyulmasına neden olan kamikaze silahlı insansız hava aracının akıbeti bir süre belirsizliğini korudu.
İsrail ordusu ikinci bir açıklama yayınladı, bu kez Akdeniz üzerinde bir kamikaze drone'un düşürüldüğü belirtildi ancak daha fazla ayrıntı paylaşılmadı.
Kuzey cephesinde ise gece yarısı 03.30 sularında neredeyse İsrail'in tüm kuzey sınırı boyunca sirenler duyuldu. İşgal ordusu sınır şehirleri ve yerleşimlerinin yanı sıra çok daha güneydeki Nasıra'da yaşayanlara sığınaklara gidilmesi talimatını verdi.
Sabah günün ağarmasıyla bu kez Hizbullah'ın hedefine Hayfa da dahil oldu, Yukarı ve Aşağı Celile bölgelerinin tümünde sirenler çaldı.
İsrail ordusu, Lübnan'dan ateşlenen füzelerden birinin havada engellendiğini, diğerinin ise açık alana düştüğü bilgisini verdi.
Hizbullah, İsrail sınır şehri Kiryat Shmona'yı akşam saatlerinde bir kez daha vurdu. Saldırıda birden fazla bina hasar aldı. Kiryat Shmona, geride kalan aylarda büyük oranda tahliye edilmiş bir şehir.
İsrail Ordusu'nun enkazda bulunan ve Hamas lideri Yahya Sinvar olduğu düşünülen cenazeden aldığı örnekleri DNA analiziyle incelediklerini söylemesi üzerine test sonuçlarının ne zaman çıkacağı dünya gündeminde merak konusu. Rutin bir DNA testi en erken 3 günde çıkarken, FBI'ın resmi sitesinde yer alan bilgiye göre istihbarat amaçlı hızlı DNA testleri birkaç saatte sonuç verebiliyor.
Suriye'nin Akdeniz kıyısındaki liman şehri Lazkiye, bir kez daha İsrail tarafından vuruldu. Resmi haber ajansı SANA, hava savunma sistemlerinin aktif hale gelerek bir düşman hedefini Lazkiye semalarında engellediğini bildirdi. Ancak saldırının ardından Lazkiye'nin girişinde bir yangın çıktığını da ekledi.
SANA haber ajansı, gün içinde güncellediği haberinde İsrail saldırısında iki sivilin yaralandığını aktardı.
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, İsrail'in Lazkiye'deki bir silah deposunu hedef aldığını aktarıyor.
Rejime yakın sosyal medya hesaplarına göre, Lazkiye'nin doğu girişindeki bir askeri karargahta onlarca patlama meydana geldi. Anadolu Ajansı, söz konusu karargahta Hizbullah'ın da varlık gösterdiğini belirtiyor.
2011'de başlayan iç savaşla birlikte Suriye'de yüzlerce hava saldırısı düzenleyen İsrail, nadiren açıklama yapıyor.
İran yanlısı milisler ya da Hizbullah yapılarının hedef alındığı söz konusu saldırılar, özellikle Gazze Şeridi'nde savaşın başladığı 7 Ekim 2023'ten itibaren artış gösterdi.
Al Jazeera'nın hazırladığı haritaya göre, İsrail son bir yılda Suriye'ye 20'ye yakın saldırı düzenledi ve kuzeydeki Halep çevresi bile birkaç kez vuruldu.
İsrail son olarak Ekim ayı başında Suriye’deki en büyük Rus askeri tesisi Hmeymim Hava Üssü’nün yakınında bir silah deposuna saldırı düzenledi.
Suriye’nin liman kenti Lazkiye yakınlarındaki Ceble’de bir silah deposu hedef alınırken, insansız hava araçları ve savaş uçakları kullanılarak gerçekleştirilen saldırıda silah deposunun ağır hasar aldığı, güçlü patlamaların meydana geldiği belirtildi.
İsrail ordusu, Lübnan’daki Hizbullah’a Suriye üzerinde gönderilen tüm silah sevkiyatlarını engelleyeceğini söylüyor.