23.07.2024 - 15:25 | Son Güncellenme:
İsrail'in Gazze Şeridi'ni yok ettiği savaşta 292'inci gün, Orta Doğu'daki birçok ülkeye yayılan çatışmaları bütün detaylarıyla canlı blog sayfasına taşıyoruz.
Gazze Şeridi’nde insani yardım çalışanlarına yönelik saldırılara bir yenisi daha eklendi. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Adele Khodr, yaptığı açıklamada Gazze Şeridi’ndeki Vadi Gazze Kontrol Noktası’nda UNICEF’e ait iki araca ateş açıldığını bildirerek, araçların açıkça BM'ye ait olduklarına dair üzerlerinde işaret bulunduğunu vurguladı. Araçlarda biri bebek 5 çocuğun bulunduğunu aktaran Khodr, araçların çocukları babalarıyla bir araya getirmek üzere yolda olduğunu ifade etti. Bir araca üç kurşunun isabet ettiğini aktaran Khodr, “Ancak neyse ki herhangi bir yaralanma yaşanmadı. Ekip göreve devam ederek, çocukları güvenli bir şekilde teslim etmeyi başardı” dedi.
“Son 12 hafta içinde insani yardım görevindeki UNICEF araçlarının karıştığı ikinci silahlı saldırı”
Khodr, “Bu, son 12 hafta içinde insani yardım görevindeki UNICEF araçlarının karıştığı ikinci silahlı saldırı olayıdır ve her iki olayda da sonuçlar hem ekiplerimiz hem de hizmet ettikleri çocuklar için ağır olabilirdi. İnsani yardım çalışanlarının Uluslararası İnsancıl Hukuk kapsamında korunduğunu ve hedef alınmaması gerektiğini kuvvetle yineliyoruz. Gazze'deki insanların ve çocukların çaresizce ihtiyaç duydukları hayat kurtarıcı yardımı sağlamak için operasyonlarımız kolaylaştırılmalı ve korunmalıdır” dedi.
İsrail, Lübnan'ın güneyinden sınırlarına 4 insansız hava aracı (İHA) ve 10 roketin fırlatıldığını tespit ettiklerini bildirdi.
İsrail devlet televizyonu KAN'da yer alan haberde Lübnan'dan atılan 4 İHA'dan 2'sinin imha edildiği, diğer ikisinin de dağlık bölgeye düştüğü belirtildi.
Olayda herhangi bir can kaybının olmadığına dikkat çekilen haberde, ayrıca Lübnan'ın güneyinden 10 roket atıldığı kaydedildi.
İsrail ordusunun X hesabından yapılan açıklamada da ülkenin kuzeyinde aktif hale getirilen sistemler sayesinde Lübnan'dan gelen birkaç roketin tespit edildiğine dikkat çekildi.
Söz konusu roketlerin çoğunun düşürüldüğü aktarılan açıklamada, düşen veya imha edilen roketlerin şarapnellerinden dolayı çıkan yangını söndürme çalışmalarının sürdüğü ifade edildi.
Açıklamada, İsrail ordusunun da roket saldırılarına topçu atışlarıyla karşılık verdiği belirtildi.
Öte yandan Hizbullah'tan yapılan açıklamada ise, Lübnan'ın güneyindeki Şakra beldesine yönelik saldırıya karşı İsrail'in askeri hedeflerine İHA ve roketlerle misillemede bulunulduğu belirtildi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Ön İnceleme Dairesi, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında "yakalama kararı" çıkartılması için yaptığı başvuruya ilişkin 64 kişi, kuruluş ve ülkeden gelen "beyanda bulunma" talebini kabul etti.
UCM'nin internet sitesinde, İsrailli yetkililer hakkında yargı yetkisi bulunup bulunmadığına yönelik yazılı beyanda bulunma taleplerine ilişkin karar yayımlandı.
Karara göre, çoğunluğunu STK ve uluslararası hukuk profesörlerinin oluşturduğu 64 kişi, kuruluş ve ülke, UCM'nin Netanyahu ve Galant hakkındaki soruşturma ve kovuşturma yürütme yetkisi olup olmadığına ilişkin beyanda bulunacak.
Beyanda bulunma talebi kabul edilen ülkeler arasında ABD, Almanya, Filistin, Norveç, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, İrlanda, İspanya, Brezilya, Arjantin, Güney Afrika, Bangladeş, Bolivya, Kolombiya, Şili ve Meksika (ortaklaşa), Komorlar Birliği, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Cibuti yer alırken; başvurusu daha önce kabul edilen İngiltere ile bu sayı 20'ye ulaştı.
İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi'nin de beyanda bulunacağı belirtilen kararda, bireysel olarak beyanda bulunacak isimler arasında ABD'li Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ve çok sayıda Yahudi akademisyenin adı dikkati çekiyor.
Kararda, beyanların 10 sayfa ile sınırlandırıldığı ve 6 Ağustos'a kadar UCM'ye sunulması gerektiği vurgulanırken, beyanların kamunun erişimine açık tutulacağı ifade edildi.
ABD Başkanı Joe Biden'ın adaylıktan çekilip yerine önerdiği Kamala Harris'in, Washington'da bulunan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun konuşma yapacağı Kongre ortak oturumuna katılmayacağı ve oturuma başkanlık etmeyeceği bildirildi.
Harris'in yardımcıları, Başkan Yardımcısı'nın çarşamba günü daha önce planlanmış Indianapolis'te düzenlenecek seçim etkinliğine iştirak edeceği için yarınki Kongre ortak oturumuna katılamayacağını ve bunun "Netanyahu'yu boykot olmadığını" savundu.
Washington Post'a değerlendirme yapan Harris'in yardımcılarından biri, Başkan Yardımcısı'nın yarınki oturuma katılmamasının "politika değişikliği olmadığını" ve "Netanyahu ile ayrıca görüşme yapacağını" belirtti.
Bununla birlikte yarınki ortak oturuma bazı Demokrat Kongre üyelerinin Netanyahu'yu boykot amacıyla katılmayacakları bildirildi.
Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa el-Bergusi, Filistinli grupların Çin'in başkenti Pekin'de varılan uzlaşı anlaşmasını bir an önce uygulamaya başlayacağını belirtti.
Bergusi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistinli grupların 21 ve 22 Temmuz tarihlerinde Çin'in başkenti Pekin'de düzenlediği toplantıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Pekin Anlaşması'nın sonuçlarına ilişkin iyimserliğini ifade eden Bergusi, "Filistinli gruplar uzlaşı anlaşmasını pratik adımlarla ivedilikle uygulamaya başlayacak." dedi.
Bergusi, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın, geçici bir ulusal birlik hükümeti kurmak için acilen tüm gruplarla istişare görüşmelerine başlayacağını; bölünmenin etkilerinin yanı sıra İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki soykırım savaşı başta olmak üzere Filistinliler aleyhinde devam eden saldırılarının yol açtığı çıkmazdan kurtarılması meselelerinin ele alınacağını aktardı.
"Zaman daralıyor. İsrail, Filistin meselesini tasfiye etmek için çalışıyor ve Filistinliler arasındaki bölünmeye son vermekten başka seçenek yok." diyen Bergusi, Filistinli grupların anlaşmada belirtilenlerin hayata geçirilmesi için çaba sarf edeceğini yineledi.
Yemen'deki İran destekli Husiler, cuma günü Tel Aviv kentine insansız hava aracı (İHA) ile düzenledikleri saldırının görüntülerini yayınladı.
Husilere bağlı Yemen Askeri Medyası (MMY) tarafından yayınlanan videoda, "Yafa isimli İHA'nın fırlatıldığı ve Tel Aviv'deki hedeflere saldırı düzenlediği" anın görüntülerine yer verildi.
Görüntülerde, Husilerin "radarlardan ve hava savunma sistemlerinden saklanma yeteneği" olduğunu kaydettikleri Yafa isimli İHA'nın yüksek patlayıcı özellikte savaş başlığı taşıdığı görüldü.
ABD'de yayın yapan "Axios" sitesinin iki İsrailli yetkiliye dayandırdığı haberinde, ABD, İsrail ve BAE’nin geçen hafta perşembe günü Abu Dabi’de, İsrail’in saldırıları sonrası “Gazze'ye yönelik planları görüşmek üzere gizli bir toplantı düzenlediği” iddia edildi.
Haberde, BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid Al Nahyan’ın ev sahipliğini yaptığı toplantıya, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk ve İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’in katıldığı belirtildi.
Filistinli gruplar, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) çatısı altındaki tüm güçlerin "kapsamlı bir ulusal birliğe" ulaşma ve geçici uzlaşı hükümeti kurma konusunda anlaşmaya "varmak üzere" olduklarını duyurmuştu.
Pekin'deki toplantılara Fetih, Hamas, İslami Cihad, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi ve Filistin Kurtuluş Demokratik Cephesi'nin bulunduğu 14 grup katılmıştı.
İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz da X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, Çin'de toplanan Filistinli grupların “Gazze'nin ortak kontrolü için bir anlaşma imzaladığını” belirterek, 7 Ekim’den bu yana büyük yıkıma yol açtıkları Gazze’nin saldırılar sonrası Filistinli gruplar tarafından yönetilmeyeceğini ileri sürmüştü.
Orta Doğu'daki nüfuz alanını genişletmeye devam eden Çin, Filistinli gruplar Hamas ve El Fetih'i Pekin'de buluşturdu.
Gazze Şeridi'ni 2007 yılından bu yana yöneten Hamas ile Batı Şeria yönetimini elinde tutan El Fetih'in Pekin randevusundan anlaşma çıktı.
Hamas'ın üst düzey yetkilisi Musa Ebu Merzuk, El Fetih'le milli birlik için anlaşma imzaladıklarını duyurdu.
Filistinli gruplar, hafta sonundan bu yana Çin'in başkentinde müzakere yürütüyordu.
Gazze Şeridi'ndeki savaş devam ederken Hamas ve El Fetih'in anlaşmaya varması, bir kilometre taşı niteliğinde.
Gazze'de 2006 senesindeki seçimleri Hamas'ın kazanmasıyla Filistinli gruplar arasında ölümcül çatışmalar yaşandı.
El Fetih'in Akdeniz kıyı şeridinden çıkarılmasıyla iki grup 17 yıldır birçok kez bir araya gelerek 'birlik hükümeti' oluşturmayı denedi ancak girişimler başarısızlıkla sonuçlandı.
Anlaşmanın ardından konuşan Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi, "Çin, Filistinli grupların iç uzlaşı temelinde ulusal birliği ve bağımsız Filistin devletini erken bir tarihte hayata geçirmelerini içtenlikle ümit ediyor" dedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning ise, Fetih ve Hamas'ın başını çektiği Filistinli grupların Pekin'deki attıkları imzayla geçici uzlaşı hükümeti kurma niyetlerini vurguladığını aktardı. Filistinli gruplar, Pekin Diyaloğu adı verilen bildiriyle bölünmüşlüğe son vermeyi ve birlik oluşturmayı hedefliyor. Bildiride uzlaşı hükümetinin yanı sıra en kısa sürede seçimlerin düzenlenmesi gibi unsurlar var.
İMZALAR İSRAİL'DE SES GETİRDİ
Pekin'de atılan imzalar, anında Tel Aviv'de yankı buldu. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Filistinli grupların 'Gazze'nin ortak kontrolü için bir anlaşma imzaladığını' belirtip savaş sonrası Akdeniz kıyı şeridinin Filistinli gruplar tarafından yönetilmeyeceğini iddia etti. Katz, X hesabından "Gerçekte bu gerçekleşmeyecek. Çünkü Hamas yönetimi ezilecek ve Filistin lideri Mahmud Abbas Gazze’yi uzaktan izleyecek" mesajını paylaştı.
ABU DABİ'DE GİZLİ BULUŞMA
Amerikan yayın organı Axios ise, ABD, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin savaş sonrası planlarını görüşmek üzere gizlice buluştuklarını duyurdu.
Körfez ülkesinin başkenti Abu Dabi'de gerçekleşen gizli buluşmayı iki İsrailli yetkiliye dayandıran Axios, ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed en Nahyan, İsrail Stratejik İlişkiler Bakanı Ron Dermer ve ABD lideri Joe Biden'ın Orta Doğu temsilcisi Brett McGurk'ün masaya oturduğunu yazdı.
Axios, haberinde gizli buluşmadan birkaç gün önce Birleşik Arap Emirlikleri'nin Gazze Şeridi'ne barış gücü askerleri konuşlandırmaya hazır olduğunun sinyalini verdiğini hatırlatıyor.
Yayın organına göre, böylece Birleşik Arap Emirlikleri ABD'nin savaş sonrası Gazze planını kabul eden ilk Arap ülkesi oluyor.
İsrail, Gazze Şeridi'ndeki katliamlarına 291 gündür devam ediyor. Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'ne son 24 saatte 8 saldırı gerçekleştirildiği, 84 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 329 Filistinlinin ise yaralandığı belirtildi. İsrail'in 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısının 39 bin 90'a, yaralıların sayısının 90 bin 147'ye yükseldiği kaydedildi.
Han Yunus'ta can kaybı 73'e yükseldi
İsrail'in dün Han Yunus'a düzenlediği saldırıda ise can kaybının 24'ü çocuk, 15'i kadın olmak üzere 73'e, yaralı sayısının 270'e yükseldiği aktarıldı.
Irak, ABD'nin başını çektiği koalisyon askerlerinin ülkeden Eylül ayında çekilmeye başlamasını istiyor.
Bağdat yönetimi, Eylül 2025'te ise koalisyonun varlığının resmen sona ermesini talep ediyor.
Washington'ı bu hafta ziyaret eden Iraklı yetkililer ve ABD'liler arasında çekilme pazarlıkları var.
Görüşmelerden gelen ilk bilgiler, tarafların henüz bir anlaşmaya varamadığını gösteriyor.
Bağdat yönetimi, bazı Amerikalı askeri yetkililerin danışman sıfatıyla Irak'ta kalmasına sıcak bakıyor.
Irak'taki İran yanlısı milisler, Gazze Şeridi'nde savaşın başlamasıyla ülkedeki Amerikan üslerine çok sayıda saldırı gerçekleştirdi. Irak'ın güneyinden kuzeyine birçok bölgesinde ABD üsleri bulunuyor.
İsrail işgal ordusu, Gazze Şeridi'nin güneyindeki en büyük şehir Han Yunus'u acil tahliye emrinin ardından bombardımana tuttu.
On binlerce Filistinli Akdeniz kıyısındaki El Mevasi ve Han Yunus'un belirli bölgelerine doğru kaçarken, İsrail jetleri ve tankları saldırıya geçti.
Filistinli yetkililer, topçu atışlarının da hedefi olan Han Yunus'ta Pazartesi sabah saatlerinden bu yana en az 70 kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Can kaybının bu sabah 77'ye çıktığı açıklandı.
İsrail saldırılarında 200'den fazla Filistinli de yaralandı, yetkililer enkaz altında kalan 30 kişiye henüz ulaşılamadığını söylüyor.
Han Yunus'taki katliamdan ailesiyle birlikte kaçan Hasan Kudeyh, uluslararası haber ajansı AFP'ye savaşın başından bu yana 14 ya da 15'inci kez yer değiştirdiklerini söyledi, "Yeter! 10 aydır acı çekiyoruz" dedi.
Başkent Sana ve ülkenin en büyük limanı Hudeyde'yi kontrol eden Yemenli Husilerin geçen hafta ilk kez İsrail'in başkenti Tel Aviv'i vurması, onuncu ayı dolmak üzere olan savaşta dengeleri değiştirdi.
1900 kilometre mesafe kat eden bir kamikaze silahsız insansız hava aracı Tel Aviv'deki bir binaya ulaştı, saldırıda bir İsrailli öldü.
İran destekli Husilerin hava savunma sistemlerini devre dışı bırakıp ilk kez Tel Aviv'e saldırmasına, İsrail tarihte ilk kez Yemen topraklarını vurarak misillemede bulundu.
İsrail F-35 ve F-15 savaş uçakları 1800 kilometre uçup Yemen'in en büyük limanı Hudeyde'yi bombaladı, alev topuna dönen limandaki yangın birkaç günde söndürülebildi.
İsrail saldırısında en az dokuz kişinin öldüğünü açıklayan Husiler, karşı misillemede Kızıldeniz kıyısındaki Eilat kentini balistik füzelerle hedef aldı.
Kasım ayı ortasından itibaren Kızıldeniz'i dünyanın en tehlikeli su yolu haline getiren Husiler, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ni terk etmesini istiyor.
Husiler balistik füzeler ve kamikaze silahlı insansız hava araçlarıyla Kızıldeniz'de 150'den fazla gemiye saldırdı, ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyonla aylardır adı konulmamış bir savaş var.
Koalisyona ait savaş gemilerinin aralıksız devriye gezdiği bölgedeki önlemler Husileri durdurmadı. Bunun üzerine Amerikan ve İngiliz jetleri Yemen topraklarında birçok hava saldırısı gerçekleştirdi, Husilerin yanıtı ABD savaş gemilerine füze ateşlemek oldu.
Orta Doğu'daki savaşın güney cephesinde bu gece yarısı yine patlamalar duyuldu. Başkent Sana'nın güneyinde yer alan Zamar bölgesindeki Mabar şehrinde bazı hedefler savaş uçakları tarafından vuruldu.
Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde gökyüzüne yükselen alev ve duman bulutları görülürken, yerel medya art arda duyulan patlamaların başkent Sana'nın güneyini bile sarstığını yazdı.
Hava saldırısını hangi ülkenin düzenlediğine dair bir bilgi henüz yok. Olağan şüpheliler ABD ve İngiltere olsa da İsrail jetlerinin de yeni bir saldırı gerçekleştirme ihtimali var.
Siyasi kariyeri için Gazze Şeridi'nde sonu gelmeyen bir savaş yürütülmesini isteyen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD'nin başkenti Washington'a indi.
Kongre'ye hitap edecek Netanyahu, Başkan Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris'le de görüşecek.
Biden-Netanyahu randevusunun 25 Temmuz Perşembe günü gerçekleşmesi bekleniyor.
Covid-19'a yakalanan Joe Biden, bir haftadır Delaware'deki evinde dinleniyordu ve bugün Beyaz Saray'a dönüyor.
Başkan adaylığından çekilerek ABD seçimlerinin kaderini değiştiren Joe Biden, son aylarda Netanyahu'yu kamuoyu önünde birçok kez eleştirdi.
Beyaz Saray'daki randevuda Gazze Şeridi'ndeki muhtemel bir ateşkesin masaya yatırılması ana gündem.
ABD lideri Biden, bugün yaptığı açıklamada başkanlığının son altı ayında Gazze'deki savaşı bitirmek için çalışacağını söyledi.
Öte yandan Kovid-19'a yakalandığı için çalışmalarını izole şekilde Delaware'deki evinden sürdüren Biden'ın, Washington'a gelen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile olası görüşmesinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin halen belirsiz olduğuna yönelik haberler, İsrail ve ABD medyasına yansıdı.