Gazze'deki savaşta son dakika... İsrail'in tüylerini diken diken hamle Rusya'dan geldi! 29 Şubat'ta başlıyor

Uluslararası Adalet Divanı, Gazze'de durumun çok vahim olduğunu, İsrail'in geçici tedbirleri derhal ve etkin uygulaması gerektiğini açıkladı.

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentine düzenlediği saldırılara ilişkin açıklamalarda bulundu. Esir müzakereleri devam ederken Refah’a bir operasyon başlatmaması konusunda İsrail’e uyarıda bulunan Biden, “İsraillilerin büyük bir kara işgali yapmayacağını umuyorum. Benim beklentim bunun gerçekleşmeyeceği yönünde” dedi.

İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) Refah'a yönelik planladığı operasyonda İsrail'in sivilleri nasıl koruyacağına dair ABD'ye bir plan sunup sunmadığı sorusunu cevaplayan Biden, “Rehinelerin kurtarılması için geçici bir ateşkes yapılması gerektiğini savundum ve bu konuda çok güçlü hislerim var. Bunun yapılabileceğinden hala umutluyum” şeklinde konuştu.

Esirlerin arasında ABD’lilerin de olduğunu vurgulayan Biden, “Umudum ve beklentim bu esir anlaşmasını yapacağımız ve ABD’lileri eve getireceğimiz yönünde. Anlaşma şu anda müzakere ediliyor ve bizi nereye götüreceğini göreceğiz” ifadelerini kullandı.

Almanya’da düzenlenen 60. Münih Güvenlik Konferansı devam ediyor. Konferansta açıklamalarda bulunan ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, uluslararası kural ve normları korumak, demokratik değerleri yurt içinde ve yurt dışında savunmak için küresel angajmanı sürdürmeye kararlı olduklarını belirterek, “Ortak hedefler doğrultusunda müttefiklerimi ve ortaklarımızla birlikte çalışacağız” dedi. Harris, ABD’nin kendisini dünyadan soyutlayarak, diktatörleri kucaklamasının ve müttefiklerine verdiği taahhütlerden vazgeçmesinin tehlikeli, istikrarsızlaştırıcı ve dar bir dünya görüşü olduğunu vurguladı.

“İSRAİL, SİVİLLERİ KORUMAK İÇİN DAHA İYİSİNİ YAPMALI”

Biden yönetiminin Gazze Şeridi’ndeki savaşa yönelik tutumunda kararlı olduğunu belirten Harris, ABD’nin çatışmanın mümkün olan en kısa sürede esirlerin serbest bırakılacağı, insani krizin çözüleceği, Filistinlilerin güvenlik, onur ve kendi geleceklerini tayin etme haklarından yararlanabileceği bir şekilde sona ermesi için çalıştığını dile getirdi. İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu anladığını ancak bunu nasıl yaptığının önemli olduğunu söyleyen Harris, ABD yönetiminin çok sayıda masum Filistinlinin öldürüldüğü konusunda net olduğunu ve İsrail’in sivilleri korumak için daha iyisini yapması gerektiğini vurguladı. İnsanların çektiği acıları ve insani yardım ihtiyacı konusunda her gün yayınlanan görüntülerde neler olduğunu gördüklerini belirten Harris, “Başkan, yönetimimiz ve ben bu insani yardım sağlanması konusunda çok kararlıyız” dedi.

Esirlerin serbest bırakılmasından sonra İsrail’in Gazze Şeridi’ni yeniden işgal etmemesi ve Filistin Yönetimi’nin Gazze’de yönetim formuna öncülük etmesi gerektiğini vurgulayan Harris, “Bana göre, iki devletli bir çözüm olmadan ne bölge için, ne İsrail halkı için ne de Filistinliler ve Gazze halkı için barış ve güvenlik olamaz” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron başkent Paris’te Ürdün Kralı II. Abdullah ile bir araya geldi. Elysee Sarayı’ndaki görüşmede açıklamalarda bulunan Macron, 1,4 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentinin İsrail tarafından işgal edilmesinin “eşi benzeri görülmemiş bir insani felakete yol açabileceğini ve çatışmada bir dönüm noktası olacağını” söyledi. Ürdün ve Mısır’ın nüfusun zorla ve kitlesel olarak yerinden edilmesine ilişkin korkularını paylaştığını dile getiren Macron, “Filistin devletinin tanınması Fransa için bir tabu değildir” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail'in Refah'a yönelik saldırısının "yalnızca benzeri görülmemiş bir insani felakete yol açabileceğini ve bu çatışmada bir dönüm noktası olabileceğini" söyledi.

Ürdün Kralı II. Abdullah ile birlikte Elysee Sarayı'nda konuşan Macron, "Ürdün ve Mısır'ın, nüfusun zorla ve kitlesel olarak yerinden edilmesi yönündeki korkularını paylaşıyorum" diye ekledi.

Kral Abdullah da bu yorumları yineleyerek böyle bir saldırının 'felaket sonuçlarının' kabul edilemeyeceğini söyledi.

ABD'nin öncülüğünde Mısır'ın başkenti Kahire'de devam eden ateşkes ve rehine takası müzakerelerinden henüz bir sonuç çıkmış değil.

Süreç, Fransa'nın başkenti Paris'te ABD dış istihbarat servisi CIA, İsrail gizli servisi Mossad, Katar ve Mısır istihbaratının buluşmasıyla başladı.

Ortaya çıkan ateşkes taslağı Hamas yöneticileri tarafından Kahire'de müzakere edildi. Hamas, Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail'e üç aşamadan oluşan karşı planını sundu.

İsrail beklendiği gibi Hamas'ın ateşkes teklifini reddetti, Kahire'deki görüşmelerin yeni turu başladı.

İsrail işgal ordusu 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah'a saldırıya hazırlanırken, bir diğer süper güç Rusya'dan fay hatlarını yerinden oynatacak bir hamle geldi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı, Hamas ve diğer Filistinli grupları Moskova'ya davet etti. TASS haber ajansı, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un yardımcısı ve Vladimir Putin'in Orta Doğu özel temsilcisi Michael Bogdanov'un Filistinli grupları Moskova'ya çağırdığını bildirdi.

29 Şubat'tan itibaren başlayacak Bogdanov'un davetindeki en sıra dışı detay, Suriye, Lübnan ve diğer ülkelerdeki Filistinli temsilciler ya da siyasi güçlerin tümünün listede olması.

Rusya'nın Hamas ve diğer Filistinli grupları savaşın başladığı Ekim ayında Moskova'da ağırlaması, İsrail'in büyük tepkisini çekmişti.

İki devletli çözüme desteğini defalarca yineleyen Moskova, İsrail ve Batılı müttefiklerine karşı ise giderek daha çok eleştiri getiriyor.

İsrail'in aralıksız saldırdığı Gazze Şeridi'nde son 24 saatte 112 Filistinli hayatını kaybetti.

Filistinli yetkililer, 7 Ekim'den bu yana yaşamını yitirenlerin sayısının 28 bin 775'e çıktığını açıkladı.

İşgal ordusunun katliamında kurbanların üçte ikisinden fazlası çocuklar ve kadınlar.

Savaşta yaralananların sayısı ise, 68 bini aştı.

Lübnan'ın en ciddi askeri gücü Hizbullah, İsrail'in gece yarısı düzenlediği saldırılarda beş üyesinin öldüğünü duyurdu.

İsrail ordusu, gece saatlerinde Kantara'daki Hizbullah askeri tesisini vurduğunu açıklamıştı.

8 Ekim tarihinden bu yana devam eden sınır çatışmaları, bir haftadır yoğunlaştı. İsrail, hafta içinde Lübnan'ın güneyindeki çok sayıda noktayı savaş uçaklarıyla bombardımana tuttu.

Lübnanlı yetkililer, aralarında çocukların da bulunduğu 11 sivilin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Dördüncü ayını çoktan dolduran sınır çatışmalarında Hizbullah 10 İsrail askerini öldürdü. İsrail'in kayıpları arasında yüksek rütbeli subaylar da var.

İsrail saldırılarında ise 205 Hizbullah üyesinin öldüğü biliniyor.

Gazze Şeridi'nde yaklaşık 30 bin insanı katleden İsrail'de 7 Ekim'den sonra duyurulan hedeflerden neredeyse hiçbirine ulaşılamadı. İsrail işgal ordusu yalnızca iki rehineyi kurtarabildi, Hamas liderleri bulunamadı ve geride yok edilmiş bir Gazze Şeridi kaldı.

2,3 milyon insanın yaşadığı Gazze'deki binaların yarısı enkaza döndü, şehirler ve mahalleler haritadan silindi.

Savaşın giderek uzamasıyla birlikte İsrail üzerindeki uluslararası baskılar arttı, Tel Aviv'in en yakın müttefiki ABD bile haftalardır ateşkes için müzakere yürütüyor.

Diğer yandan ABD ve Arap müttefiklerinin bir Filistin devletinin kuruluşu için hazırladığı planın Amerikan medyası tarafından haberleştirilmesi, İsrail gündemini alt üst etti.

İsrail'de yayımlanan Maariv gazetesinin yaptığı son anket, ülke tarihinin en sağcı hükümetini kuran Binyamin Netanyahu ve ortaklarına verilen desteğin dibi gördüğünü ortaya koydu.

Ankete göre, bugün seçim olsa muhalefet partileri İsrail parlamentosu Knesset'te 76 sandalye kazanacak. 120 milletvekilinin bulunduğu parlamentoda Netanyahu ve aşırı sağcı ortakları ise 44 sandalyede kalıyor.

Halihazırda savaş kabinesinde yer alan ancak koalisyon hükümetine katılmayan Benny Gantz'in Ulusal Birlik Partisi 40 sandalyeye ulaşırken, anket Binyamin Netanyahu'nun Likud Partisi'nin 18 sandalyeye düştüğünü gösterdi.

Times of Israel, anketin gösterdiği en büyük değişikliğin Dini Siyonizm Partisi lideri ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in yüzde 3,5'lik seçim barajının altında kalması olduğunu yazdı. Smotrich'in bugünkü oy oranı, yüzde 2,9 olarak görünüyor.

Ankete göre, bir diğer faşist siyasetçi Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Yahudi Gücü Partisi ise bugün seçim olsa 10 sandalye elde ediyor.

Aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich, bir önceki seçime ittifak yaparak girmiş ve toplamda 14 sandalye kazanmıştı.

İsrail 1,5 milyon Filistinlinin son sığınağı olan Refah şehrine kara saldırısına hazırlanıyor. Savaştan önce yalnızca 275 bin nüfusa sahip Refah, Gazze Şeridi'nin en güneyinde ve Mısır sınırında.

ABD'den Çin'e, Türkiye'den Suudi Arabistan'a birçok ülke kilometrekareye 16 bin insanın düştüğü Refah'a muhtemel bir saldırının insani felakete yol açacağı uyarısını yineliyor.

Gazze'nin güney komşusu Mısır ise, sınırdan bir göçmen akınını engellemek için duvar inşaatına başladı.

15 Şubat'ta alınan uydu görüntüleri, Kahire yönetiminin Mısır-Gazze sınırı boyunca bir duvar inşasına başladığını gösteriyor.

Uydu şirketi Maxar tarafından paylaşılan görüntüler Mısır'ın bir mülteci akını senaryosuna hazırlık yaptığını kanıtlarken, Washington Post gazetesi Kahire yönetiminin sınır hattında araziyi temizlediğini yazdı.

Washington Post'la paylaşılan video kayıtları ise, kamyonlar ve buldozerlerin Gazze sınırındaki yaklaşık 12 kilometrekare büyüklüğündeki bir alanda enkazları temizlediğini gösterdi. Yanı sıra, video kaydında beton bir duvar inşa edildiği de açık şekilde yer aldı.

Görüntülerin bir kısmını doğruladığını kaydeden Washington Post, sınırdaki değişikliği önceki günlerde alınan uydu görüntüleriyle karşılaştırdığını bildirdi.

Washington Post'taki haberde ayrıca, muhtemel bir saldırıdan kaçacak Filistinlilerin sınırda tutulması için bir alan bölge belirlendiği de kaydedildi.

Adının açıklanmaması kaydıyla Washington Post'a konuşan eski bir Mısırlı yetkili, kamuoyuna duyurulmasa da Kahire yönetiminin bir acil durum planı hazırlıyor olabileceğini söyledi.

Mısır ordusu, geride kalan haftalarda 12 kilometreyi bulan Gazze Şeridi sınırına tanklar ve zırhlı araçlar konuşlandırdı.

İsrail'in savaşta yerle bir ettiği Gazze Şeridi'nin halihazırda dünyayla tek bağlantısı, Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı. Ancak sınırdan geçen insani ve tıbbi yardımlar İsrail tarafından kontrol ediliyor.

İsrail'deki koalisyon hükümetinin aşırı sağcı bakanları, dördüncü ayını çoktan dolduran savaşta birçok kez Filistinlilerin Mısır'daki Sina Çölü'ne sürülmesini dile getiren skandal çıkışlar yaptı. Filistinlilerin Sina Yarımadası'na gönderilmesine şiddetle karşı çıkan Kahire yönetimi, konuyu bir kırmızı çizgi olarak niteliyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin güneyindeki çatışmalarda bir askerin daha öldürüldüğünü duyurdu.

Paraşüt tugayındaki askerin ölümüyle İsrail'in kara işgalindeki kaybı 234'e yükseldi.

Resmi açıklamada paraşüt tugayındaki diğer askerlerin de aynı çatışmada yaralandığı belirtildi. Askerlerden biri ağır yaralı.

Lübnan-İsrail sınırındaki çatışmaların yoğunlaşmasıyla gözler kuzey cephesine çevrildi. İsrail savaş uçaklarının hafta içindeki bombardımanında aralarında çocukların da bulunduğu 11 sivil ve çok sayıda Hizbullah üyesi hayatını kaybetti.

Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah, Perşembe günü İsrail'e 10 ayrı saldırı düzenlediğini duyurdu.

Hizbullah İsrail işgali altındaki Lübnan toprağı Şebaa Çiftlikleri'ndeki üsleri vurduğunu belirtip, sınır kasabası Kiryat Shmona'ya da onlarca roket ateşlediğini kaydetti.

Yemen'in batısını kontrol eden Husilerin Kızıldeniz'de seyreden gemileri füzeler ya da kamikaze drone'larla hedef alması, Arap Yarımadası'nın güneyini aylardır dünya gündeminden düşürmüyor.
ABD ve müttefikleri Husi saldırılarını durdurmak için Refah Muhafızları Operasyonu adıyla bir görev gücü kurdu ancak Yemenli grup geri adım atmadı.
ABD ve müttefiklerinin Babülmendep Boğazı'nda çok sayıda gemiyle devriye gezmesine rağmen saldırıların devam etmesi, adı konmamış bir savaşı başlattı. Amerikan ve İngiliz savaş uçakları Ocak ayı başından itibaren Yemen'deki Husi hedeflerini birçok kez bombardımana tuttu. İran destekli grubun yanıtı ise, Amerikan savaş gemilerine füze ateşlemek oldu.
Aden Körfezi ile Kızıldeniz'i birbirine bağlayan Babülmendep Boğazı dünyanın en tehlikeli su yolu haline gelirken, İran'ın haftalardır Kızıldeniz'de tuttuğu MV Behşad isimli gemiye ABD'nin siber saldırı düzenlediği ortaya çıktı.

ABC televizyonu, 'ABD İran'ın şüpheli casus gemisine siber saldırı gerçekleştirdi' başlığıyla sunduğu haberde, gizli operasyonun hedefinin MV Behşad'ın Husilerle istihbarat paylaşımını önlemek olduğunu yazdı.
Habere göre, resmi kayıtlarda kargo gemisi olan ancak 2023'ün son aylarından bu yana Kızıldeniz'den ayrılmayan Behşad'a düzenlenen siber saldırı üç Amerikan askerinin öldürüldüğü üs saldırısına misillemenin bir parçası.
ABD'liler, MV Behşad'ın Kızıldeniz'de seyreden gemilerin konumunu Husilere bildirdiğini belirtiyor. Tahran yönetimi ise, söz konusu geminin korsanlarla mücadele için bölgeye gönderildiğini savunuyor. ABC, bir haftayı aşkın bir süre öncesinde gerçekleşen siber saldırıya dair haberini üç Amerikalı yetkiliye dayandırdı.
ABC, Behşad adlı geminin Ocak ayı başından bu yana Babülmendep Boğazı'nın girişindeki Cibuti limanı açıklarında konuşlandığını, söz konusu noktada bir Çin donanma üssünün bulunduğunu da ekledi.
Televizyona konuşan askeri analistlere göre ise, gemi ABD ordusunun doğrudan saldırısından korunmak için Çin üssünün yakınında tutuluyor.
ABC, Tahran yönetiminin 4 Şubat'ta Behşad'ın doğrudan hedef alınmaması için uyarı videosu yayınladığını hatırlatıyor.
Global ticaretin yaklaşık yüzde 15'ine ev sahipliği yapan Kızıldeniz-Süveyş Kanalı-Akdeniz rotası, Asya ile Avrupa arasındaki en kısa güzergah. Kasım ayı ortalarından bu yana Husilerin onlarca gemiye saldırması, birçok nakliye devi ve petrol şirketinin Afrika Kıtası'nı boydan boya kat eden rotayı tercih etmesine yol açtı. Halihazırda tedarik zincirinde aksamalar yaşanırken, Avrupa'da bazı fabrikalar üretim kapasitesini düşürdü.

CENTCOM: DEVRİM MUHAFIZLARI SAHADA, EKSİKSİZ KANIT VAR

ABD'nin Orta Doğu'daki operasyonlarını yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı'ndan (CENTCOM) koramiral Brad Cooper ise, CBS kanalının 60 dakika programına verdiği röportajda İran Devrim Muhafızları'nın Yemen'de Husilerle birlikte sahada olduğunu söyledi.
Ellerinde söz konusu bilgiyi doğrulayan eksiksiz kanıta sahip olduklarını belirten CENTCOM komutan yardımcısı Cooper, Devrim Muhafızları üyelerinin Husilere sahada yardım ettiğini söyledi.
Röportajın tamamı bugün yayınlanacak ancak şimdiden Amerikan medyası Cooper'ın sözlerini 'bomba etkisi yaratan açıklama' olarak niteledi bile.
Koramiral Cooper, İran Devrim Muhafızları'nın Husilerle yan yana hizmet ettiğini, Yemenli gruba hedef bilgisi sağlayıp tavsiye verdiğini aktardı.
Başkent Sana ve ülkenin en büyük limanı Hudeyde dahil Yemen'in batısını kontrol eden Husiler, Suudi Arabistan'ın başını çektiği koalisyonla yıllarca savaştı. İran destekli grup, Gazze'deki savaşın ilk haftalarında da İsrail'in en güneyindeki Eilat şehrine balistik füzeler ateşlemişti.

ABD ve Arap müttefiklerinin bir Filistin devleti kurulması için takvim hazırladığını bildiren haberler, İsrail gündemini alt üst etti. Amerikan medyası iki devletli çözüm için hazırlanan yol haritasının haftalar içinde duyurulacağını yazarken, önce İsrail'in faşist bakanları söz konusu plana tepki gösterdi.

Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich Washington'a ateş püskürdü, İsrail tarihinin en sağcı hükümetini kuran Binyamin Netanyahu ise akşam saatlerinde barış anlaşması için uluslararası dayatmaları açıkça reddettiklerini söyledi.

Netanyahu, X platformunda paylaştığı mesajda ayrıca Filistin devletinin tanınmasına karşı çıkmayı sürdüreceklerini de ekledi.