DünyaKendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı! Bu anlar tarihe geçti: 'İnsanın kaçası geliyordu'

Kendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı! Bu anlar tarihe geçti: 'İnsanın kaçası geliyordu'

25.05.2023 - 13:27 | Son Güncellenme:

Üs kurmak için dondurucu Antartika'ya vardıklarında apandisiti olduğunu anladı. Ya ölecekti ya kendini ameliyat edecekti. Etrafta başka bir cerrah da yoktu. Kendi kendisini ameliyat etmek zorunda kalan doktor tüm yaşadıklarını ise tek tek yazdı.

Kendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı Bu anlar tarihe geçti: İnsanın kaçası geliyordu

Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - Altıncı Sovyet Antarktika seferini gerçekleştiren Ob gemisi, denizde 36 gün kaldıktan sonra Prenses Astrid Sahili'ndeki buz sahanlığına keşif gezisi yapıyordu. Görevleri ise, Prenses Astrid Sahili'nde Schirmacher Vahası'nda yeni bir Antarktika kutup üssü kurmak ve kışı orada geçirmekti. 18 Şubat 1961'de Novolazarevskaya adı verilen yeni üs açıldı. Kutup kışı çoktan bastırmış, kar fırtınaları ve aşırı soğuklar zorlamaya başlamıştı. Deniz donmuş haldeydi. Gemi ise yelken açacak ve bir yıl boyunca da dönmeyecekti. Dış dünya ile temas yoktu. Uzun kış boyunca Novolazarevskaya'nın 12 sakini sadece kendilerine güveniyorlardı.

Haberin Devamı

Kendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı Bu anlar tarihe geçti: İnsanın kaçası geliyordu
Leonid Rogozov (sağda), Antarktika'nın en tanınmış yerlilerinden biriyle dinleniyor.

EKİBİN DOKTORU, METEOROLOJİ UZMANI VE ŞOFÖRÜYDÜ

Keşif ekibinin üyelerinden biri de 27 yaşındaki Leningradlı cerrah Leonid Ivanovich Rogozov'du. Gelecek vaat eden akademik kariyerini yarıda bırakarak yeni yöntemlerle ilgili tezini savunmasından kısa bir süre önce keşif gezisine çıktı. Antarktika'da her şeyden önce ekibin doktoru, aynı zamanda meteoroloji uzmanı ve şoförü olarak da görev yaptı. Birkaç hafta sonra 29 Nisan 1961'de Rogozov hastalandı. Halsizlik ve kırgınlık belirtileri fark etti, mide bulantısı ve daha sonra karnının üst kısmında sağa doğru kayan bir ağrısı vardı. Vücut ısısı 37,5°C'ye yükselmişti. O esnada Rogozov günlüğüne şunları yazdı:

"Görünüşe göre apandisitim var. Bu konuda sessiz kalıyorum, hatta gülümsüyorum. Neden? Arkadaşlarımı korkutmak istemem. Kim yardım edebilir ki?"

'TEK ÇIKIŞ YOLUNU DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIM'

Bir cerrah olarak Rogozov akut apandisit teşhisi koymakta hiç zorlanmadı. Bu, kaderin acımasız bir oyunuydu. Hayatta kalmak istiyorsa bir ameliyat geçirmek zorundaydı. Kutup gecesinin eşiğindeki Antarktika kolonisinde yeni kurulmuş bir ülkenin sınır koşullarındaydı. Ulaşım imkansızdı. Üstelik tek doktor oydu. Mevcut tüm destek tedavileri kendi uyguladı. Ancak Rogozov'un durumu kötüye gidiyordu. Vücut ısısı yükseliyor, kusuyordu. O anları, "Dün gece hiç uyumadım. Şeytan gibi acıyor! Bir kar fırtınası var ve ruhum, yüzlerce çakal gibi feryat ediyor. Perforasyonun (içi boş bir organın anormal olarak açılması) hâlâ belirgin bir belirtisi yok. Mümkün olan tek çıkış yolunu düşünmek zorundayım: Kendimi ameliyat etmek. Hayatım boyunca hiç bu kadar kötü hissetmemiştim. Bina küçük bir deprem gibi sallanıyor. Çocuklar öğrendi. Beni sakinleştirmek için gelip duruyorlar" diye tarif ediyordu.

Haberin Devamı

Kendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı Bu anlar tarihe geçti: İnsanın kaçası geliyordu
Leonid Rogozov, arkadaşı Yuri Vereschagin ile konuşurken

DOKUNMA DUYUSUNU KAYBETMEMEK İÇİN ELDİVENSİZ ÇALIŞTI

Rogozov'un talimatlarını takip eden ekip üyeleri, onu bir ameliyathaneye götürdüler. Rogozov'un odasındaki her şeyi çıkardılar. Sadece yatak, iki masa ve bir masa lambası vardı. Havacılık uzmanları Fedor Kabot ve Robert Pyzhov, odayı ultraviyole ışıkla iyice aydınlattı ve yatağı sterilize etti. Rogozov, ekip arkadaşlarına operasyonun nasıl ilerleyeceğini açıkladı ve onlara görevler verdi. Artemev ona enstrümanları verirdi, Teplinsky aynayı ve ışığı tutardı, Gerbovich her ihtimale karşı yedekte duruyordu.

Haberin Devamı

Rogozov'un bilincini kaybetmesi durumunda, ekibine hazırladığı şırıngaları kullanarak kendisine nasıl uyuşturucu enjekte edeceklerini öğretti ve suni havalandırmanın nasıl sağlanacağını anlattı. Ellerini dezenfekte etti ve onlar için lastik eldivenlerini giydi. Hazırlıklar tamamlandığında Rogozov temizlendi ve pozisyonunu aldı. O yarı yatar pozisyonu seçti, sağ kalçasını hafifçe kaldırdı. Ardından ameliyathaneyi dezenfekte etti ve pansuman yaptı. Kendisine rehberlik etmesi için dokunma duyusunu kullanması gerektiğini öngördü ve bu nedenle eldivensiz çalıştı.

'İNSAN BAKAMIYOR, KAÇASI GELİYORDU'

Operasyon gece 02.00'de başladı. Rogozov ilk olarak karın duvarına 20 ml yüzde 0,5 prokain ile birkaç enjeksiyon yaptı. 15 dakika sonra dakikada 10-12 cm'lik bir kesi yaptı. Yaranın derinliğindeki görünürlük idealdi. Bazen daha iyi bir görüş elde etmek ya da aynayı kullanmak için başını kaldırması gerekiyordu. Çoğunlukla hissederek çalıştı. 30-40 dakika sonra Rogozov genel halsizlik ve baş dönmesi nedeniyle kısa molalar verdi. Periton boşluğuna antibiyotik uyguladı. Ameliyatın kendisi bir saat 45 dakika sürmüştü. Gerbovich operasyonun fotoğraflarını çekmesi için Yuri Vereshchagin'i çağırdı. Gerbovich o gece günlüğüne şunları yazdı:

Haberin Devamı

"Rogozov kesiyi yaptığında ve kendi iç organlarına baskı uygularken apandisiti aldı, o esnada bağırsakları guruldadı. Bu bizim için oldukça tatsızdı. İnsanın arkasını dönüp kaçası, bakmayası geliyordu. Artemev ve Teplinsky de yerlerini korudular ancak sonradan anlaşıldı ki ikisinin de başı dönmüştü ve bayılmak üzereydiler. Rogozov'un kendisi sakindi ve işine odaklanmıştı. Rogozov ise çok solgundu, belli ki yorgundu ama her şeyi bitirdi."

'ELLERİMİ LASTİK GİBİ HİSSETTİM'

Daha sonra Rogozov asistanlarına malzemelerin nasıl yıkanacağını ve kaldırılacağını gösterdi. Her şey tamamlandıktan sonra uyku haplarını aldı ve yattı. Ertesi gün ateşi 38.1°C idi. 5 gün sonra ateşi normale döndü ve bir hafta sonra dikişleri alındı. İki hafta içinde normal görevine dönebildi. Bu zorlu süreç için günlüğüne, "Elimdeki görevden başka bir şey düşünmeme izin vermedim. Kendimi çelikleştirmem ve dişlerimi sıkmam gerekiyordu. Bilincimi kaybetmem durumunda Sasha Artemev'e bir şırınga verdim ve bana nasıl ilaç vereceğini gösterdim. Yarı oturur bir pozisyon seçtim. Zinovy Teplinsky'ye nasıl tutacağını anlattım. Zavallı asistanlarım! Son anda onlara baktım, durmuşlardı. Ben de korkmuştum. Ancak kendime ilk iğneyi yaptığımda, bir şekilde otomatik olarak çalışma moduna geçtim ve o noktadan sonra başka bir şey fark etmedi. Eldivensiz çalıştım. Görmek zordu. Ayna yardımcı oluyor ama aynı zamanda engeldi. Ne de olsa her şeyi tersten gösteriyordu. Çoğunlukla dokunarak çalıştım. Kalbim sıkıştı ve fark edilir derecede yavaşladı, ellerimi lastik gibi hissettim. Sonu kötü olacak diye düşündüm. Geriye kalan tek şey apandisitin alınmasıydı ve sonra fark ettim ki aslında çoktan kurtulmuştum" satırlarını not düştü. 

Haberin Devamı

Kendi apandisit ameliyatını kendisi yaptı Bu anlar tarihe geçti: İnsanın kaçası geliyordu

YURİ GAGARİN İLE BİR TUTULDU

Bir yıldan fazla bir süre sonra Novolazarevskaya ekibi Antarktika'dan ayrıldı ve 29 Mayıs'ta 1962'de gemileri Leningrad Limanı'na yanaştı. Ertesi gün Rogozov evine döndü. Klinikte çalışmaya başladı. Rogozov, SSCB'ye ulaştığında ulusal bir kahraman olarak kabul edildi. Sovyet medyası, başarılarını Rogozov'un ameliyatından sadece 18 gün önce uzaya çıkan ilk insan Yuri Gagarin'inkilerle aynı seviyeye getirdi.

Başarısından dolayı Rogozov, Sovyet devletine ve toplumuna yapılan büyük işleri ve hizmetleri onurlandıran Kızıl Bayrak İşçi Nişanı ile ödüllendirildi. Cesareti, Sovyet başarılarının bir ödülü olarak gösterildi.

'APANDİSİT TERS DÖNÜP BAĞIRSAĞA YAPIŞABİLİRDİ'

Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Bülent Öztürk Rogozov'un yaptığı ameliyatla ilgili böyle zorluklar altında lokal anesteziyle bölgeyi uyuşturup aynaların desteğiyle yapılabileceğini ekledi. Bir şekilde ameliyat esnasında Rogozov'un şansının da yaver gittiğini belirten Op. Dr. Öztürk konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Ameliyat esnasında kesiği yapıp karın duvarını komple geçip bağırsağa girmesi lazım. Bunlar lokal anesteziyle de rahatlıkla yapılabilir ancak genel anestezi altında bile olsa apandisit ters dönmüş olabilir veya bağırsağa yapışmış olabilirdi. Bu durumda hasta uyurken bile bir kişi bu ameliyatı yapmak zordur; 2-3 kişi gerekir. Demek ki doktorun şansına apandisit önüne çıktı. İltihaplı kısmı alıp çıkardıktan sonra bölgeyi gazlı bezle temizleyip karın kaslarını yaklaştırarak ameliyatı tamamlamıştır. Yapılabilir ancak şansı da yaver gitmiş. Zorluklar durumunda yapılamayacak bir şey değil çünkü sonu her türlü sonu ölüm. Ancak doktor da becerikli bir doktormuş."

Genellikle apandisit ameliyatının yarım saat sürdüğünü, bazı zamanlar 2-3 saate kadar çıkan zorlu ameliyatlar gerektirdiğini belirten Op. Dr. Bülent Öztürk, Rogozov'un iyi bir lokal anestezi bilgisi olduğunu, etrafını yönlendirmesi ve becerisiyle optimum bir sonuca vardığını belirterek sözlerini noktaladı.