29.08.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
Gazze Şeridi’nde Filistinli bir ailenin evinin yıkılmaması için İsrail ordusuna ait bir buldozere karşı vücudunu siper eden 23 yaşındaki Rachel Corrie’nin ölümünden 9 yıl sonra İsrail kendini akladı. ABD vatandaşı Corrie’nin ailesinin 1 dolarlık tazminat talep edeceği davanın açılmasını reddeden Hayfa Bölge Mahkemesi, 23 yaşındaki genç kızın omurgası kırılarak buldozerin altından can vermesinde İsrail ordusunun ‘kusuru olmadığına’ hükmetti. Hakim Oded Gerson kararını açıklarken, ‘olayın kazayla olduğu, ölen eylemcinin tehlikeli bir bölgede yer aldığını bildiği ve tüm uyarılara rağmen bölgeden ayrılmadığı, İsrail ordusunun olayda kusuru bulunmadığı’ yönünde görüş belirtti. Gerson ‘Corrie’nin ölümü kendi başına neden olduğu bir kazadan kaynaklandığını, buldozerin önünden aklı başında bir insan gibi çekilmediğini’ savundu.
Filistin halkının haklarını savunmak için can veren genç kadının ailesi karara isyan etti. Barış uğruna mücadele veren kızını kaybetmiş olan Cindy Corrie duruşmadan sonra “Devlet, kızımın başına ne geldiği konusunda gerçeğin ortaya çıkmaması ve cinayetten sorumlu olanların hesap vermemesi için bütün gücüyle çalıştı” açıklamasını yaptı.
‘İnsan hakları için kötü bir gün’
Corrie, “Bu kötü bir gün. Sadece ailemiz için değil. İnsan hakları, insanlık, hukuk devleti ve İsrail için de kötü bir gün” dedi. Corrie’nin can verdiği ana 10 metre yakınından tanıklık etmiş İngiliz aktivist Tom Dale ‘sürücünün Rachel’i görmemiş olmasının imkansızlığını’ vurguladı. Mahkemenin 2003’te İsrail ordusunun ‘Corrie’yi buldozer sürücüsünün görmediği dolayısıyla askerlerin ölümden sorumlu tutulamayacağına’ dair iç soruşturma raporunun sonuçlarına birebir uyması Corrie’nin kahraman görüldüğü Filistin’de tepki çekti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun bir sözcüsü AFP haber ajansına ‘gereksiz trajediden aktivistler sorumlu’ dedi.