07.04.2023 - 10:16 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
İsrail'de Binyamin Netanyahu tarafından kurulan en sağcı hükümet Ramazan ayında Orta Doğu'yu provoke etmeyi başardı, kutsal mabed Mescid-i Aksa'ya gerçekleşen peş peşe polis baskınlarını bu gece sabaha karşı hava saldırıları izledi.
İsrail polisi işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa’ya Salı ve Çarşamba günleri baskın düzenledi. Sahur vakti yapılan ilk baskında yüzlerce Filistinli ters kelepçeyle yere yatırılarak gözaltına alınırken, caminin içinde ses bombaları patladı, biber gazı sıkıldı. Çarşamba akşamı ise teravih namazı kılınırken polisler yine Mescid-i Aksa'ya girdi, mabedden patlama sesleri duyuldu.
Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa, Mekke ve Medine'den sonra İslam dünyasının en kutsal üçüncü yeri. Müslümanların Harem-üş Şerif dediği bölgeyi, Yahudiler Tapınak Tepesi olarak adlandırıyor. Tapınak Tepesi de, Museviliğin en kutsal yeri. Yahudilerin ve diğer gayrimüslimlerin yerleşkeye girmelerine izin veriliyor. Ancak bu ziyaretçiler burada ibadet edemiyor.
Filistinliler Yahudilerin gittikçe sıklaşan ziyaretlerini hassas statükoyu değiştirme girişimleri olarak görüyor.
Kutsal caminin içini savaş alanına çeviren baskınları, Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas'ın İsrail tarafına ateşlediği roketler izledi. Hamas'ın kontrolündeki Gazze'den İsrail'e onlarca roket fırlatıldı.
İsrail'i hedef alan benzer roket saldırıları Perşembe günü öğleden sonra Lübnan'dan gerçekleşti. Lübnan'dan ateşlenen onlarca roketten bazıları Demir Kubbe hava savunma sistemini geçmeyi başardı ve bazı binalara hasar verdi.
İsrail ordusu, İsrail topraklarını vuran altı roketin nereye düştüğünü açıklamadı. Ancak fotoğraflar, sınır kasabası Shlomi'de bir banka ve Fassuta köyündeki bir araba da dahil olmak üzere çok sayıda binada meydana gelen hasarı ortaya koyuyor.
Yerel medya, sınır kasabası El Kalile'de yaralıların olduğunu ve Doğu Akdeniz kıyısındaki bazı plajların tahliye edildiğini yazdı.
Bir görgü tanığı, “Patlama sesleri ve sirenler duyduk. Evimin önünden geçen bir arabanın tavanına roket çarptı ama roket patlamadı. Arabanın peşinden gittiğimde birinin yaralandığını gördüm" dedi.
İsrail ordusu, roket yağmurunun 2006 İsrail-Lübnan Savaşı’ndan beri en büyük roket saldırısı olduğunu kaydetti.
Başbakan Netanyahu çoğunluğu Fanatik Yahudilerden oluşan güvenlik kabinesini topladı, güçlü bir yanıt vereceklerini kaydedip 'düşmanlarının ciddi bedel ödeyeceğini' vurguladı. İsrail ordusu ise, saatler sonra hem Filistin'in güneyindeki Gazze Şeridi'ne hem de Lübnan'a hava saldırısı gerçekleşirdi. Resmi açıklamaya göre, İsrail jetleri Lübnan'ın güneyinde Hamas'ın altyapı tesislerini sabaha karşı vurdu.
Reşidiye Mülteci Kampı’nın yakınlarında yaşayanlar, gün ağarırken üç patlama sesi duyduklarını bildirdi.
İsrail, Lübnan'dan fırlatılan roketlerden Hamas'ı sorumlu tutuyor ancak Gazze Şeridi'ni yöneten grup füzeleri kimin fırlattığına dair bilgisinin olmadığını belirtiyor.
İsrail ordu sözcüsü Yarbay Richard Hecht, saldırının arkasında Hamas'ın olduğuna inandıklarını ve militan grup İslami Cihad'ın da işin içinde olmasının mümkün olduğunu savundu. Hecht, 2006'da İsrail'le bir ay süren savaşı yürüten Lübnanlı militan grup Hizbullah'ın saldırıdan haberdar olduğunu düşündüklerini ve İran'ın parmağı olduğundan şüphelendiklerini de sözlerine ekledi.
İsrail ordusu, güneydeki Gazze sınırı ile kuzeydeki Lübnan sınırında en üst düzey alarm durumuna geçti. Sınıra yedek askerler ve topçu güçleri konuşlandırılmasına karar verildi. Jerusalem Post, alarm durumunun işgal altında tutulan Batı Şeria'da da geçerli olduğunu belirtiyor.
AFP haber ajansı, bu sabah Lübnan sınırındaki Malkia yerleşimi yakınlarında devriye gezen İsrail askerlerinin fotoğraflarını servis etti. AFP'nin geçtiği karelerde ayrıca, 22 bin nüfuslu Kiryat Shmona yakınında konuşlu Demir Kubbe füze savunma sistemi bataryası da vardı.
Hamas ise, roket saldırıların, grubun lideri İsmail Haniye’nin Beyrut'a yaptığı ziyaret sırasında meydana geldiğini BBC'ye doğruladı. Ancak bir Hamas yetkilisi BBC'ye ziyaretin önceden planlandığını ve son gelişmelerle hiçbir ilgisi olmadığını söyledi.
Lübnan Başbakanı Necip Mikati ise, ülke topraklarından 'durumu istikrarsızlaştıran' her türlü askeri operasyonu kınadı. Ülkedeki Birleşmiş Milletler barış gücü UNIFIL, durumun 'son derece ciddi' olduğunu vurgulayıp 'itidal ve daha fazla tırmanıştan kaçınma' çağrısında bulundu.
UNIFIL'den bu sabah yapılan açıklamada ayrıca hem Lübnan hem de İsrail tarafının savaş istemediği vurgulandı.
Lübnan ordusu ise, İsrail sınırının dibindeki bir roket rampasını tespit ettiğini ve silahın söküldüğünü duyurdu. Roketlerin bulunduğu yer, Marjayoun köyünün yakınları. Roketlerin İsrail sınır köyü Metula'ya uzaklığı ise altı kilometre.
Lübnan'ın güneyinin çoğunu kontrol eden Hizbullah, roket fırlatılmadan saatler önce Filistin halkının 'ibadet edenleri ve Mescid-i Aksa'yı korumak ve düşmanı saldırılarını sürdürmekten caydırmak için' aldığı tüm önlemleri destekleyeceği sözünü vermişti.
Gazze'de ise gece saatlerinde sirenler çaldı, çok sayıda patlama sesi duyuldu. Uluslararası haber ajansı AFP Hamas'ın çok sayıda eğitim sahasının vurulduğunu bildirdi. İsrail ordusu ise, Gazze'de vurulan yerler arasında tüneller ve silah üretim tesisleri bulunduğunu belirtiyor.
Gazze'den ateşlenen roketlerden biri Sderot kentindeki bir eve isabet etti, İsrail ordusu Demir Kubbe hava savunma sisteminin söz konusu füzeyi durdurmada başarısız olduğunu doğruladı.
Haaretz gazetesi, iki saatlik sessizliğin ardından Gazze çevresinde yeniden sirenlerin çaldığını, sabaha karşı ise polislerin Doğu Kudüs'teki Filistinlilerle çatıştığını bildirdi.
Haaretz ayrıca, İsrail ordusunun Gazze tarafındaki bir ağır makineli tüfek konumuna saldırdığını, söz konusu silahın daha önce İsrail savaş uçaklarını hedef aldığını yazdı.
Jerusalem Post ise, sabah saatlerinde Gazze sınırındaki İsrail yerleşimlerinde yaşayanlara sığınakların yanında kalmaları emri verildiğini duyurdu.
İsrail'in orta bölgesindeki Arap köyü Kefr Kasım'da fanatik Yahudiler duvarlara Arap karşıtı mesajlar yazıp iki aracı ateşe verdi. Haaretz, 'vandallar'ın nefret dolu duvar yazılarına imza attıklarını, İsrail polisi soruşturma başlatsa da henüz hiç kimsenin gözaltına alınmadığını aktardı.
İsrail'in Jerusalem Post gazetesi, ABD'nin Lübnan'dan İsrail topraklarına atılan füzeleri kınadığını, Çin ve Birleşmiş Milletler'in (BM) ise endişelerini dile getirdiğini yazdı.
Haaretz ise, İngiltere'nin hem İsrail polisinin Mescid-i Aksa'da uyguladığı şiddeti hem de İsrail'e atılan roketleri kınadığını bildirdi.