19.06.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER - İran’da cumhurbaşkanlığı seçimleri için ülke genelinde sandığa gidildi. İran İçişleri Bakanlığı Seçim Merkezi’nin verilerine göre, 83 milyon nüfusa sahip ülkede, yaklaşık 60 milyon seçmen oy kullanabilecek durumdaydı. Ancak Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin seçimlerde yarışacak adaylara ilişkin eleme kararıyla muhafazakâr aday İbrahim Reisi’nin önünü açması, seçim için “sonucu baştan belli” eleştirileri yöneltilmesine yol açıyor.
Konseyin kararına göre, mevcut Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri ve Meclis Başkanı Ali Laricani gibi reformist ve ılımlı muhafazakar bazı önemli isimlere seçimlerde yarışma izni verilmedi. Muhafazakar kimliğiyle bilinen ancak son yıllarda ülke yönetimiyle restleşen açıklamalarda bulunan eski Cumhurbaşkanı Ahmedinejad da aday olamadı.
Sadece dört aday
Bazı adayların çekilmesi nedeniyle cumhurbaşkanlığı için sadece eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai, milletvekili Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi ve reformist eski Merkez Bankası Başkanı Abdunnasır Himmeti yarıştı.
İran’da cumhurbaşkanı 4 yıl süreyle görev yapıyor ve bir kişi en fazla 2 defa üst üste bu makama seçilebiliyor. Reformist Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bu nedenle aday olamadı. Adayların ilk turda seçilebilmesi için yüzde 50 üzerinde oy alması gerekiyor. İlk turda yüzde 50 üzerine çıkan aday olmaması halinde en fazla oyu alan 2 aday ikinci tura kalacak ve kazanan ülkenin 8’inci cumhurbaşkanı olacak.
Reformistlerin vetosu nedeniyle Reisi’nin seçimleri ilk turda kazanmasına ve cumhurbaşkanı olmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Boykot kararı
Bununla birlikte Hollanda merkezli İranlılar Anket Grubu’nun (GAMAAN) araştırmasına katılan 19 yaş üstü 80 bin kişinin yaklaşık yüzde 75’i sandığa gitmeyeceğini belirtmişti. İranlı Öğrenciler Kamuoyu Yoklama Merkezi Anket Ajansı’nın kamuoyu yoklamasında ise sandığa gideceğini belirtenlerin oranı yüzde 38’de kalmıştı. Bunun 1979’dan bu yana en düşük katılım oranı olduğu belirtiliyor.
Katılımın düşük olması beklentisiyle oy verme işlemi dün gece yarısı sonlandırıldı. Bununla birlikte ülke lideri Ali Hamaney çarşamba günü, Cumhurbaşkanı Ruhani de dün halka hitap ederek oy kullanılması çağrısında bulundu. Buna karşın adaylık başvurusu reddedilen eski Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, “halkın iradesinin yok sayıldığı bir hata” diye nitelediği seçimde hiçbir adayı desteklemediğini ve sandığa gitmeyeceğini açıkladı.
Ruhani’nin kazandığı 2017’deki 12. Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde katılım yüzde 73 olmuştu. Ülkede seçime katılımın düşük olmasının genelde muhafazakar adaylara yardığı ifade ediliyor. Ancak muhafazakar olmayan seçmenin oy vereceği iddialı bir aday bulunmuyor.
Reisi kimdir?
İran Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’e yakınlığıyla biliniyor ve ileride onun halefi olabileceği ifade ediliyor. 2017’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Hasan Ruhani’ye karşı yarışan Reisi, o dönem oyların yüzde 38’ini almıştı.
Rejime sıkı bağlılığıyla bilinen Reisi, 1988’de yaklaşık 30 bin siyasi mahkûmun işkence görmesi ve 5 ay içinde idam edilmesine dahli nedeniyle Batı basınında “Kasap” lakabıyla anılıyor. Reisi’yle ilgili eleştirilerden biri de 2019’un Kasım ayında petrol fiyatlarındaki artışın tetiklediği eylemlerde tutuklanan protestocularla ilgiliydi. Eylemler, güvenlik güçleri tarafından sert ve kanlı şekilde bastırılmış, Reuters’a göre 1.500 kişi hayatını kaybetmişti.
Öte yandan çeşitli insan hakları ihlali suçlamalarıyla ABD’nin 2019 yılında yaptırım listesine aldığını Reisi’nin seçilmesinin, ABD ile Viyana’da yürütülen nükleer müzakereleri fazla etkilemeyeceği belirtiliyor.