07.03.2025 - 18:34 | Son Güncellenme:
PARİS (AA)
Le Monde'un "Eskiden 'zahmetli' bir ortak görülen Türkiye, zayıflayan Avrupa Birliği için vazgeçilmez hale geldi" başlıklı haberinde, Ukrayna bağlamında Türkiye-AB ilişkileri ele alındı. Haberde, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un, Ukrayna'ya desteğini teyit etmek amacıyla 17 Şubat'ta Paris'te düzenlenen Ukrayna Zirvesi'nde 7 Avrupalı ülke lideri ile NATO ve uluslararası kurum temsilcilerini bir araya getirdiği hatırlatıldı.
Birçok AB ülkesinin zirveye davet edilmemelerinden duydukları rahatsızlığa değinilen haberde, "Bir ülkenin yokluğu öne çıkıyordu: NATO'nun ikinci askeri gücü olan Türkiye" ifadesine yer verildi.
ABD'de Oval Ofis'te Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı JD Vance arasındaki tartışmanın süreci değiştirdiğine işaret edilen haberde, ABD merkezli Hudson Institute düşünce kuruluşundan Orta Doğu uzmanı Zineb Riboua'nın, Paris'teki zirvede Türkiye'nin olmamasını "stratejik hesaplama hatası" olarak nitelendirdiği aktarıldı.
Haberde, bu hatanın 2 Mart'ta İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen zirveye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın çağırılmasıyla giderildiği ve Fidan'ın, zirve sonrası ülkesinin Avrupa için müzakere edilmekte olan yeni güvenlik mimarisine katılımının önemini vurguladığı belirtildi.
Yıllardır AB'den uzaklaşan Türkiye'nin, artık çeşitli ve karmaşık diplomatik yönleri olan bir ülke olarak görüldüğü belirtilen haberde, "Atlantik İttifakı'nın bazı üyeleri tarafından en iyi ihtimalle 'zahmetli', en kötü ihtimalle 'yıkıcı' ve 'güvenilmez' olarak değerlendirilen Türkiye, bugün Washington'un değişen tutumu nedeniyle son derece hassaslaşan Avrupa için vazgeçilmez hale geldi." değerlendirmesinde bulunuldu.
Haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 yıldır yönettiği Türkiye'nin, Rusya ile işbirliği yapabilen ve Suriye'de bu ülkenin etkisine sınır koyabilen nadir bölgesel güçlerden biri olduğuna işaret edilerek şu ifadelere yer verildi:
"Beşşar Esed devrilmeden önce Moskova, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki etkisinin sınırlarını ve parametrelerini belirliyordu. Bugün tam tersi. Bu durum, AB ülkelerini Türk yetkililerini masalarına daha sık oturtacak mekanizmaları hayata geçirmeye ciddi şekilde teşvik ediyor."
18 Şubat'ta Ukrayna'yı görüşmek üzere ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un Suudi Arabistan'da bir araya geldiği hatırlatılırken, aynı zamanda Zelenskiy'nin Ankara'ya gelerek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüğü belirtildi.
Haberde, "Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı'nı ağırlayarak 'Türkiye'nin, Ukrayna'nın geleceğinin belirlenmesinde kilit aktör olmaya devam ettiği' mesajını verdi." ifadesi kullanılırken, Zelenskiy'nin, "AB, Türkiye ve İngiltere'nin, bölgeleri için güvenlik garantilerinin oluşturulması amacıyla ABD ile görüşmelere katılması gerektiğini" söyleyerek bu düşünceyi desteklediği kaydedildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iyi ilişkiler kurmasına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ukrayna'nın en büyük destekçilerinden biri olduğu vurgulanan haberde, "Türkiye, Rusya'nın Karadeniz bölgesindeki saldırgan yayılmasını, kendi ülkesinin jeopolitik ve enerji güvenliği açısından bir tehdit olarak algılamadan edemiyor." denildi.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ilk günlerinde, Ukrayna'yı desteklemekten çekinen birçok Avrupalı ülkenin aksine Türkiye'nin Montrö Sözleşmesi'ne dayanarak Boğazları Rus savaş gemilerine kapattığı; ayrıca Türkiye'nin Kiev hükümetine Bayraktar TB2 SİHA'ları sağladığı kaydedildi.
Haberde, "Bir yandan Ukrayna'yı silahlandırırken, diğer yandan Moskova'ya yönelik Batı yaptırımlarını uygulamadan Rusya ile müzakere eden Türkiye, milimetrik bir denge politikası yürütüyor." değerlendirmesine yer verildi.
Danla Bilic, bu kez Youtube kanalına eski sevgilisi Emirhan Çakal'ı konuk etti. Emirhan Çakal'ın sözleri ve montaj hatası bir gerçeği ortaya çıkardı.