10.12.2023 - 15:14 | Son Güncellenme:
- 75 yıldır sefalet ve güçlükler daha da artıyor. Batı Şeria, Gazze ve Filistin'in merkezinde durum çok zor. Size söylediğim gibi 75 yıldır olan şu; Küresel baskı ve siyonistlerin devletinin Filistinlilerin haklarını yok sayması nedeniyle Filsitinliler şimdi namlunun ağzında yaşıyorlar. Gazze'de olan, İsrail tarafından öldürülenerin yüzde 75'i çocuk ve kadın. Yaralıların çoğu da kadın ve çocuk.
Evler başlarının üzerine yıkıldı. 8 binden fazla insanın enkaz altında olduğunu tahmin ediyoruz. 40 binden fazla insan ise yaralandı. Bu savaşı yaratanların insan olduğuna inanmıyorum.
Gazze'de kadınların durumu korkunç. Kkadın ve çocuklar 70 bin kişi bir okulda kalıyorlar. Buna rağmen okullara da saldırı düzenliyorlar. Elektrik yok, ilaç yok, hayat yok... Ama inanıyoruz ki direniş, Gazze'de direnen halk, hala hayatta. Direniş derken biz yalnızca silahlı direnişçileri anlatmıyoruz. Bizim direnişimiz, direnen halkımızdır. Onlar hep hayatları için direnecekler. Onların hayatı bizim hakkımızdır.
ses: Biliyorsunuz, Filistin'i yıllar önce birçok bölgeye böldüler ve ayrımcı sistem uygulanmaya başlandı. Gazze Mısır sistemiyle, Batı Şeria ve Doğu Kudüs Ürdün sistemiyle yönetiliyor. Ve Filistin toprakları İsrail'in işgaline uğradı. Oslo'dan sonra 1967'den sonra İsrail ordusu tüm Filistin'i işgal etti ama hala ayrımcı sistem devam etti. Hayatta, her şeyde ayrışıyoruz. Yolları kullanırken bile. Oslo'dan sonra biliyorsunuz, İsrail ordusu Gazze'den çıkmıştı. Ramallah, Nablus ve Batı Şeria'dan Gazze'ye gitmenin bir yolu yoktu. Oraları işgal altındaydı, etrafı sarılmıştı, kimse çıkamazdı. 23 yıl önce El Aksa İntifadasında havalanları bombalandı ama bir şey olmadı, kimse ne girebildi ne çıkabildi.
Sadece izni olanlar İsrail trafına geçebiliyordu. 17 yıldan bu yana ise Gazze'de durum değişti. Artık elektriği, suyu ve diğer tüm dış dünyayla bağlantıyı kestiler. Her şey israil kontrolü altında. 7 ekimden bu yana daha da kötüleşti. Her şeyi bombalamaya başladılar. Hastaneleri caddeleri, bankaları bombalıyorlar... Artık Gazze'de yaşam git gide daha kötü. Kadınların çoğunluğu okullarda yaşamaya çalışıyorlar. bu sabah arkadaşım savaş başından bu yana taşındığı 11. okulda olduğunu söyledi. 60 gün oldu. Bugün tam 2 ay geçti. 11 kez yer değilştirdi. Önce kuzeydeydi, sonrasında Han Yunus'a sonra okula sonra Refah'a gitti. Şimdi ne olacak?
- Çok farklı değil tabiki. Kadınlar, erkekler ve çocuklar 300'den fazla kişi tutuklandı o günden bu güne. Rehine takasının ardından 39 kadın ve kızı tutukladılar, sadece 5 günde. Gazze'den kadınları tutukladılar, 200'den fazla erkeği tutukladılar. Okullara, kamplara ve şehirlere giriyorlar. Ağaçları kesiyorlar.
Filistin'de de hareket etmek imkansız. Mesela ben Nablus'a gitmek istesem 4-5 km uzaklıkta ama 5 saat sürüyor. Yollar yüzünden, kontrol noktaları yüzünden. Köyleri kapattılar, yolları kapattılar. Tüm yolları Yahudi yerleşimcilere açtılar, askerlere açtılar. Ama Filistinliler bu yolları kullanamıyor. Alternatif yollara da kontrol noktaları koydular. Kimi zaman yolları da yıkıyorlar.
Dün hapishanede bir kadını ziyaret ettim. 5 gün önce gözaltına alınmıştı, ardından tutuklndı. Bize durumun çok kötü olduğunu söyledi. Ne ilaç ne su ne yemek var. Yerleri çok ksııtlı, kıyafet değiştiremiyorlar. 5 kişilik koğuşlarda 11 kişi, daha büyük koğuşlarda 20 kişi kalıyorlar. Kadın, çocuk ve kızlar hepsi bir arada. Çok tehlikeli bir durumdalar.
Geçen gün bir kız bana dedi ki; 'Biz burada ölmeyi bekliyoruz ve bakın bu çocukların gördüğü' Yetişkinler ne derdi bu durumda?
- Hamas direnişin bir parçasıdır. Tüm PLO Filistin örgütleri gibi politik partiler gibi o bir partidir. Onlar konseye ve hükümete katıldılar. Filistin direnişinin bir parçası oldular. Filistin'in bir parçası oldular. Filistin hakları için savaşmaya karar verdiler. Filistin destekçileri de onlarla birlikte. Onlar da Gazze'de savaşıyor sadece Hamas değil. Bu yüzden savaşın bitmesi için savaşacaklar onlar da. Filistinliler olarak haklarımızı almak için savaşmak zorundayız. Özgür bir Filistinli olmak istiyorsak savaşmak zorundayız.