03.05.2021 - 12:17 | Son Güncellenme:
AA
Çekya Başbakanı Andrej Babiş, 17 Nisan'da, ülkenin Güney Moravya bölgesinde 2014'te meydana gelen bir patlamayla bağlantısı olduğu gerekçesiyle 18 Rus diplomatın sınır dışı edilmesi kararı alındığını duyurdu.
Babiş, patlamada Rusya'nın hedefinin Çekya olmadığını, bir Bulgar silah tüccarının mallarını hedef aldığını, bu yüzden de olayı "devlet terörü" olarak görmediklerini söyledi.
Çekya'nın diplomatları sınır dışı etme kararı üzerine Rusya da 20 Çekya diplomatını sınır dışı etme kararı aldı.
Çekya, 20 Nisan'da, Avrupa Birliği (AB) ve NATO'ya, Rusya'ya karşı dayanışma çağrısı yaptı.
Çekya Dışişleri Bakanı Jakub Kulhanek, 22 Nisan'da yaptığı açıklamada, sınır dışı etme kararları sonrası Moskova'da 5, Rusya'nın ise Prag'da 27 diplomatının görev yaptığına dikkat çekti ve Prag'da görev yapan Rus diplomatlarının sayısını Moskova'da görev yapan Çek diplomatların sayısına eşitleyeceklerini söyledi.
Slovakya, 22 Nisan'da, "Çekya'da 2014'te bir mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya Rus diplomatların karıştığı" yönündeki iddialara tepki olarak 3 Rus diplomatın sınır dışı edilmesine karar verdi.
VİŞEGRAD ÜLKELERİNDEN RUSYA'YA KINAMA
Polonya, Macaristan, Slovakya ve Çekya'dan oluşan Vişegrad Grubu ülkeleri (V4) başbakanları, 26 Nisan'da, Rusya ve Çekya arasındaki diplomat krizi nedeniyle Çekya ile dayanışma içinde olduklarını belirten ve Rusya'yı kınayan bildiriye imza attı.
Litvanya, Letonya, Estonya ve Romanya da Çekya ile dayanışma kapsamında Rus diplomatlarını sınır dışı etme kararı aldı.
Öte yandan Çekya ile Rusya arasında yaşanan "diplomat krizinde" V4 ve bazı Baltık ülkeleri dışında diğer AB üyelerinden ciddi anlamda tepki gelmemesi dikkati çekti.
Bu arada Rusya'ya yakınlığı ile bilinen Cumhurbaşkanı Milos Zeman'ın mühimmat deposunda meydana gelen patlamaya ilişkin açıklamaları sivil toplum kuruluşları tarafından protesto edildi. Zeman'ın "2014'te yaşanan olaya ilişkin iki farklı değerlendirmenin bulunduğu, doğal olarak kesin bir sonucun olmadığı" yönündeki ifadelerine tepki gösteren 10 bine yakın gösterici, "Cumhurbaşkanını Rusya yanlısı'' olmakla suçlayarak, konunun Senato tarafından mahkemeye taşınması çağrısında bulundu.
Çekya uzmanı ve gazeteci Gabor Stier bu ülke ile Rusya arasındaki gerilimi, AA muhabirine değerlendirdi.
Stier, Çekya'daki patlamanın Rus gizli servisi ile bağlantısının olabileceğini ama Çekya hükümetinin yaptığı açıklamalarda konuyla ilgili kesin kanıtların ortaya konulamadığını söyledi.
"OLAYIN 6 YIL SONRA GÜNDEME GELMESİ DİKKAT ÇEKİCİ"
Olayın 6 yıl önce gerçekleşmiş olmasına rağmen konunun hala tam olarak aydınlatılamadığına dikkat çeken Stier, "Konu ile ilgili hala birçok nokta aydınlatılamadı. En önemli nokta ise 6 yıl önce gerçekleşmiş bir olayın neden bugün gündeme geldiği. Üstüne üstlük Bulgarlar da Bulgaristan'da Rusya'yla bağlantılı 4 patlamanın gerçekleştiği iddiasını ortaya attı. Bu tür ağır ithamlar kanıtlanmalı." diye konuştu.
Olayların hem jeopolitik hem de Çekya iç politikasıyla bağlantısı bulunduğunu, bu olayla, Rusya ile yeni bir cephe daha açılmış olduğunu kaydeden Stier, gerginliğin daha da tırmanmaması için Almanya'nın Prag'ı durdurmaya çalıştığını öne sürdü.
KRİZ SONRASI RUSYA İLE İLİŞKİLER GERİLEDİ
Stier, "Her halükarda Rosatom (Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu) Dukovany'daki nükleer enerji tesisinin genişletilmesi projesinden çıkarıldı. Benzer şekilde Rus Sputnik V aşısının satın alımı da gündemden kalktı." dedi.
Stier, Başbakan Andrej Babiş'in kararlı adımlar atarak bu konuda muhalefete herhangi bir koz vermediğini ama yine de sonbaharda düzenlenecek olan parlamento seçimlerini kazanmasının zor olduğunu belirtti.
Kriz konusunda Başbakan ve Cumhurbaşkanın farklı tutum sergilediğine de dikkat çeken Stier, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Moskova ile iyi ilişkilere sahip Cumhurbaşkanı Milos Zeman beklendiği gibi bu konuda daha ihtiyatlı davrandı. Soruşturmanın eksikliklerine ve istihbarat servisinin yıllık raporunda bu konuyla ilgili herhangi bir Rus bağlantısının olmadığına dikkat çekti."
"ALMANYA TANSİYONU DÜŞÜRDÜ"
Çekya'daki olayın İngiltere'de Rusya tarafından zehirlenen çifte ajan Sergey Skripal ve kızı Yulia'nın olayı kadar büyümediğini de kaydeden Stier, "Her şeyden önce bu olay Almanlardan dolayı büyümedi çünkü olayların büyümesinde herhangi bir çıkarları yok. Donbas bölgesindeki kriz de dikkatleri dağıttı. Bu yüzden sadece Atlantik ülkeleri dayanışmalarını hem sözle hem de attıkları adımlarla ortaya koydular. Tabii ki Çekya'nın etkisinin İngiltere'den daha az olduğunu da biliyoruz." şeklinde konuştu.