07.09.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Pelin Aykın - İngiltere’de başbakanlığı ve Muhafazakâr Parti liderliğini bırakan Boris Johnson’ın yerine seçilen Liz Truss, ülkesinin 3’üncü kadın başbakanı olurken, her zaman seçtiği yoldan gitmesiyle de dikkati çekti. 47 yaşındaki Truss, 12 yıl milletvekilliği ve 8 yıl bakanlık yaptı. Truss, 2016’da Adalet Bakanı ve Lord Şansölyesi olarak atandığında ülkesinin lk kadın Lord Şansölyesi oldu. Başbakan seçilmeden önce dışişleri bakanı olarak görev yapan Truss, Brexit (İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışı) sonrası Avrupa Birliği ile ilişkilerde ülkenin en önemli kişisi konumuna geldi. İngiltere, kadınların yönetimine alışık olsa da Truss’ın iktidarlığı, ülkenin zor bir dönemden geçmesi nedeniyle merakla bekleniyor. Truss, eski başbakan Margaret Thatcher’ı takip edeceği sinyalini veriyor.
Solcu baba öfkeli
Oxford Üniversitesi’nde felsefe, politika ve ekonomi okuyan Truss, önce monarşi karşıtı bir liberal demokrattı. Matematik profesörü olan babası John ile hemşire olan annesi Priscilla’nın “sol görüşlü” olduğu bilinirken, Truss’ın babasının kızının aşırı sağcı bir muhafazakâr siyasetçiye dönüşmesine kızgın olduğu belirtiliyor. Babasının kendisine oy vermeyeceğini itiraf etmesine rağmen Truss’ın “seçtiği yoldan vazgeçmeyen” bir karakteri olduğunu çevresi de söylüyor.
Liz Truss ile eşi, muhasebeci Hugh O’Leary 22 yıldır evli.
Eşini aldatmış
Muhasebeci Hugh O’Leary ile evli olan Truss’ın iki kızı var. Truss, eşi O’Leary’i “hayatının aşkı” olarak nitelendirse de geçmişte onu aldatmış! 2006’da yılında Muhafazakar milletvekili Mark Field ile ilişkisi olduğu ortaya çıkan Truss’ın evliliği sarsılsa da O’Leary ihaneti affetmişbiliniyor.
Öğrenciyken bir oyunda İngiltere’nin ilk kadın başbakanı Margaret Thatcher’ı canlandıran Truss, yıllar sonra o koltuğa geçmesinin yanı sıra eski liderin stilini de takip ediyor. Şu an enerji krizi gibi zorlukların pençesinde olan İngiltere’yi yönetirken Truss’ın bu kadar özgüvenli olması şaşırtıyor. Dışişleri bakanlığı döneminde Truss’ı tanıyanlar bile onun hangi politikaları takip edeceğini merak ediyor. İngiliz halkı için endişe verici olan şey ise Truss’ın 40 yıl önce pek işe yaramayan Thatcher politikalarını canlandırmaya niyetli görünmesi. Truss’ı tanıyan eski milletvekili Paul Goodman, “Truss’ın en önemli özelliğinin uyum sağlayabilmesi” olduğunu söyledi. Goodman, “Truss bir zamanlar AB’de kalmaktan yanayken, şimdi ayrılıktan yana olanların göz bebeği. Bir zamanlar liberal demokratken şimdi Muhafazakâr Parti sağ kanadının öncüsü. Bu liderlik yarışında da 10 yıldır kabinede yer aldığı halde kendisini taze güç olarak yansıtmayı başardı. Kendini yeniden icat etmek ve güç toplamak bakımından çok güçlü olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Çalkantılı dönemde
Liz Truss, Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açmasının ardından yükselen enerji maliyetleri, daha fazla aileyi yoksulluğa ve bazı işletmeleri iflasın eşiğine iten enerji faturalarındaki artış, durgunluk, yükselen enflasyon, maaş krizi, demiryollarından limanlara kadar her şeyi aksatan bir grev dalgası gibi pek çok sorunu devralacak. Ayrıca, Johnson’ın düzenlediği pandemi yasaklarını çiğneyen etkinlikler nedeniyle dibe vuran Muhafazakâr Parti’nin prestijini düzeltmekle sorumlu olan Truss’ın çözümsüz kalan Brexit anlaşmasına da odaklanması gerekiyor. Truss yönetime geçtiğinde ilk olarak vergileri düşüreceğini, enerji faturaları konusunda vatandaşlara destek olacak bir yol haritası sunacağını açıklamıştı.
Kabinesini açıkladı
Kraliçe 2. Elizabeth tarafından yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen Liz Truss, kabinesini açıklamaya başladı. Truss, Therese Coffey’nin yeni Sağlık Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olduğunu duyurdu. Boris Johnson döneminde İş Dünyası’ndan Sorumlu Devlet Bakanlığı yapan Kwasi Kwarteng de yeni Maliye Bakanı oldu.
Başbakanlık yarışında Truss ile mücadele eden Suella Breverman yeni İçişleri Bakanı olurken, James Cleverly de yeni kabinede Dışişleri Bakanlığı görevine getirildi. Ben Wallace da Savunma Bakanlığı görevine devam edecek. Yeni Adalet Bakanı ise Brandon Lewis oldu.
Başbakan olarak ilk açıklamasını yapan Truss, İngiltere’deki enerji krizi ve ekonomik zorlukların düzeltilmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Şimdi sorunları çözmenin zamanı” dedi. Truss, İngiltere için “önemli bir dönemde sorumluluk almaktan onur duyduğunu” belirtti.
İki Elizabeth buluştu
Boris Johnson’ın İngiltere Kraliçesi 2’nci Elizabeth’e Balmoral Kalesi’nde istifasını sunmasının ardından Liz (Elizabeth’in kısaltması) Truss da başbakanlığı devralmak için kraliçenin karşısına çıktı. Truss’ın kraliçenin elini öpme geleneğini kadın olduğu için değiştirerek sadece el sıkıştığı öğrenildi. Şu sıralar sağlık sorunları nedeniyle pek çok randevusunu iptal eden Kraliçe 2’nci Elizabeth’in baston kullanması dikkat çekerken, bu görüşmenin ardından kraliçe, Truss’ı resmen başbakan olarak atadı.