27.08.2024 - 16:04 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr
Oturur pozisyonda ve kolları dizlerine sarılmış halde bulunan sekiz yaşındaki çocuğun ikonik 'Plomo Mumyası', arkeologlar tarafından 1954'te keşfedildiğinden bu yana inceleniyor.
Yeni bir araştırma ise, Şili'nin Cerro El Plomo bölgesinde 500 yıl önce bir ayinde kurban edilen ve dondurulmuş bir mumya olarak iyi korunan İnka çocuğunun daha önce düşünüldüğü gibi 'huzur içinde' ölmediğini ortaya koydu.
Araştırmacılar daha önce çocuğa uyuşturucu maddeler verildiğini böylece buzlu mezara konulmadan önce uyutulduğunu ve burada boğularak öldüğünü düşünüyorlardı.
Şili Ulusal Doğa Tarihi Müzesi, çocuğun 1460 civarında Qhapaq hucha veya Capacocha adı verilen ve muhtemelen İnka İmparatorluğu'nun soyluları, rahipleri ve yetkililerinin katıldığı bir kurban töreninde öldürüldüğünü aktarıyor.
Araştırmacılar, ayaklarındaki izlere dayanarak çocuğun ölümünden önce, güney orta Peru'dan Cerro El Plomo'ya birkaç ay boyunca iki bin km'den fazla yürüdüğüne dair işaretler olduğunu söylüyor.
Uzmanlar, son anlarının muhtemelen uzun yolculuk sebebiyle yorgunlukla, yüksek rakımla ayrıca hipotermiye ve ölüme yol açan donmuş bir zemine sahip dikdörtgen bir odaya yerleştirilmeden önce uyuşturucu bir madde yutmasından kaynaklanan yorgunlukla geçtiğini düşünüyordu.
Çocuğun yanına yanı sıra, biri altın ve gümüş alaşımından, diğeri kabuktan yapılmış iki deve figürü de dahil olmak üzere tören nesneleri içeren bir cenaze adağı da konuldu.
Arkeologlar, bu tür kurbanların, İnkaların insanlığın en iyilerini tanrılarına katılmasını sağlamaya çabalarından biri olduğuna inanıyor. Son araştırmalar ise, bu kurban ayinlerinin nasıl gerçekleştirildiğine dair görüşleri değiştiriyor.
Zira, Plomo Mumyası'nın baş kısmının yeni BT X-ışını taramaları, oğlan çocuğunun kafatasının ön kemiğine 'ustalıkla uygulanmış' bir künt kuvvet travması belirtilerini ortaya koyuyor.
Müzedeki araştırmacılar, travmaya çocuk kafası öne eğik bir halde ayakta dururken keskin olmayan bir cismin sağdan sola doğru hareket ettirilmesinin yol açmış gibi göründüğünü kaydetti.
Bu yeni bulgular, özellikle hasat ayında İnka imparatorluğu'nda Güneş tanrısına yapılan çocuk kurbanı ayinlerinin tabiatı hakkındaki daha önce kabul edilmiş inançları sorguluyor.
Genom analizi ayrıca, çocuğun atalarının güney orta And Dağları'na ve kuzey Şili'yle birlikte Peru'nun güney dağlık bölgelerindeki kadim insanlara dayandığını doğruluyor. Fakat, çocuğun köklerinin tam olarak nereden geldiğini belirlemek henüz mümkün olmadı.