Önce öğren, sonra pişir, arkadaşlarınla birlikte ye

Un serpiştiriliyor, yumurtalar kırılıyor, tuz-biber ekiliyor, herkes önündeki hamuru tüm gücüyle yoğuruyor. Beyoğlu’ndaki The House Cafe‘de açılan The House Atelier adlı atölyedeki yemek kursuna katılanları izliyoruz. Ancak burası bir “yemek okulu” değil. İnsanlar kafenin içinde bulunan bu atölyeye güzel vakit geçirmek için geliyor.
İsteyen burada düzenli olarak ustalar tarafından verilen yemek kurslarına katılıyor, isteyen de yemekli iş toplantıları düzenliyor ya da arkadaşlarıyla doğum gününü kutluyor. Bu atölyede kız arkadaşına evlenme teklifi edenler bile var. İstediğiniz yemekler ise yanınızda pişirilip sofranıza getiriliyor. Çok istiyorsanız aşçıyla birlikte siz de ocağın başına geçebiliyor ya da evinizde olduğu gibi servise el atabiliyorsunuz.
The House Cafe‘deki bu atölyenin müdürü Can Ünsal, “Burada bir zorunluluk yok. İstediğiniz saatlerde bu atölyeden yararlanabilirsiniz” diyor...

Yeni açtığınız bu atölye kendin pişir kendin ye gibi bir yer...
Evet. İnsanlara değişik bir alternatif sunmak istedik. Mesela ev makarnası dersinde katılımcılar makarnanın hamurundan yumurtaların kırılmasına kadar her şeyi kendileri yapıyor. Yaptıkları yemekleri de daha sonra yiyorlar. Başlarında da bir uzman oluyor. Yemeğin nasıl yapılacağını anlatıyor. Yemek atölyelerimiz çok keyifli geçiyor. Genellikle sekiz-dokuz kişilik katılımcılar oluyor.

Eğitimde hangi mutfaklar var?
Osmanlı mutfağı, Fransız mutfağı, İtalyan mutfağı atölyelerimiz var. Ayrıca Bice Restaurant şefi Giovanni Terracciano’nun ve The House Cafe kokteyllerinin de atölyesi var. Pera Thai restoranın şefi de aramıza katıldı. O da bize Tayland mutfağını gösterecek. Ünlü suşi şefi Junichi Hiraga da suşi ile yöresel Japon yemeklerini öğretecek. Ayrıca meze atölyelerimiz de var. Kursları isteğe bağlı olarak da düzenliyoruz. Eğer bir kişi “Japon mutfağı istiyorum” derse, ona özel eğitim de düzenliyoruz.

Özel davetler nasıl geçiyor?
Mesela kurumsal yemekler oluyor. Atölyemizde projeksiyon perdemiz de olduğu için insanlar hem yemek yiyor hem de toplantı yapabiliyor. Atölyemizde doğum günü partileri ya da özel yemek davetleri de oluyor. Mesela geçen gün bir misafirimiz kız arkadaşına evlenme teklifi etmek için atölyemize gelmişti.

Peki bir evlenme teklifi için atölyeyi kapatmaya ayrı ücret ödeniyor mu?
Hayır. İnsanlar sadece seçtikleri mönü için kişi başı 80-90 YTL gibi bir fiyat ödüyor. Fiks mönülerimiz var; isterseniz sizin zevkinize göre de mönü hazırlayabiliriz. Mekanı kapatmak için ayrıca aldığımız bir bedel yok.

“Rahat olsunlar diye dekora ev havası verdik”

İnsanlar evde davet vereceklerine farklı bir ortamda buluşuyorlar aslında...
Evet. Hem evde uğraşmamış oluyorlar hem de ev gibi bir ortamda yakınlarıyla telaşsız bir şekilde yemeklerini yiyorlar. Onlara evlerinde yapacakları hizmeti sunuyoruz; kendilerini evlerinde davet veriyor gibi hissediyorlar. İnsanların rahat olmaları için dekorumuza da ev havası verdik zaten.

Kafenin bu atölye bölümünde kaç kişilik davetler verilebiliyor?
Cumartesi günleri akşam davetlerinde en az 30 kişi oluyor. Geçen salı 31 kişilik bir davet vardı. Bu tür organizasyonlarda daha çok kokteyl mönüsü tercih ediliyor. Yemek davetlerinde ise genellikle 15-20 kişilik gruplar oluyor. Atölye büyük ilgi görüyor. Hem hafta içi hem hafta sonu davet düzenlemek isteyenler var.

“Bu haftaki kurslara sadece erkekler katıldı”
Kurslara genellikle kimler ilgi gösteriyor?
Yemek yapmaya meraklı 50 yaşındaki insanlardan üniversite öğrencilerine kadar her çeşit müşterimiz var. Belli bir yaş, belli bir kesim yok. Ayrıca Türkiye’de oturan yabancılar çok meraklı. Özellikle Osmanlı mutfağını öğrenmek istiyorlar.

Özellikle hangi mutfaklar revaçta?
Mezeler büyük ilgi görüyor. Makarna atölyemiz de inanılmaz ilgi görüyor. Osmanlı ve İtalyan mutfağının çok meraklısı var. Ayrıca Uzakdoğu mutfağına da ilgi büyük.

Katılımcılar daha çok erkek sanki...
Bu sürekli değişiyor. Geçen haftaki yemek kursumuza sadece bir bayan katılmıştı, bu haftaki katılımcılar ise sırf erkek.