Ana, çocuk ve Esra Ceyhan

Bir çocuk; bu haber de Fransadan. Yaşlı veya mağdur anne-babaya bakmayan "evlat" hapis yatacakmış. Yani benim oğlum bana kanun zoruyla bakacak. Ve hapis cezası korkusuyla gösterdiği ilgi de beni mutlu edecek. Onurumu kırmayacak. Bıraksın açlıktan bir an önce öleyim o zaman. Çünkü "yaşamak" sadece karnı doymak ve ısınmak değildir. Yasayı çıkaranlar şunu unutmuşlar: Böyle bir "evlat" anne-babaya o yardımı yapar ama bunun acısını da çıkarır. Yaşlıları, biraz daha kahredecek bir yasa.Bir eş; TVde öğleden sonrası programı... Genç ve üç çocuklu bir anne canlı telefon bağlantısında diyor ki, "Kocamdan, bana işkence yaptığı, beni aç bıraktığı ve içip dövdüğü için boşandım. Ama şimdi her şeyi kumarda yedi, benim çocuklarımla zar zor geçindiğim evime gelmek istiyor. Beni ölümle tehdit ediyor. Korkuyorum ne yapayım?" Bunu bana değil, oradaki stüdyo avukatına soruyor. Yanıt: "Mahkeme kararı aldırın, size ve çocuklarınıza 600 metreye kadar yaklaşamaz." Kadın: "Aldırdım ama daha çok sinirlendi, kudurmuş gibi beni arıyor. Bir yerde bulur, illa ki öldürür. Ne yapayım?" Cevap: "Size yanaşamaz, yoksa hapse girer." Kadın baktı ki anlatamayacak, ümitsiz bir sesle "Peki anladım" dedi ve kapadı telefonu. Bence anladığı, ölüme bir adım daha yaklaştığıydı.Bir Esra Ceyhan; bu kız beni bir gün hücceten öldürecek. Konuğu alıyor stüdyoya, konuk ağzı burnu darmadağın bir kadın. "Kocam dövdü" diyor. Telefonda komşusu bağlanıyor, "Evet kocası dövdü" diyor. Esra diyor ki, "Bilemeyiz kimin dövdüğünü, siz öyle diyorsunuz!" Kanundan ve RTÜKten bu kadar mı korkulur? Evet haklıdır, mahkemesi süren vatandaş suçsuz sayılır. Ya da bir yayın kuralı, "İtham edilen de dinlenecek". Ama kız diyor ki, "Annemi gözümün önünde öldürdü babam." Esra Ceyhanda bir panik. "Aman öyle demeyin... Biz kanunlar karşısında saygılıyız." Biz değil miyiz? Mesela ortada en az beş şahitli bir vukuat var. Esra yine tereddütlü. Kendisinden, "Elleri kırılır inşallah, seni nasıl da dövmüş tüh tüh" demesini beklemiyoruz. Sadece biraz sakin olsun, bizi germesin. İnsanların ağzına lafları tıkamasın ki anlayalım olup biteni. Ya da böyle programlar yapmasın, bu gibi insanları oraya davet etmesin, insanlar boyun damarları şişe şişe dertlerini anlatıp helak olmasınlar. Light bir program yapsın. Kuzu tandır tarifi ve iki şarkıcı bize yeter mesela.Ve bir köşe yazarı; Ruhat Mengi. Kanunlar karşısında diğer kadınlar ve kendi adına verdiği savaşı, zaman zaman aynı konuda yazılar yazarak destekliyorum. Ancak geçen hafta bir kadın hakim tarafından 40 milyar lira ödemeye mahkum edilişini anlamadım. Bir anlasam yazacağım. Madem ki öyle diyorum, kanun adamı kanun koyucuyu "tutuyorsa", ben de Ruhat hanımı "tutuyorum". Ama arada şunu kaçırıyorum, "O zaman bu insanlar ne diye yazıyorlar?" Bu köşeler insanlara, sadece doğayı ve yavrukurtluk günlerini anlatmaları için mi veriliyor? Yani, "15 yaşında ırzına geçilen bir kızın, tecavüzcüsü ile evlenmesi konusunda" hiç kimse bizden fikir sormuyor mu? Hele, bir kararın yanlışlığına inanmak ve buna isyan etmek, birilerine kızmak haddimiz değil mi? Reklamcı Ali Tarana, balıkçı soruyor, "Ne iş yaparsın?" diye. "Reklamcılık amca..." Adam diyor ki; "Desene sen de benim gibi bi bok değilsin. Bak oğlum, bir mesleğin kıçında cılık, culuk lafı varsa o iş, iş değildir. Balıkçılık, reklamcılık, gazetecilik mesela... Diğerlerine bak. Doktor, mühendis, hakim... Sonlarında hiç cılık, culuk var mı?" Yazara e-mail Bir türlü fırsat bulup yazamadığım, birkaç şeyi paylaşmak istiyorum... Önce bir anne; çocuğunu çamaşır makinesine atan şu kadın. 24 yaşındaymış. Bu hanım, dini nikahla (yani nikahsız) yaşadığı adamdan olma 25 günlük bebeğini makineye atmış, aleti çalıştırmış. Sebep: Kıskançlık, öç alma vs. Yahu ben mi yanlış biliyorum? Anne dediğin, çocuğu olduğu andan itibaren, bir süreliğine şeyiyle irtibatını kesmez mi? Yani anne olunca insan, adamın "yakasından" düşülmez mi? O dönemde varsa yoksa insanın çocuğu değil midir? Anlamak zor Fatma Battalı (Bir daha utanması için yazıyorum adını). Bu Fatma hanım, "koca"ya sinirlenmiş, adam makineye sığmayacağı için çocuğu atmış. Hay Allah canını alsın kadın! O çamaşır makinesinde kendini yıkasaydın, en uzun programla üstelik. Belki o salak nikahla temizlenecek sandığın namusun yerine kendin temizlenirdin.