'Vefa Borcu'nda bilinmeyen gerçekler

'Vefa Borcu'nda bilinmeyen gerçekler
Samatya Develi, Ortaköy'de Karaca Balıkevi, Bursalı Kebap'da nargile zevki, Kocadağ çok üzgün, Işın Karaca, Müge anne oldu, Özlem Yıldız ateş püskürüyor ve ...
Efendim, Develi'nin Kalamış'daki tesislerinde birkaç kez kebap ve balık yemiştim. Ama Samatya'yı ne semt olarak gördüm, ne de buradaki Develi'ye gittim. Sağolsun Şamdan'ın sahibi Mehmet Tuna kolumdan tutup "Sen kebap sevmezsin ama, gel, burası farklı" dedi ve beni Samatya'daki Develi'ye götürdü. Valla iyi de oldu. Bu krizde maşallah dört kat ve teras doluydu. Fiyatları ehven olmalı ki aileler, genç kızlar, sevgililer hep Develi Samatya Tesisleri'ndeydi. Sahibi Arif Develiler genelde burada olurmuş. Gelmişken Samatya'yı da şöyle bir gezdim. Herkesin sevgilisi olan 'İkinci Bahar' adlı dizinin çekim mekanlarını gördüm. Samatya halkı müthiş sıcak. Büyük çoğunluk Posta okuyor. Dolayısıyla da beni tanıdılar. Manavlardaki sebze, meyva fiyatlarına baktım, piyasaya oranla hayli ucuz. Minik 'tektekçi' meyhaneler var. Mezeler tertemiz ve taze. Üstelik porsiyon fiyatları ucuz. Develi'nin terasından manzara ise müthiş, insanın yedikçe yiyesi, içesi geliyor. Müdür Kadir Uluçay, mutfak şefi Mesut Saydut, garson Şenol Cihan başarılı isimler. O gün süzme yoğurt, közlenmiş patlıcan, sarmısak, kırmızı pulbiber ve zeytinyağından meydana gelen 'abu gannuş', ekmek içi, ceviz, beyaz peynir, sarmısak, pulbiber, zeytinyağı ve salçadan oluşan 'muhammara', acur, fasulye, isot, biber turşusu, domates, soğan, biber, ceviz, nar ekşisinden yapılan 'gavurdağı salatası', çiğ köfte, içli köfte, fındık lahmacun, terayağlı, fıstıklı humus, ana yemek olarak da fıstıklı, keme ve yeni dünya kebabı yedik. Ardından da ilk kez sevgili Gürnar Çapa'nın evinde tattığım, Kıbrıs'dan getirttiği ceviz tatlısı ile kaymaklı künefeyle final yaptık. Ama bittim. Çünkü hepsi sağlık açısından bana zararlı yiyeceklerdi. Ama enfesti. Gerçekten Samatya Develi Kebap'a bir daha gideceğim. Mehmet karısı Şehnaz ve çocuklara 10 lahmacun, 3 porsiyon da ceviz tatlısı sardırdı. Ne kadar ödediğini sordum. Dört kişi, bir şişe Tekirdağ rakısı ile çok ehven bir rakam ödemiş. Bu arada Develi Etiler, Hillside girişinde 'Bay Kebapçı'yı da alarak yeni yerini hizmete soktu. Samatya Develi telefon numarası (0212) 529 08 33. Kebapdan söz açılmışken, yine 3. Levent'de 'Bursalı Kebapçı' açıldı. Tığ gibi olan Rıfat Ababay'ın dikkatine. O Bursa dönerini sever de. Uğrayıp personel ile görüştüm. Gemlik zeytini ve zeytinyağını kullanıyorlar. Ayrıca bahçede nargile keyfi müthiş. İlgililer ustanın Bursalı olduğunu ve köftelik kıymanın, etin, tereyağının, kemalpaşa tatlısının, kestane şekerinin, yani herşeyin Bursa'dan özel getirtildiğini söylediler. Rezervasyon için telefon numarası (0212) 283 71 80. Mönüdeki fiyatlara da göz gezdirdim, çoluk çocuk ailece gidebileceğiniz rakamlar. Ortaköy'de turuma devam ederken Mustafa Kocadağ ile karşılaştım. Azer Bülbül'ün menajeri. Bülbül'ün sağa, sola taktığı borçlardan haberi yokmuş. Yemin billah etti. "Abla ben masumum. Azer'in kafası iyi olunca 'Mustafa öder' diyormuş. Bu arada çocuk nereye gitse masası tanıdıklarla doluyor. E ister istemez de hesaplar şişiyor. O gece de Zevk -i Alem'de benim ödeyeceğimi söylemiş. Halbuki ben hasta olduğum için masadan kalktım. Sizin gibi profesyonel bir köşe yazarı doğruları yazar. Beni bu dertten kurtar" dedi. Artık bilemem.

Hoşgeldin Lidya, 2 milyona balık -ekmek, Işın Karaca Kanal D'de pazar günleri zevkle izlenen, her zaman doğruları veren bir magazin programı 'Pazar Magazin'. Güzel sunucusu ve yapımcısı Müge Anlı Akdağ anne oldu. Baba Burhan Akdağ'ın ağzı kulaklarında. Doğumu Dr. Herman İşçi başarıyla yaptı. Bu ekonomik krizde de olsa minik Lidya'ya "Aramıza hoşgeldin" diyorum. Işın Karaca müthiş bir gırtlağa sahip. Önce Sezen Aksu'nun, ardından da Ajda Pekkan'ın vokalistliğini yaptı. Ama ekonomik kriz nedeniyle starların işleri nanay oldu. Işın da şimdilerde Caddebostan Pizza Pino'da çarşamba, cuma, cumartesi geceleri sahneye çıkarak ekmek parasını kazanıyor. Anadolu yakasındakiler, bu ses kaçmaz, bilesiniz istedim. Ortaköy artık favori yerlerimden biri. Turlarken yeni bir yer kazandım, sizlere de kazandırdım sanırım. Ceneviz Cafe'nin yanında, Osmanzade Sokak'da müthiş hoş bir dükkan. İki katlı. Her kat gemi kamarası gibi. Zaten sahibi Kani Kaçmaz denizcilikle uğraşıyor ve iki teknesinde bu işi yapıyor. Aşçıbaşı İsmet Pala, İşletme Müdürü Metin Sarıtaş, soğuk meze ustası Yavuz Çevik ile biraz sohbet ettim. "Bu hayat pahalılığında amacımız insanlara iyi hizmet verip ucuza balık yedirmek. Burada alkol yok. Yakın yerlere paket servisimiz var. Özelikle Ortaköy halkı ve aileler müdavimimiz" dedi. Mönüdeki fiyatlar beni şok etti. İstavrit 2, mezgit 3.5, levrek 4, çipura 4, hamsi porsiyon 2.5 milyon. Roka salatası 750, her türlü içecek 500 ila 1 milyon lira arasında. Kalamar ve karidesin porsiyonu ise 2.5 milyon. Ben karnımı bir güzel doyurdum, toplam 5 milyon lira verdim. Telefon numarası (0212) 327 27 88.

Özlem'in sıkıntısı ve Yeşim'den olağanüstü bir albüm Efendim, tam üç gündür sevgili Özlem Yıldız arıyor. Özlem'i gerçekten seviyorum. Şeker gibi, işinde de hayli başarılı ve sempatik bir isim. Özlem son günlerde hayli dertli. "Şenay Hanım ben ne yapacağım? Önce Mahsun Kırmızıgül, ardından da Emre Kütük. Şimdi sırada kim var bilmiyorum? Her selam verdiğim sevgilim oluyor" diye bana sığındı. Aslında ateş olmayan yerden duman çıkmaz ama, Özlem'e inanıyorum. Kızcağız bu haberlerden o kadar sıkılmış ki evliliği bile neredeyse kurtuluş olarak görüyor. Yeşim'i yaklaşık 20 yıldır tanıyorum. Dünya güzeli bir insan Yeşim Salkım Uzan. Haris, kıskanç ve kötü kalpli değil. O Türk Popu'nun yıldızıydı. Ama yıllardır aklı hep Türk Sanat Müziği'ndeydi. Zaten öyle bir gırtlağa sahip ki, Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan bir zamanlar Yeşim'i assolist olarak çıkarmak istemişti. Ama kendisi reddetti. Yeşim Salkım'ın şu günlerde müzik marketlerde yerini alan 'Vefa Borcu' adlı albümünü Yeşim bir vefa borcu olarak çıkardı zaten. Türk Sanat Müziği'ne, annesine, gerçek bir sanatçı olan babası Dursun Salkım'a ve kendine inananlara. Neşe Müzik'in sahibesi ve gerçek bir alaturka düşkünü olan Neşe Demirkat bile albüme 10 puan verdi. Yalnız o mu? Kime sorsam, "Müthiş, mükemmel" diyor. Ben dinlerken dinleniyorum. Albüm yormuyor. Yeşim öyle güzel okumuş ve tüm şarkıları öyle şık yorumlamış ki kutlamak gerek. Aranjör Garo Mafyan.

Ahmet Kadri Rizeli, Baki Diyarlar, Ahmet Meter, Asım Ekren gibi müzik dünyasının ünlü isimleri çalışmışlar. Albümde yeralan her şarkının Yeşim'e göre gizli bir gerçeği var. Bunları da ilk kez bana açıkladı. Bir gece Zeki Müren'i rüyasında görmüş, 'Gözlerinin İçine Başka Hayal Girmesin' adlı şarkısını birlikte okumuşlar. O an kasete bu şarkıyı almaya karar vermiş. Konservatuvardan mezun olurken Yusuf Nalkesen'in 'Olanlar Oldu Geçti' adlı şarkısıyla sınavı geçmiş. Bir televizyon programında okuduğu 'Dediler Zamanla Hep Azalırmış Sevgiler'i Huysuz Virjin ağlayarak dinlemiş. "O kadar güzel okudun ki, bir albüm yaparsan bu şarkıyı mutlaka al" demiş. Kasette yer alan 'Baktıkça Resmine' adlı parça ise babası Dursun Salkım'a ait. Baba Salkım, askerliğini yaparken annesine yazmış. Yeni bir şarkı olan 'Nartanem, Birtanem'i ise Yusuf Nalkesen, Yeşim için özel bestelemiş. 'Kadehinde Zehir Olsa' kocasıyla ortak şarkılarıymış. Evet, 'Vefa Borcu'nu mutlaka alın. 'Dilimi Bağlasalar Anmasam Hiç Adını', 'Dudaklarında Arzu Kollarında Yalnız Ben', 'Neyleyim Neyleyim Ben Böyle Yari', 'İnleyen Nağmeler', 'Avuçlarımda Hala Sıcaklığın Var', bir zamanlar dillerden düşmeyen ve hala gözde olan bir Seda Akay klasiği 'Deli Mavi', 'Bir Kırık Aşk', 'Tez Geçse de Her Sevgide Bir Hatıra Vardır'... Daha na yazayım ki. Bu albümde kendinizden çok şeyler bulacaksınız. Zaten Yeşim de bu çalışmasının bir prestij ve onur albümü olduğunu belirterek, "Sevgili Şenay, bu işte yanımda çok güvendiğim ve mesleklerine saygı duyduğum insanlar vardı. O yüzden herşey doğru oldu. İddialı olmadan, sadece doğruyu hedef alarak bu işi yaptım. Senin dediğin gibi başarılı olmuşsam ne mutlu bana" dedi. Efendim, bugünlük de bu kadar. Kalın sağlıcakla, en kötü gününüz benimkinden iyi olsun.

Amerika'dan Özlem
Yazılarımı www.milliyet.com.tr'den okuyan sevgili Özlem, "Kimi insanlar sizi eleştirseler de ben Amerika'dan yazılarınızı zevkle takip ediyorum. Lütfen yazmaya devam edin. Çok bunalmdığım günlerde bile yazılarınız beni alıp o güzel İstanbul'un değişik kesimlerine götürüyor. Hasret gideriyorum. Ara sıra Ankara'dan da söz edin. Eleştirilere aldırmayın. Meyva veren ağaç taşlanır" demiş. Ben zaten devam ediyorum sevgili Özlem. Sana da eleştirenlere de küfredenlere de teşekkürler. Sonuçt nasıl olsa herkes beni okuyor.

Murat Altınkaynak ve Murat Bulut'a
Erzurum gezimin izlenimlerimi Erzurumlu kardeşlerim Murat Altunkaynak ve Murat Bulut çok olumlu bulup teşekkür etmişler. İki fanatik Erzurumlu, memleketlerinin hakettiği yeri bulamamasına üzülüyorlar. Dilerim devlet de en az Polat Ailesi kadar Erzurum'a destek verir, sizlerin de Erzurum ile ilgili hayalleri, güzel duyguları gerçekleşir.

Köylünün sesine kulak verin
Belçika'dan Ayşe Akgül, Türkiye'deki krize çok üzüldüğünü, toplumun bir kesiminin gülüp oynayıp eğlence peşinde koşarken köylüyü unutmasını anlayamadığını yazmış. Sevgili Ayşe, köylü bu memleketin efendisi. Ayrıca bir süre Anadolu'yu gezip farklı yazılar yazmak da en büyük arzum.

Casinolar açılsın
Sevgili Ersen, Bükreş ve casinolarla ilgili yazımdan dolayı çok olumsuz tenkitler aldım. Ama tıpkı senin gibi hala fikirlerimde israrlıyım. Casinoların açılmasıyla sen ve senin gibi işsiz kalmış birçok insana umut ışığı doğacak. Türk turizmine katkısı da cabası. İsteyen, istediği gibi anlasın. Şimdilik bir ışık yok, ama umudunu yitirme.



MAGAZİN