08.08.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
TÜLİN AÇIKBAŞ
Günümüzde pek çok çift, çocuk sahibi olmak için tüp bebek tedavisine başvuruyor. Ancak her geçen gün yeni teknik ve yöntemlerin gelişmesine rağmen, tedavilerindeki başarı oranı istenilen düzeylere henüz ulaşamadı. Eve bebekle dönmek için daha tedaviye başlamadan uyulması gereken bazı kurallar var. Tüp bebek tedavilerinde başarıyı doğrudan etkilediği bilinen temel faktörleri, Medicana International İstanbul Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Selman Laçin anlattı:
Kadının yaşı ve bireysel yumurtalık rezervi önemli etkenler. Yaşınızı ve genetik yapınızı değiştiremezsiniz ama bu konuda yapabilecekleriniz var. Sağlıklı yaşam kuralları bu süreçte büyük önem taşır.
- Sigara içiyorsanız mutlaka bırakmalısınız. Sigara, hem yumurta hem de sperm kalitesini olumsuz yönde etkiler.
- Fazla kilo ve obezite sorununuz varsa ideal kilonuza inmelisiniz. Tedavide kullanılan ilaçlar, kilo almaya yol açabilir. Fazla kiloyla başlanacak bir gebeliğin sorunlu geçebileceği akılda tutulmalı.
- Doğal gıdalarla düzenli bir beslenme şekliniz olmalı. Bol sebze ve meyve tüketip, su içmelisiniz.
- Tuz ve diğer katkı maddelerinden uzak durmalı, kafeinli ve asitli içeceklerden kaçınmalısınız.
- Alkol kesinlikle tüketmemelisiniz. Alkol kullanan anne adaylarının çocuklarında doğumsal anormallikler ve düşük yapma riski daha fazladır.
- Günde en az sekiz saat uyumalı ve geç yatmamalısınız.
- Hareketli bir yaşam tarzınız olmalı ama yorgunluk ve aşırı egzersizin tedavinizi olumsuz etkileyebileceğinizi aklınızda tutmalısınız. Yürüyüş yaparak vücudunuzun direncini korumalısınız.
- Stresle baş etmek için de gerekli adımları mutlaka atmalısınız. Bunun için gevşeme tekniklerini kullanabilirsiniz. Gerekirse profesyonel yardım da alabilirsiniz.
- Tedaviye yüksek motivasyonla başlamalısınız. İnanmak, başarmanın yarısıdır.
En sık nedeni sperm
Çocuk sahibi olmada zorluk çeken çiftlerin yarısında sorun erkeklerden kaynaklanır. Tedavi öncesinde erkeklerin detaylı bir sperm analizinden geçmesi gerekir. Sperm sayısında çok belirgin bir azalma, hareket azlığı veya şekil bozukluğu varsa doktorunuz daha ileri tetkikler isteyebilir. Genetik tanı tekniklerinden yararlanmak gerekebilir. Kötü kalitedeki spermlerin kullanılmasıyla embriyoların ileride gelişimi bozulabilir ve gebelik şansı azalır. Tedavi öncesi bu vakalarda spermlerin detaylı incelenmesi ve var olan şiddetli şekil bozukluklarının tanımlanması çok önemli. Son yıllarda bu amaçla geliştirilmiş özel mikroskop büyütme sistemleri kullanılır. IMSI ile spermler 6 bin kez büyütülerek incelenebilir. Ayrıca Sperm Çip veya PICSI denilen özel tekniklerle en sağlıklı spermlerin seçilmesi de mümkün.
Embriyo seçimi ve transferi
İlk dört gün boyunca gelişip, hücre sayısı artan embriyo beşinci güne geldiğinde iki bölüme ayrılır. Embriyonun içinde sıvı birikmeye ve kistik bir görünüm almaya başlar. Bunlara ‘blastosist’ denir. Ancak her embriyo bu aşamaya kadar gelemez ve erken bir dönemde durabilir. Bu aşamaya kadar gelebilmiş embriyoların anne rahmine tutunma ihtimalinin daha yüksek olduğu bilinir.
Elbette bu embriyoların hepsinin gebelik oluşturması söz konusu değil ve içlerinde anormal olanlar da bulunabilir. Az sayıda embriyo varsa, beşinci gün beklenmeden de transfer yapılabilir. Çünkü embriyolar için en ideal ortam anne rahmidir.
Tüp bebek uygulamasında embriyoya ait hücrelerin girişimsel yöntemlerle elde edilerek genetik hastalıklara veya kromozom sayısına yönelik tanı ve tarama işlemlerinin yapılması da gerekir. Özellikle ileri anne yaşı söz konusu olduğunda, genetik testler hayati önem taşır. Gebelik öncesi yapılan bu taramalar PGT olarak adlandırılır.
PGT yönteminde, kadından toplanan yumurta ve erkekten alınan spermden mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemiyle oluşturulan embriyolardan normal kromozom sayısına sahip olan rahme yerleştirilir. Böylece düşük veya gebeliğin sonlandırılması riski azalır.
Cinsel ilişkiye girilebilir mi?
Çiftler transfer öncesi ve sonrası dönemde cinsel ilişkiye girip girmeme konusunda tedirginlik yaşar. Cinsel hayata devam etmek, embriyo tutunmasını olumsuz yönde etkilemez.
Ancak anne adayının yumurtalıkları büyük olduğundan ilişkide rahatsız olabilir. Kimi zaman lekelenme tarzı kanamalar görülebilir. ve bu sebeple çift endişelenebilir. Oluşabilecek başarısızlık durumunda da çift suçluluk duyguları hissedebilir. Genelde çiftlere gebelik testine kadar ilişki önerilmez.
Aynı şekilde anne adayının, hapşırması, öksürmesi, ıkınması, ya da ayağa kalması, embriyonun tutunması engelleyen durumlar değildir. Anne adayının kendini çok yormaması ancak hareketsiz de kalmaması gerekir. Günlük rutin işler yapılmalı ve çalışma hayatına da devam edilmeli.
5 SORU 5 CEVAP
Bahçelievler Medicana Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Düzgün Kormaz, en çok merak edilen beş soruyu cevapladı.
- 40 yaş üzeri kadınlarda tüp tedavinin başarı oranı nedir?
35 yaş üzeri kadınlarda doğurganlık oranı azalır. Yaş ilerledikçe, yumurtalık kalitesi ve sayısı düşer. 40 yaşlarındaki kadınlarda tüp bebek tedavisi başarı oranı yüzde 10 civarındadır.
- Tüp bebek tedavisiyle hamile kalan 40 yaş üzeri kadınlarda doğum risk var mıdır?
Bu kadınlarda sistemik bazı hastalıkların görülme riski arttığı için diyabet ve hipertansiyon ortaya çıkabilir. Ayrıca gebeliğe bağlı tansiyon yükselmesi ve ödem gibi belirtileri olan ve halk arasında ‘gebelik zehirlenmesi’ denen Preeklampsi gelişebilir. Doğum sonrası kanama, genç anne adaylarına göre daha fazla görülebilir.
- 40 yaş üzeri kadınlara uygulanan tüp bebek tedavisi diğerlerine göre farklı mı?
Genel olarak tedavi protokollerinde çok fark yok ancak hekimin kararına göre kombine uygulamalar seçilebilir. Maddi koşullar ve follikül oluştuğu sürece deneme sayısı artırılabilir.
- Tedavi psikoloji nasıl etkiliyor?
Kısırlık tedavisi gören çiftlerde genel bir kaygı söz konusudur. Ancak 40 yaşlarında menopoza girme korkusu ve doğurganlığın biteceği düşüncesi doğal olarak daha yaygındır.
- Peki erkek faktörü ne kadar önemli?
Erkeğin üroloji muayenesi ve spermiogram sonucu normalse, tedavide bir sorun yaşanmaz.
ENDOSKOPİK CERRAHİ SÜRECİ HIZLANDIRIYOR
Endoskopik cerrahi, kadın hastalıkları operasyonlarında hem tanı hem de tedavi amacıyla sık kullanılır. Hatta bazen tüp bebek tedavisine gerek kalmadan uygun hastalarda gebeliği bile sağlayabilir. Çamlıca Medicana Hastanesi Tüp Bebek ve Endoskopik Cerrahi Ünitesi’nden Op. Dr. Ömer Faruk Vanlıoğlu, endoskopik cerrahinin tüp bebek tedavisindeki yeri hakkında bilgi verdi.
Hangi hasta grubu endos- kopik cerrahiden fayda görür?
Rahimde miyom benzeri yapılar gebelik oluşmasına engelse, laparoskopi yöntemiyle çıkarılarak gebelik sağlanabilir. Polip benzeri yapılar da histeroskopiyle çıkarılır. Rahim içerisindeki doğuştan yapısal anomaliler de yine aynı yöntemle düzeltilir. Tekrarlayan tüp bebek başarısızlıklarında da rahim içini değerlendirmek için endoskopik cerrahi önerilir. Ultrasonografide tüplerde sıvı izlenirse, tedavi öncesinde laparoskopik cerrahi planlanır.
Tüplerin uç kısımlarının enfeksiyon veya herhangi bir nedenle kapalı olduğu hasta grubu, laparoskopi yöntemiyle tedavi edilebilir.
Histeroskopi nedir?
Histeroskopi; rahim içinin değerlendirilmesini sağlayan teşhis ve tedavi yöntemidir. Rahimde ince fiberoptik kamerayla gözlemi yapılır. Histeroskopi, tanı ve tedavi amaçlı olarak iki şekilde uygulanabilir. Tanısal amaçlı olarak anormal vaginal kanamalarda, kısırlık nedenlerinin araştırılmasında, tekrarlayan düşüklerde ve gebe kalamayan hastaların değerlendirilmesinde ‘diagnostik histeroskopi’ tercih edilir. Operatif histeroskopi- deyse histeroskopi yapılırken rahim içerisinde gözlemlenen sorunlara müdahale edebilmeyi tanımlar. Miyom, polip, perde ve rahim içi yapışıklıklara müdahale edilir. Ultrasonografide rahim içinde düzensizlik saptanan hastalarda veya tekrarlayan tüp bebek uygulamasına rağmen gebe kalamayanlarda ofis histeroskopisi tercih edilebilir.
Ofis histeroskopi esnasında rahim iç zarının durumuna bakılır ve embriyoların rahim iç zarına tutunamama nedenleri araştırılır.
Bu iki yöntemin arasındaki farklar nelerdir?
Ofis histeroskopi, tanımlanmasından anlaşılacağı üzere ofis şartlarında, yani hastanın hastanede kalmasını gerektirmeyecek koşullarda 5 - 10 dakikada, lokal anesteziyle yapılır. Hasta, işlemi monitörden takip edebilir. Operatif histeroskopi ameliyathane şartlarında, hasta uyutularak yapılır ve aynı gün taburcu edilir.
BAŞARIYI ARTIRAN 8 FAKTÖR (Op. Dr. Osman Denizhan Özgün/KONUK YAZAR)
1. Tüp bebek tedavisi, sabır ve istikrar gerektirir. Kısa zamanda umutsuzluğa kapılmak ve tedaviye devam etmemek baştan kaybetmek demektir. Başarı, tedaviye başlayanların ve devam edenlerindir.
2. Tüp bebek uzmanı, her zaman ulaşılabilir olmalı ve hastaya karşı dostça davranmalı. Deneyimli ve hasta dostu bir ekip başarı oranını artırır.
3. Kadınlar için ideal üreme yaşı 21 - 33 arasıdır. Ancak modern toplumlarda evlenme ve buna bağlı olarak gebelik yaşı giderek gecikmektedir. İleri yaşta anne olmak isteyip, normal yollarla bunu başaramayan kadınların 35 yaştan sonra yumurta sayılarının azaldığını ve kalitesinin bozulduğunu akılda tutması gerekir.
4. Son yıllarda kısırlıkta, erkek faktörü oranı, kadın faktörü oranını geçti. Dünya Sağlık Örgütü’nün son yayınladığı rapora göre; erkeklerde ortalama sperm sayısı, her yıl yüzde 1.5 - 2 oranında düşüyor.
Bunun en önemli nedenleri; sanayileşmedeki artışa bağlı ağır metallerin alımı, hava, su ve çevre kirliliği, beslenme, obezite, sigara ve alkol tüketimindeki artış.
5. Bu hassas alanda hizmet vermek, uluslararası standartlarda bir donanım ve laboratuar gerektirir.
6. Başarılı bir gebeliğin sağlanması ve sağlıklı bir bebeğin dünyaya gelmesi için kapsamlı genetik taramalar ihmal edilmemeli.
7. Sigara, kadınlarda yumurtalık kalitesini düşürür, yumurta verimi ve üreme performansını da olumsuz etkiler. Sigara kullanımıyla alınan nikotin, yumurta hücrelerini bozarken; menopozun beklenenden erken gelmesine neden olabilir. Sigara doğal yolla gebe kalmayı zorlaştırırken, düşükleri hızlandırır. Çalışmalar, sigara bağımlısı kadınların tüp bebek yöntemiyle gebe kalma şansının sigara içmeyenlere göre iki kat daha düşük olduğunu gösterdi. Sigara bağımlısı erkeklerin spermleriyle tüp bebek yapıldığında gebelik şansı düşüktür.
8. Sperm analizi yapılması, tüp bebek tedavisi öncesi çok önemli. Birçok kısır çift, doğru değerlendirilmeyen semen analizi sonuçlarıyla vakit kaybeder.