04.04.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
RÖPORTAJ: GÖKHAN KAM
- Derman karakteri uyuşturucu ticareti yapıp, örgüte finans sağlıyor. İzleyiciden ve sosyal medyadan nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Sosyal medyada değişik yorumlar var. Bugüne kadar ağırlıklı olarak komedi dizileri ve filmlerinde yer aldım. Derman karakteri şok etkisi yarattı. “Bu adama genelde gülüyorduk, şimdi nasıl izleyeceğiz” gibi düşünenler, yayınlandıktan sonra da “Güzel olmuş” yorumlarında bulundu. Rolüme daha yeni ısınıyorum. Güzel gidiyor ve iyi tepkiler alıyorum.
- Ülkenin hassas olduğu bu dönemlerde böyle bir rolle izleyici karşısına çıkarken, tereddüt yaşadınız mı?
Bizim işimiz bu, tereddüt yaşamamalıyız. Hassas bir dönemdeyiz ve bunun farkındayız. Ona göre sahneleri yorumluyoruz. Sonuçta bir dizi çekiyoruz, gerçekle pek alakası yok. Dramatik öğelere baktığımız zaman iyi-kötü, güzel-çirkin bu tip karakterler hep birbiriyle çatışma halinde...
- Senaryoda sizi çeken ne oldu?
Ters bir karakter olması cazip geldi. Bir oyuncu olarak farklı karakterleri canlandırmayı hep istemişimdir. Bu dizi, fırsat oldu. Yeteri kadar komedi oynadığımı düşünüyorum. Biraz da mesleğin bu yönünü görmek istedim.
- Diziye sonradan dahil oldunuz, alışabildiniz mi?
Ekiple gayet güzel bir ilişkimiz var. Herkes çok iyi ve işini severek yapıyor. Kostüm, sanat danışmanı, kamera ve reji grubu işini keyifle yapıyor.
- Proje için imaj değişikliği yaptınız. Neler hissettiniz?
Biraz daha sert bir mizaca döndüm. Saç ve bıyıklardan kurtuldum. İlk başta bir yabancılaşma yaşıyorsunuz ama bir müddet sonra alışıyorsunuz. Karakter ve vücudunuz oturuyor. İçimizdeki değişiklikse, senaryoyla beraber şekillenecek.
Değişik bir göz. Çektiğimiz sahneler, yorumlanması, kamera açısı ve rengi... Sadece askeri kanadı yok bu hikayenin. Duygusal sahneleri de var. Askerlerin normal bir hayatı da var. ‘Söz’ü ayıran taraf, bu ilişkilerin çok iyi bir şekilde harmanlanması. Askeri bir dizi çekiyoruz. Aksiyonu bol ama bunun yanındaki hikayeler de önemli.
‘Tiyatro her zaman var’
- Moda Sahnesi’nde ‘En Kısa Gecenin Rüyası’ ve ‘Hamlet’ oyunlarını sahneliyorsunuz. Diziyle birlikte zor olmuyor mu?
Sevgiyle alakalı bir durum. 12 yıldır sektörün içindeyim ve tiyatro oyunlarında oynuyorum. Sevdiğiniz mesleği yaptığınız için her şeye katlanıyorsunuz ve bu zorluğu göze alıyorsunuz. Çekimlerin tarihlerini, saatlerini bir şekilde ayarlamaya çalışıyoruz. Tiyatro oyunu da olduğu zaman çok yorucu oluyor. Buna göre yaşıyorum, gece dışarı çıkmıyorum, vücudumu dinlendiriyorum, en ufak bir fırsatta evde kalmayı seçiyorum. Tiyatro her zaman var.