15 Ocak’ta vizyona giren Gani Müjde imzalı ‘Bizans Oyunları’nda rol alan Tolgahan Sayışman, karakterinin kostümünden saçına kadar her şeyiyle ilgilendiğini belirtip, “Çok farklı bir adama büründüm” dedi. Oyuncu, başrolleri Gürkan Uygun, Murat Dalkılıç, Gonca Vuslateri, Tuvana Türkay ve Ünal Yeter’le paylaştıkları filmin gülme garantili olduğunu ifade etti.
‘Prens Adonis’ rolünü sizden dinleyebilir miyiz?
Oynadığım karakter senaryoda Bizans’ın prensi, kralın varisi, Prens ve Prenseslik Yüksek Okulu’ndan mezun olmak üzere olan
‘Prens Adonis’… Son derece adaletli, güçlü, dürüst ve dönemin sarayının etrafında pervane olduğu biri. Aslında prens kalıplarının dışında bambaşka bir karakter.
Bu, benim ısrarımla oldu. Rol doğrudan bana değildi. Senaryoyu okuyunca oynamayı ben istedim. Gani Müjde’ye de ‘Sürprizlere hazır olun’ dedim. Senaryoya bağlı kalmayacağımı ve rolü okuduktan sonra kafamda çıkarttığım adamı oynayacağımı belirttim.
Rolünüze nasıl hazırlandınız?
Kafamda oluşturduğum rolün kostümünden saçına her şeyiyle ilgilenip, çok farklı bir adama büründüm. Fiziki dönüşümünden ziyade karakterin oyunlarıyla da ilgili değişiklikler yapmak istedim. Bunu sette Gani Abi gördükçe içine sindi, sonrasında ‘ne istiyorsan yap’a geçtik. Şimdiye dek oynadığım projelerde yansıtamadığım birçok şeyi bu filmde göstermeye çalıştım.
Şimdiye kadar oynadığınız roller hep jöndü diyebiliriz. Prens Adonis karakterini yaratırken endişelendiniz mi?
Tam tersi, bunu yaratabileceğimi düşündüğüm için istedim. Bende hiç endişe yoktu Gani Abi’de oldu. (Gülerek) O rolü bir jön oynamalı diye düşünüyordu. Alışılmış bir jönünün tamamen dışında bir şey yaptım.
‘Bizans Oyunları’nın sizin kariyerinize etkisi ne olacak?
Beni gördüklerinde çok şaşıracaklar ve daha önce hiç görmedikleri bir Tolgahan’la karşılaşacaklar.
Filmde seyirciyi neler bekliyor?
En başta bol kahkaha bekliyor diyebilirim. Çok güleceklerini ve eğleneceklerini düşünüyorum. Gülmek isteyen insanlar kesinlikle gelmeli. Doku ve yapı olarak her zaman rastlanacak bir film değil.
‘Her yerde küfür yok’
Fragmanda küfürlü sözler dikkat çekiyor. Tepki almaktan çekiniyor musunuz?
Eleştirmek isteyen bir kulp bulur. Rahatsız edecek kadar küfürlü olduğunu düşünmüyorum. İzlemeden yargılamak yanlış. Her yerde küfür yok.
Tuvana Türkay nasıl bir partner?
Tuvana’yı çok eskiden tanıyorum. Set enerjisi yüksek biri. Sinema filmlerinde hemen adapte olmak kolay değil. İlk sahnede o ahengi yakalamak lazım.
Murat Dalkılıç ilk kez bir filmde rol aldı. Kendisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Murat filmde çok güzel bir değişim içine girdi. Çok neşeli ve hemen uyum sağlayan biri ve beni çok güldürüyordu. Karşılıklı sahnemiz çok değildi. Popstarlar genelde romantik komedide oynar.
O böyle bir şeyi tercih etmedi ve zor bir karaktere büründü. Takdir ediyorum.
Sette yaşananlardan anlatmak istediğiniz bir şey var mı?
Ünal Yeter’le karşılıklı sahnelerde çok güldüm. Çok komik bir karakter çıkardı.
O sahnelerde zorlanıyordum. Ünal bizi sette çok eğlendirdi.
‘Aile kurmayı çok istiyorum’
Evlilik gibi bir düşünceniz var mı?
Tabii ki var. Hayatımı yalnız geçirmeyi hedefleyen bir insan değilim. Aile kurmayı çok istiyorum. Arkadaşlarımın hemen hemen hepsi evlendi ve çoluk çocuğa karıştı. Bir ben kaldım. Kader, kısmet meselesi.
Set aşkları çok fazla oluyor. Sebebi ne olabilir?
Bunu sadece set aşkları başlığı altında toplamak doğru değil. Set de bir çalışma ortamı. Çalışanları da aynı ortamda uzun süre bulundukları için bence çok doğal.
‘TV’de farklı bir iş yapma hayalim var’
Dizilerde size hep romantik jön rolleri mi geliyor?
Evet, tabii. Allah’a şükür 10 yılda üç uzun ömürlü dizim oldu. Hepsinin ciddi bir seyirci kitlesi vardı. Oynadığım diziler her kesime hitap etse de genelde 30 yaş üstü kadın izleyicisi bol olan dizilerdi. Hep benzer renkte işler geldi. Ama televizyona farklı bir proje yapmak istiyorum.
Nasıl bir proje?
Daha sert, aksiyon içeren, dramı da barındıran bir hikayeyle çıkmak istiyorum. Aşk dizisi değil de daha farklı dertleri olan bir iş yapma hayalim var.
Bu proje olsa, karşınızda kadın partner olarak kimi görmek istersiniz?
Benim için önemli olan senaryo. Senaryo iyi olduktan sonra geriye kalan her şey bir şekilde rayına oturur.
Türk dizlerinin dünyaya açılmasıyla çok geniş hayran kitlesine ulaştınız. Bunun için neler söylemek istersiniz?
Balkan ve Arap ülkelerinde Sırbistan’da, Romanya’da çok ciddi bir seyirciye kitlesine sahip olduk. Endonezya’dan davetler almaya başladık. Dizilerimiz satıldıkça bizim de popülaritemiz artıyor. İnternet üzerinden benimle irtibata geçiyorlar. İran ve Romanya’da yayınlanan reklam filmlerim var.
