Ayrıldıktan sonra sevgilisini arayıp bu cümleyi kurmayan, duymayan bizden değildir arkadaş! Bu anayasanın birinci maddesi gibi değişmez, değiştirilemez
Eğer ayrıldığınızın ikinci haftası sana bu mesaj geldiyse, karşındaki hala seni seviyor, bir umudu var demektir. Buna cevap olarak senin “Çok kötüyüm, sürünüyorum, barışalım artık yabanım, esmerim, sebebim sevgilim” diyeceğini zannediyordur. Ama yok eğer bu mesaj iki ay sonra geldiyse niyet bellidir. Etrafında fingirdeşeceği kimse kalmayınca yedeklere koyulmuşsundur, o da sana bu zarfı atıyordur. İki ay sonra gelen mesajdan zaten bir hayır beklenmez, iki ay boyunca rüyalarında kimbilir kimleri görmüş, kimlerin çekirdeğinden reçeller yapıp, kimlerle hop hop altın top oynamıştır...
Bir de cidden işe yaramaz bu klişe, yaptım biliyorum. Zamanında rüyamda Murat Boz’la kendimi alt alta üst üste gördüğüm halde, gittim eski sevgilime “Seni rüyamda gördüm çok kötüydü terler içinde uyandım, ikimiz çatıdaydık ve sen düşüyordun, elinden tutmaya çalıştım ama sen bıraktın elimi ve yerde paramparça oldun” diye mesaj attım. Adam da bana “Senden ayrılınca huzur buldum, o yüzden sana malum olmuştur” dedi.
Deyyus numaramı yutmadı!
Uslanmadım, öyle de arsız gurursuzum yani üç gün sonra aynı herife hoop bir mesaj daha; “Sürekli rüyamdasın gerçekten iyi misin?” dedim, cevap bile vermedi domuz! Sonra işte şarkı dinletmeler falan derken, elimdeki son kozu oynadım ve “Anneni rüyamda gördüm çok kötüydü, iyi mi?” dedim... Hikayenin sonunda barıştığımızı zannediyorsan yanılıyorsun, deyyus yutmadı numaralarımı. Telefon numarasını değiştirdi.. Ben de “Şimdi kırdığın bu kalp, kırıyor başka kalpleri” diyerek beni rüyasında gören herkese verdim veriştirdim. “Başkasıyla birlikteyim sanırım o yüzden böyle gördün.” “Ben de seni gördüm, ohaa bu kadar olmaz ama sen eşcinsel olmuştun!” “Anca rüyanda görürsün zaten kereste” diye cevap attım.
Ona vibratör yollayacağım
Şarkı dinletmeyi de kestim, ki çok saçma 14 yaşında kız mıyım yahu diyerek sifon sesi dinlettiğim adamlar oldu. Bir tanesi yalnız çok sinir etmişti beni, gördüğüm yerde burun deliklerine topuğumu geçirip yırtmak isteyecek kadar sinirlenmiştim ona... Daha geçen sene, yani annemin ben yaşında ikinci çocuğuna hamile olduğu yaşta, oturdum herife Petek Dinçöz’den “Hiçbir derdim kalmazdı benim, senin kadar kendimi sevseydim” adlı parçayı gecenin bir yarısı açtım dinlettim. Telefonu kapadı evlerinden aradım, onu ağlatana kadar dört bir koldan o şarkıyı kulaklarında çınlattım. Sonra gittim, hani o bir takım müzik kanalları var ya, kenarlarında böyle “Sadece dul ve özgür hanımlar arasın” diye fotoğraflı ilanlar var hani, hah işte bunun fotosuyla telefon numarasını oraya koymuştum, “Sadece erkekler arasın” diye de not düşüp... Sonuç; o da telefonunu değiştirdi. O yüzden diyorum ya aman yapmayın bunu kendini küçük düşürmekten başka bir halta yaramıyor çünkü... Haa bir de şey var, daha geçen gün bir ay öncesine kadar evleneceğim adam olan ama şimdi eski sevgili sıfatını alıp, dünyanın bir ucuna kaçan et beyinli bana şey dedi; “İçimde bir boşluk var dolmuyor bir türlü, rüyalarım hep seninle dolu. Bana senden bir parça yollasana...” Ona vibratör yollayacağım! Hem içindeki boşluğu doldursun, hem aklı başına gelsin, hem de onu görüp utansın kendisininkinden diye...