Aralıkta, ocakta denize mi girilir? Bırakın onu; neredeyse nisan olacak, kayak tatiline gidilir mi? Şüphesiz pandeminin en fazla yaraladığı sektörlerin başında turizm. Eskisi gibi olmayacağı da aşikâr! Olumsuz yanları bir kenara bırakırsak Kovid-19 sonrası turizmdeki devrimin kodları kendini göstermeye başlıyor. İş dünyasında kalıcı bir ‘mobil’ etki olacağı, insanları toplantılara, iş odaklı seyahatlere olan ihtiyacının yok olma derecesine geleceği öngörülebiliyor. İş odaklı konaklama otellerinden kendilerini dönüştüremeyenler muhtemelen tarihe karışacak.
Tatilde çalışma modeli
İş dünyasının yeni ‘mobil’ halinin turizm için fırsat olan tarafıysa tatile işi götürebilme lüksü... Eskinin 10 günlük telefonların dahi kapandığı tatillerin yerini belki de tüm sezonu kapsayan önünde ekran açık tatiller alacak. Hele ki uzaktan eğitim kalıcı olursa tatil için sezon kavramı da yok olacağa benziyor.
Bitmeyen kış!
Şimdiden dahi farkında değil misiniz; nisana kadar süren kayak tatil programlarına. Kısa sezon denilen o iki aylık kış otel turizmi 5-6 aya çıkmak üzere. Erciyes, Palandöken, Uludağ gibi bulunduğu coğrafyayla bütünleşme potansiyeli olan dağlar karların erimesiyle farklı bir turizm modeli geliştirerek dokuz ay iş yapar pozisyona gelebilir. Yatırımcıların en çok yakındığı ‘yaz sezonu’ artık sonbaharı da kapsıyor.
Göcek’te aralıkta hatta ocakta dahi denize girenler, bölgeden iş hayatına devam edenleri gördük. Virüsün etkisi bu sene de kendini hissetirecek ama sonraki yıllar deneyim cenneti Türkiye’nin diğer ülkelere göre turizmde altın yıllarını yaşaması sürpriz olmayacak.
Aplikasyon savaşları başlıyor
Otel grupları bu dönemde dijital ortamdaki pazarı sahiplenecek girişimlerine hız vererek devam etti. Bookings’in başı çektiği otellerden aldığı komisyondan ziyade pazardaki fiyatı belirleyen aplikasyonlara karşı Marriott, Accor, Radisson gibi gruplar birleşmelerle artırdıkları otel sayılarıyla kendi sadakat programlarını geliştiriyorlar. Pandemi sonrasında aplikasyonlarla büyük otel zincirler arasındaki savaş kaçınılmaz!
Burgerle gençleşecek
Restoranlarını belli bir standart algısına eriştiren Doors Grubu’nun CEO’luğunu yaptığından bu yana, neredeyse 15 yıldır yakınen tanırım Cenk Akın’ı. Daha sonra da görev aldığı büyük operasyonlarda hep kutunun dışında hareket etmesiyle ses getiren işler başarmıştı.
Şehrin sosyal hayatının en ulaşılabilir konsepti Beltur’ların başına geçtiğini duyunca bir İstanbullu olarak çok sevindim. İlk icraatıysa sabit müdavimlerine gençleri de eklemesine yardımcı olacan burger konsepti. İlki önümüzdeki ay Pendik’te açılacak.