Kalifiye personel nerede?
Henüz ikincisi yapılmasına rağmen belki de sektörün en fazla konuştuğu, konuşulduğu etkinlik olduğunu söylemek yanlış olmaz FSummit Antalya’nın... Tüm sektör burada hem konuşmacı hem dinleyici olunca, gerçek gündemin ne olduğunu daha da iyi kavrayabiliyorsunuz. Ağrılamada farklılaşma derken pandemiyle değişen hizmet sektöründeki kalifiye eleman sıkıntısı hala devam ediyor.
Restoranların uzun süre kapalı kaldığı o dönemde komi, garson hatta çoğu orta sınıf yöneticinin yeme-içme sektöründen dönmemek üzere uzaklaştığını söyleyebiliriz. Var olanın dışına, potansiyel tüm sektör elemanları büyük pazar yerlerinin kuryesi olmayı tercih ettiler.
Garsonlar neden kurye oluyor?
Tamamen maddi sebepler! Bir restoranın bugün yeni yetişmekte olan bir personele verebileceği rakam belli. Bir kuryenin bahşişler dışında kazancı 15 bin TL’yi bulabildiği gibi çoğunlukla bu rakamın üstüne de çıkıyor. Gerçekci olmak gerekirse restoran sektörünün fizibilitelerinde garson ve komilere bu rakamları vermesi pek mümkün değil.
Tüm gastronomi dünyasını; neredeyse 500 ‘egolu’ ismi Antalya’da toplayabilip, bu kusursuz organizasyonu yapan Gökmen Sözen’in hakkının teslim edildiğini düşünmüyorum. Belki de kendisinin de medya kökenli olmasından sebep “Terzi kendi söküğünü dikemez” deyimine uygun, kendi tanıtımını yaparken çekingen kalıyor. Michelin yıldızlı şefleri İstanbul’a getirdiği Gastromsa ile tüm dünyada da ayrı bir saygınlığı var Sözen’in. Turizm, gastronomi önemli ama onları öne çıkaran isimleri yıldızlaştırmak, mutfağın dışına çıkarmak fazlasıyla önemli.
170 eserlik koleksiyon İstanbul’da
Doğa ve insan arasındaki ilişki üzerine Lucien Arkas’ın koleksiyonu, Elgiz Müzesi’nde İstanbullu sanatseverlerle buluşturdu. Dünyadaki sayılı post-empresyonizm koleksiyonuna sahip olan Bay Arkas’ın, kendi doğa ve bahçe tutkusuyla edindiği eserleri mutlaka görmenizi tavsiye ederim. Avrupalı ve Türk sanatçılardan 170 eserin olduğu; Rönesans’tan başlayıp 20’nci yüzyıla kadar ulaşan bu eserler stilleri, teknikleri açısından farklılık gösterse de hepsi ortak bir konuda, doğa ve bahçelerde birleşiyor. Halılar, tablolar, heykeller, mobilyaların olduğu sergiyi temmuz ayına kadar ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Ayrıca Arkas Sanat Merkezi de 26 Mart’tan itibaren ilk kez tamamıyla çağdaş sanata adanmış bir sergiye, Elgiz Koleksiyonu’ndan ‘Mitler ve Hayaller’e ev sahipliği yapacak.
İleri dönüşümle dijitalin dansı!
Doğanın sanatın en büyük ilham kaynağı olduğunu kaybederken biraz daha anlıyoruz. Yeni sanatta eserlerini üretirken bu konudaki ilhamı aynı zamanda farkındalık oluşturarak da sergiliyor. Kullanılmış şişeleri ileri dönüştürerek tasarlayan Egemen Kemal Vuruşan’ın enstalasyonuna son dönem ilgiyle takip ettiğim Ecem Dilan Köse’nin dijital işiyle bütünleştirilmiş. Adı olan ‘Original by Nature’ projesinin de hakkı verilmiş. Eser 22 Mart tarihine kadar Akaretler Sıraevler’in No:19 binasında sergilenecek.