Alacalı kürkler, parlayan logolu deri çantalar, markasını göğsünde bağıran tişörtler ve çok sesli spor otomobiller... Lüksü ve zenginliği böyle sanıyorsanız fazlaca 90’larda kaldığınızı söyleyebilirim. Artık bu tip gösteriş ekonomisini sadece Körfez zenginlerinde, oligarklarda ve dünyaya yeni açılan çekik gözlü zenginler ayakta tutuyor.
Yeni lüksün tanımının bayrağını hipster’lar taşıyacak. Tabii bahsettiğimiz o 70’lerin hipster’larından çok daha farklı. Felsefeleri birbirine benzer de olsa, bu yeni hipster sınıfı gerçek kelime anlamıyla daha fazla örtüşüyor. Yeni hipster’lar konforlarına, sağlığına ve kişisel bakımına oldukça ilgili. Dünyada hipster’lara başlayan yönelmenin en büyük sebebi ‘sürdürülebilirlik’ diyebiliriz.
Çevreciliğin, ‘aktivist’ bir hareketten çok mecburiyete dönmesi an meselesi. Önümüzdeki dönem Paris İklim Anlaşması’nın şartları çok daha fazla ağırlaşması kaçınılmaz. Yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz pek tabii bindiğimizin sürdürülebilir hatta yenilenebilir olması gerekecek.
Nasıl tanırsınız?
Dövmeler, uzun ve bakımlı saç, sakal ile el yapımı aksesuarlar! Dışardan görünüşüyle de bir hipster’ı tanımlamak çok zor değil. Avustralya’da bu akım gün geçtikçe büyüyor. Hatta bunu takip eden sektörler için ‘Flat White’ ekonomi altında bir genelleme yapılıyor. Montreal’deki baristaların hipster tarzının benimsemesi, bu adlandırmanın ilham kaynağı... Etnik, el işi yapan küçük işletmeler de bu tanımlamaya yatkın.
Bu akım çoğu büyük şirketin karşısında gibi görünse de, kapitalizmin yeni yüzüne de kendini hazırlıyor. Paris İklim Anlaşması’nın önümüzdeki dönem alacağı sert kararların ardından ‘yeşil çalışma’ altyapısı da pandemiyle birlikte hayatımız girdi. Bir diğer yeşil ekonomiyle, yeşil beslenmeyle inşa ediliyor. Yükselen popülerliğiyle veganlık, sürdürülebilir kâr getiren bir ekonomiye dönüştü. Hayvanlara yapılan kötü muamele ve hayvancılık, çevreye verdiği zararla ilgili etkileri çok daha sık duyacak, hatta izleyeceksiniz.
Yeşil beslenmenin bu kadar yaygınlaşma sebeplerinden biri de ‘kazan-kazan’ mantığının çok iyi anlatılması. “Sağlığın için de dünyanın geleceği için de iyi” mesajı çok net veriliyor. Aydınlar tarafından makaleler, herkesin izlediği platformlardan basit belgesellerle mantık kavranıyor. 2050’ye kadar tüm dünyanın vegan olması, sera gazı salınımının 3’te 2 azalmasını sağlayacağını gösteren araştırmalar var. Önümüzdeki dönem veganlık bir seçiş değil, mecburiyet olacak gibi duruyor.
EĞİTİMLERİ MEBBİS’TE
Dünyaca ünlü piyano sanatçılarımız Güher ve Süher Pekinel, müzik eğitim sistemleriyle kültürler arasında kopmaz bağlar kurmaya yönelik projeleri ‘Orff-Schulwerk Tekniği ile Müzik Eğitimi Dersleri’ne pandemiyle de devam ediyor. Yüz yüze eğitimin zorlaştığı şu günlerde Anadolu’daki öğrencilere ilham kaynağı olan Pekinel Kardeşler’in, Milli Eğitim Bakanlığı’nın desteğiyle Mebbis sayfası üzerinden eğitimleri yayınlanmaya başladı. Güher ve Süher Pekinel’in kendi çabalarıyla başlatıp, adım adım büyüttüğü bu dersleri, geniş tabanda herkesin izleyebilmesi çok önemli kazanım.