Son dönemde belki de adından en çok bahsettiren şeflerden bir Umut Karakuş... Üç yıl önce çalıştığı hatta çalışacağı birçok restoranı elinin tersiyle itip, hayallerinin peşinde Muutto’sunu kurdu. Moda gibi sosyalliğinde tutucu olan bir semtle hikayesine başlayıp, pandemi zorluklarına rağmen markasını herkesin bir şekilde duyduğu hale getirdi. Muutto’nun yükselme döneminden klasik olmaya evrilme hikayesinin başlangıcıysa kesinlikle Galataport olacağa benziyor.
Galataport’un şehrin en merak edilen noktalarından biri olmasının da büyük avantajı var marka için. Henüz turistlerin tam anlamıyla rotalarına katmadığı, kruvazör yoğunluğunun başlamadığını düşünürsek, Karakuş’un Muutto’sunun yenilikçi Türk mutfağının tanıtımı konusunda da büyük bir misyon üstleneceğine eminim.
Kolektif kuzenler
Karakuş, bildiğimiz yemeklerin isminin ve malzemelerinin aynı kaldığı ama bambaşka bir dokunuşla yaptığı tabakları ‘Anatolian Tapas’ konseptiyle tanımlıyor. Üstünde portakal kreması olan tabule, sokak simitiyle yapılan çerkes tavuğu, istiridye ve trüf mantarlı humus ile mücver en çılgınca lezzetlerdi... Mutfakta bu başarıyı sağlarken kendisine ortak olarak destek olan kuzeni Cem Karakuş ve Miraç Kayhan’ı da unutmamak gerek. Özellikle Cem, var olan çevresini mekana getirerek, yemek sonrası sosyallikte markanın şehrin en konuşulanlarından biri olmasında katkı sağladı. Tabii, mimari detayları da en az yemekler kadar titizlikle işlenmesinin ambiyansa pozitif etki yaptığını söyleyebiliriz.
Flört entellektüelliği dizilere teslim
Bilgiye ulaşmanın en kolay olduğu şu çağda belki de bilgiden en uzak kaldığımız dönemdeyiz... Araştırma denen şey Google’da arattığımız konudaki ilk sayfa bilgiler veya kendi görüşümüze yakın birinin çok paylaşılmış tweet’i! Dolaylı, bir dizinle yazılmış eseri okumadan edinilen bilgiler çoğumuzu ezberci ve tutucu yaparken, bu bilgi çokluğunda hepimizi de aynı şeyleri yapan iki kutuba ayırdı. Bunun en büyük göstergesi ise milyonlarca içeriğin olduğu dijital platformlar... Herkes aynı anda aynı yapımları izliyor. Bu aynılık yetmiyor gibi beğeniler bile fikir yankılanmasına dönüşüp, tekelleşiyor! Bu iş sadece sosyal medya içeriği değil artık, flörtlerin ‘small talk’ başlangıçlarının da sebebi. Gündemi değil, dizileri takip ettiğiniz kadar o sohbetlerin içerisinde var olmanız gerekiyor...
Hatta bu öyle bir noktaya geldi ki; dizi önerme olayı tamamen bir bağımlılık haline geliyor. İyi olduğu iddia edilen bir diziyi ilk tavsiye eden, sosyal medyada dizi yapımcısından daha fazla teşekkür ve tebrik alıyor diyebilirim. Oto galerici Hüseyin ve Instagirl Buse’nin efkarlanacağı canlı müzik öncesinde, ‘İngiliz Kraliyet Geleneği’ sohbetlerine kulak misafiri olunca şaşırmayın! Şaşırıyorsanız, ‘Crown’ izlemişsiniz demektir (!)