Günümüz eğlence dünyasının en büyük gelişimi hızla ilgili olacak. Bambaşka bir felsefeyle büyüyen Alfa kuşağının yavaş olan hiçbir şeye tahammülü yok. Sanıldığı gibi bir şeyleri sorguladıkları da yok! Onlar için deneyim ve samimiyet her şeyden önemli.
Spor dünyasının yerini e-spor’a kaptırmaya başlamasının sebebi de bu hız sorunu! Tabii onlar için araştırma yapmakta bu hızla ilintili. Bana ilk duyduğumda ilginç geldi ama bu jenerasyon tüm internet aramalarını sesli yapıyor! Bunun tüm marka dünyasının reklam algısını değiştireceğini trafikte kalmışken ‘Tüketime Övgü’ isimli iş dünyası podcast’ini dinlerken öğrendim. Programı hazırlayan Hande Aydın ve Hakan Şık, 2023 trendleri arasında en az yapay zekâ kadar önemsiyor bu gelişimi... Bunu ‘Ses Devrimi’ olarak yorumluyorlar.
Ne kadar fazla sınırsız kaynak olsa da araştırmak kolaylaştıkça detaya inme zahmetine girmiyor insanoğlu! Alfa kuşağında da bu böyle oluyor. Arama motorlarında yazılı aramalarda çıkan ilk sonuç çok önemliyken sesli aramalarda sadece en üsttekiyle ilgileniyor arayanlar. Sesle arama alışkanlığıysa henüz okuma yazma bilmeden sahip oldukları tabletleri kullanma yeteneklerinden geliyor.
Pazarlama dünyasında sesli arama hiç de kolay bir konu değil. Sesin kişisel olması ve tercihen en üstteki gösterileni tercih etmesi SEO yani arama motoru optimizasyonu stratejilerini tamamen değiştirecek. Teknoloji de 8D ses deneyimi gibi farklı ses tasarımları var ve bunlar geliştirilmeye devam ediyor.
Paris’te yapılan geniş bir araştırmada podcast dinleyenlerin yüzde 81’i akıl sağlığına iyi geldiğini söylemiş. Hele ki bizim gibi trafikle yaşamak zorunda olan büyük şehirdekiler için bu yayınlar şimdiden kendi konumlarını sağlamlaştırdı.
DEDİKLERİ GİBİ ‘ZEN’
Suşiyi Türk damak tadına uydurup, sevmesini sağlayan markaların başında gelir Sushico. Uzun yıllardır da kendini yenilemesi, şubeleşmesindeki başarısını gözlemlerim. Pek bana yakın olmasa da çok anlatılan Ataşehir’deki ‘Zen’ konseptlerini nihayet ziyaret edebildim. Blokların arasındaki Ataşehir’i unutun; burası golf sahasının içinde adındaki gibi huzur dolu bir yer. Markada tüm yeni şef eğitimleri için de bu şubeyi kullanacak olmaları, bölgeyi ne kadar önemsediklerini gösteriyor.
Şubede yabancı konuk şefler de çalışıyor. Ben uğradığımda Meksikalı Ulises Humberto Chavarin kendi ülkesinin ve Peru’dan özel lezzetleri hazırlıyordu. Suşisiyle önde olsa da bence şehirdeki en iddialı ceviche’lerden birini burada yiyebilirsiniz.
HUZURLU PAZAR ÖNERİSİ
Bir başka huzur önerisi de adını da bundan alan Tarabya’dan! Eski ismiyle Therapia’nın içerisinde, size tatil imkanı vaat eden… The Grand Tarabya’nın pazar brunch’ları... Özellikle benim gibi yerinde duramayan iki çocuğa sahipseniz, buradaki Gymykids’in olması size büyük konfor sağlıyor. Çocuklar içeride gelişimsel aktivitelerde bulunurken, siz Şef Aydın Sevindik’in ekibiyle hazırladığı harika kahvaltıyı deneyimliyorsunuz. Bu arada; brunch’ın lezzetleri arasında olan dönerin meşhur Bayramoğlu’ndan gelmesi de ayrı bir tercih sebebi olur.