CaddeLolita değil, ‘tontita’yım!

Lolita değil, ‘tontita’yım!

11.12.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Tuba Ünsal, 19’unda ama her şeyin farkında. Geleceğini adım adım planlamış, parasını da ‘borsada katlamış’. Şimdi ‘zamane lolita’sı olmaktan sıyrılma çabasında

Lolita değil,  ‘tontita’yım

Lolita değil, ‘tontita’yım!

Tuba Ünsal, 19’unda ama her şeyin farkında. Geleceğini adım adım planlamış, parasını da ‘borsada katlamış’. Şimdi ‘zamane lolita’sı olmaktan sıyrılma çabasında

BULUŞMALAR / AHMET TULGAR

21. Yüzyıl’ın başında, medya çağında, Türkiye’de, ‘lolita’lar böyle oluyor. Olgun erkekleri baştan çıkaracakken, para onları baştan çıkarıyor. Heyecanı orta yaşlı erkeğin kucağında değil, borsada arıyorlar. Orta sınıf ahlakı çöktüğünde değil, ekonomi krize girdiğinde kaybediyorlar. Cinsellik ve şefkati buldukları adamın ayrılığına değil, borsada bir tahtanın kapanmasına hayıflanıyorlar.
Son günlerde adı hem balet Tan Sağtürk’le hem de Galatasaraylı futbolcu Emre Belözoğlu’yla aşk dedikodularına karışan Lolita manken Tuba Ünsal da şu sıralar, hem bu dedikodulara hem de borsada kaybettiği parasına üzülüyor.

Kaç yaşındasınız?
- 19 olduk artık. Çıtır kalmadı.

Bıkmış mıydınız bu çıtır lafından?
- Bıkmak değil ya. Güzel bir şey, insanların beni ailelerinin minik kızı olarak görmelerinden gocunmam.

‘Bir daha nah teklif ederler’
Bildiğim kadarıyla birçok olgun erkek sizi hiç de ailelerinin minik kızı olarak görmüyor. Nabakov’un ‘Lolita’sını bilirsiniz. Bu türden teklifler alıyor musunuz erkeklerden?
- Muhakkak oluyordur, tanışabilir miyiz, yemeğe çıkabilir miyiz oluyordur, ağızının payını verdikten sonra bir daha da nah oluyordur. Ben zaten Lolita değil tontita’yım.

Size hep andropozlu erkekleri baştan çıkaran fettan çocuk-kadın rolü veriliyor.
- O bir kereydi. Orada da Aytaç Arman’ı baştan çıkarma sahnelerinde çok zorlandım. Mesela şimdi çok enterasan bir avukat yardımcısını oynuyorum. Türkiye’de 18-19 yaşında oyunculara ihtiyaç olduğu ortada. Ben bu kulvarda kendimin yanında kimseyi görmüyorum. Oyuncu doğulur, olunmaz. Ben oyunculuk yolunda ilerleyeceğim, mankenlik yapmayacağım.

Japonya’ya gideceğim
Ama Fransa’da modellik, mankenlik yaptınız bir süre.
- Türkiye’nin en iyi mankeni olarak gösterilen insanlara bakıyorum da ciddi ciddi kötü. Mesela Fransa’da gördüm, esstetikliler Batı’da hemen eleniyor. Deniz Akkaya muhteşem, Türkiye’nin en güzel kadını, ama onu Duygu’yla (Dikmenoğlu) kıyaslayamam, Duygu doğal güzel. Ama Demet Şener, Ebru Şallı, Deniz Akkaya gibi estetikli mankenlere de ihtiyaç oluyor.

İş görüşmelerinizi filan bu yaşta kendiniz mi yürütüyorsunuz?
- İlk 2 yıl kendi işlerimi kendim hallettim. Kanal kanal dolaşıp, program müdürleriyle tanıştığımı, kendimi anlattığımı çok biliyorum. Ama ben o dönemde kendime daha fazla güveniyordum.

Şimdi neden güvenmiyorsunuz ?
- Hem kurtlar sofrasıyla uğraşıp hem de başarılı olmak çok zor. Bu camia zor bir camia. Biraz da kırılgan bir yapıya sahibim.

O sofradaki kurtların önüne bile isteye isteye atlamıyor mu mankenler?
- Oluyor. Her işte böyle değil mi? Artık sıkıldığım için dizim bitince Japonya’da model olarak çalışacağım. Bir iki ay içinde anlaşma yapacağım. Türkiye’nin propagandasını yurtdışında çok iyi yapıyorum. Türkiye’de de Türk tipi olmadığım için tutuldum. Mavi gözlü, beyaz tenli, kumral saçlı...

‘Paramı babama veririm’
Ailenizin finansmanına katkınız oluyor mu zaman zaman ?
- Her zaman. Benim babam emekli.
Çok küçük yaşta üne kavuşan çocukları, kızların yanında hep anneleri olur. Sizin annenizle ilişkiniz nasıldır ?
Annem asla karışmaz. Paramın değerlendirilmesi işini babam yapar. Kazandığım bütün parayı babama veririm. Ben harçlığımla idare ederim. Bittiği zaman harçlık isterim.

Ama herhangi bir genç kız gibi istemiyorsunuz herhalde. Son kertede sizin kendi paranız.
- Değil tabii. Beni param.

Borsayla ev ve araba aldım
Borsaya merak salmışsınız..
- Borsadan çok iyi anlıyorum artık. 1.5-2 yıldır paramı borsada değerlendiriyorum. Arkadaşımın evinde, bilgisayara borsa sistemi kurduk. Bir ara portfolyomun Menkul Değerler bürosuna gidiyordum. Ama daha sonra borsa o kadar düştü ki, o kadar moralim bozuldu ki, takip etmiyorum, yerime takip ediyorlar. Şu anda borsa düşük ama yükseliyor, şimdi kağıt almak en karlı iş.

Kaybettiniz mi bu düşüşte?
- Çok. Yüzde 50 falan kaybım oldu. He, he, şimdi paramın miktarını söyleyemem. Çünkü dolar da alıyorum.

Gençler arasında borsada oynamak yaygın mı ?
- Kendi yaşıtlarımda görmedim, ama bizim camiada yaygın bir yöntem. Şu anda bir evim, bir arabam oldu.

Parayla uğraşmak gençleri erken olgunlaştırmıyor mu?
- Oluyor, olmaz mı? Ben eğleneceğim yaşlarda, borsada paramın peşinde koşuyordum.



MAGAZİN