Leyla Alaton: Sanatla nefes alıyorum

Pek çok alanda hizmet veren Alarko Holding’in ikinci kuşak başarılı yöneticisi Leyla Alaton’un, hız tanımayan başarılı çalışmalarından, anneliğine, yeni şirketinden aile içi şiddete kadar konuların yer aldığı sanat koleksiyonunun sergilendiği EKAV Galeri’de keyifli bir söyleşi yaptık.

-Sohbetimizi bir sanat galerisinde gerçekleştiriyoruz. İlk sorumuz da sanattan olsun. ‘Alaca’ koleksiyonu nasıl doğdu?

Yıllardır itinayla biriktirdiğim koleksiyonum zevkimi ve ruhumu yansıtıyor. Burada beni mutlu eden parçalar var. Koleksiyonumun seçimini yaparken hiç kimseye danışmadım, kimsenin onayını almadım. Gördüğünüz gibi şiddet içeren hiçbir parça yok. Ruhuma hitap eden, dokusu, görüntüsü beni sakinleştiren parçalar yer alıyor.

Ben zaten hareketli, hayatı sekizinci viteste yaşayan biriyim. Evime girdiğimde benim vitesimi indiren, huzur veren şeyler olmalı. Gördüğünüz tabloların aralarındaki senfoni bana büyük bir huzur veriyor.

-Sanat aşkı nasıl koleksiyonerliğe dönüştü? Koleksiyonculuğu nasıl fark ettiniz?

Koleksiyon yapmak için işe başlamadım. Öyle iddiam da yoktu. Bir gün, “Eserlerinizi sergileyelim” dediler. Açıkçası mutlu oldum.

Önce Deniz Artun’un küratörlüğünü yaptığı ve adını ‘Alaca’ koyduğu parçalar, Ankara M1886 Sanat Galerisi’nde sergilendi. Kâr amacı gütmeyen bu koleksiyon sergim, özellikle sanat öğrencilerinin büyük ilgisini çekti.

Sonrasında arkadaşım EKAV Vakfı Başkanı İnci Aksoy, “İstanbul Bienali koleksiyonunu Ankara gördü, İstanbullu sanatseverler görmedi” deyince koleksiyonumu İstanbul’a taşıdık. İyi ki yapmışız.

Sanatçılar bile yeniden gündeme geldi. Eserlerimin tümü çağdaş, hiçbir zaman klasik ve modern eserlerim olmadı koleksiyonumda.

- Bu alanda sergilediğiniz örnek koleksiyonu, diğer sanayici dostlarınıza önermek gerekirse neler söylersiniz?

Yeni bir trend bu. Eskiden insanlar evinin ve teknesinin büyüklüğüyle gündeme gelirdi. Bugün, sanat ve kültür hayata farklı bir hava katıyor. Sanatla anılmak insana daha saygınlık veriyor. Türkiye’deki zenginler, bunun daha yeni farkına vardı.

‘Gençler yazın çalışmalı’

- Rahmetli Üzeyir Garih’in hayatınızda çok önemli bir yeri olduğu muhakkak. Bu süreçte ne gibi deneyimler kazandınız?

Üzeyir Bey’in yanında işe başlamam, en büyük şanslarımdan biridir. Hayatı paylaşan, özel ve eğitimi önemseyen bir insandı. Yaşamı boyunca hepimizin hayatına dokundu. Nur içinde yatsın. Her zaman andığım ve eksikliğini hissettiğim biri...

- İş hayatında başarınızdan yola çıkarak gençlere neler söylersiniz?

Gençlere, “Kulaklarına küpe olsun” diyeceğim tek şey var; bir an önce başarısız olsunlar. Ne kadar erken başarısız olunursa, hayatı o kadar sağlam götürürler. Yazları çalışsınlar, yabancı dil bilmek çok önemli.

Çağdaş Kadın Müzesi hayali

- Sanat ekonomisi aldı başını gidiyor. Sanata ilgi arttı. Önemli bir koleksiyoner nelere dikkat etmeli?

Önemli bir koleksiyonerin bence bir vizyonu olmalı ne yapmak istediğine karar vermeli.

Bunu zevk için mi yapıyor, ileride maddi bir gelir kurmak için mi, müze kurmak için mi, çocuklarına özel bir şey bırakmak için mi gibi çok çeşitli hedefleri olabilir diye düşünüyorum.

Bir defa koleksiyonerlik başlı başına bir sorumluluk ve bu zor günlerde dünyada nefes almanın farklı bir yolu. Sanatla nefes
alıyorum.

- İleride eserlerinizle bir müze kurulmasına nasıl bakıyorsunuz?

Çağdaş Kadın Müzesi kurmak en büyük idealim. Niye olmasın? Değişik disiplinlerin olduğu, kadın konularına duyarlı, aracı olan bir yapı isterim.

‘Renkli giyinmeyi seviyorum’

- Biraz da yeni kurduğunuz işinizden bahsedelim. Yeni şirket nasıl oluştu?

Rahmetli Üzeyir Bey’le babamın kurduğu Alarko, önemli bir kurum. İstanbul Borsası’nda yer alıyor. Halka açık, bir dünya şirketi. Alvimedica ise babamın vizyoner kişiliği altında kurduğu ayrı bir şirket. O tarihlerde, sağlık yatırımlarını önemsediği için doğdu. Yurdumuzun artı değeri olan Stent üretimi girişimciliğinin bir örneği. Bu girişimi kardeşimle destekleyip çalışıyoruz.

- Hemen her gün sosyal bir hayatın içersindesiniz. Giyim - kuşam zevkiniz nasıl?

Kıyafeti, hiçbir zaman ön planda tutmadım. Giydiklerimle değil, düşüncelerimle tanınmak istedim. Önemsemediğimden değil, zevkim çok değişken, renkli kişiliğim olduğu için renkli giyinmeyi seviyorum.

- Değerli babanız İshak Alaton anılarını bir kitapta topladı siz de kitap yazmayı düşünüyor musunuz?

Neden olmasın? Daha çok gencim biriktirebileceğim çok tecrübeler var.

- Evlatlarınızla aranız nasıl?

Evlatlarımı çok önemsiyorum her anım çok çabuk geçiyor. Kurduğumuz bağ derin ve uzun soluklu. Hayata hazır etmek, kaslarını güçlendirmek çok önemli. Zamanı gelince uçacaklar, güçlü gitsinler hayata… Kendi çapımda onları hayata hazırlıyorum.

- Evliliğe sıcak bakıyor musunuz?

Evlilik için şunu söylemek istiyorum: Hata yapmak insanlara, onu tekrar etmek aptallara mahsustur.

- Bundan sonra hedefleriniz neler olacak? Bu dinamizmin kaynağı nedir?

Sabahın köründe yaptığım yürüyüşlerde elimi havaya kaldırdığım ve Instagram’da paylaştığım fotoğraflar efsane oldu ve herkes yapmaya başladı. Enerjimizi gördük ve dinamik başladık. Hayatı sevmek ve tadına varmak çok güzel.

Boğa burcu kadınıyım. Hayatıma plan ve hedef koymuyorum akışına bırakıyorum ve her şeyin tadına varmaya çalışıyorum.