‘Kariyer takıldığım bir şey değil’

Sercan Kısmet -  Kadir Doğulu, Türkiye’nin en popüler isimlerden biri... Oynadığı her projesiyle reytinglerde zirvede yer alan oyuncu, Kanal D’de ekrana gelen ‘Aşkın Tarifi’nde de bu başarısını sürdürüyor. Sektörde 10’uncu yılını geride bırakan Doğulu, “İnsanlığıma dair büyük gelişmeler kazandırdı. Sevenlerimi ve destekleyenlerimi kazandım öncelikle...” diyor. Bayram vesilesiyle buluştuğumuz Doğulu’yla, dizisini, sektördeki yıllarını, yapım şirketini ve eşi Neslihan Atagül Doğulu’yla olan evliliğini konuştuk.

‘Aşkın Tarifi’nde bir şefsiniz. Sizce aşkın tarifi nasıl?

Aşkın en büyük özelliği, o tarifleri bozmak. İnsan aşık olduktan sonra ‘Olmaz’ dediklerinin hepsini yapar. Aşk başa gelince hepsi yapılır. O yüzden aşkın hali var, o halle de yapılamayacak şey yok. İnsanın çözemediği her şeyi, o halle çözebilme imkanı mümkün. Ne demek istediğimi aşık olan herkes anlar.

Fırat intikam almaya çalışıyor. Siz intikamcı biri misiniz?

Değilim, ama o güdüyü bilirim. İntikam almak istediğim zamanlar oldu, o hisse kapıldım ama bu duygunun çok daha güzel bir şeye evrilmesine çaba sarf ettim.

Birçok karaktere büründünüz ama sanki Fırat daha sizden biriymiş gibi...

Bu projede başka bir yönümü gösteriyorum. Fırat karakteri benim gibi Güney’de büyümüş ve mutfakta yetişmiş. Bana benzeyen çok tarafı var ama bana ait olmayan yönü daha fazla... İkisinin birleşimi insanlarda farklı ve güzel bir algı yarattı. Komediye arzum vardı. ‘Aşkın Tarifi’ sayesinde, farklı bir tarafımı seyirciyle buluşturuyorum.

Partneriniz Serra Arıtürk’le iyi bir enerji yakaladınız. Onun ilk dizisi olduğu için zorluk yaşadınız mı?

Çok iyi anlaştık. Açık fikirli ve bu işe iştahlı... İlk kez oyunculuk yapması insanlara handikap gibi gelebiliyor ama benim son projelerimde genellikle tercihim, yeni yeteneklerden yana... Serra da hem istekli hem de çok yetenekli... Çok iyi anlaşıyoruz, bu da ekrana yansıyor.

Restoran açma hayaliniz var. Dizide şef olduğunuz için süreç daha hızlı ilerler mi?

Oyunculuktan önce mekan işletmeciliği yapıyordum. Bir restoranın her biriminde çalıştım. 14 yıl farklı mekanlarda ve görevlerde yer aldım. Oyunculukta uzun bir ara verdiğim zaman restoran işletmeciliği konusunda adım atmak istiyorum. Doğru vakti arıyorum. Oyunculuk ve restoran işletmeciliğini aynı anda yapmak çok zor.

Restoranınız nasıl bir mutfak olur?

Türk mutfağı olacak. Sohbeti uzatabilecek yemekler... İç Anadolu ve Ege’den beslenerek oluşturduğum menülerim bulunuyor. Bu işi şahane yapanlar var ama benim gerçekleştirmek istediğim tarzda yapan henüz olmadı.

Gastronomiye ilgi arttı. Bu sizi mutlu ediyor mu?

Oyunculuğa başlamadan önce pilot bir yemek programı çekmiştim. Kanallar çok beğenmişti. Sonra rafa kaldırdım. Gastronomi hak ettiği değeri yeni görmeye başladı. Biz dünyaya medeniyeti, yemeği ve edebi armağan etmiş ülkeyiz.

Birçok jön ve yıldız isim ekran yerine dijital platformlarda boy gösteriyor...

Halkın ilgisinin hâlâ televizyonda olduğunu ve uzun süre de o şekilde olacağını düşünüyorum. Ben içeriğe ve ne anlatacağımıza odaklanıyor, hayat vereceğim karakteri iyi çıkarmayı hedefliyorum.

Sektörde 10’uncu yılınız bitti, oyunculuk size ne kazandırdı?

Sevenlerimi ve destekleyenlerimi kazandım öncelikle... Kişi sevdiği ve azimle çalıştığı her işte başarılı olabilir, hedefi neyse ona ulaşır. Ben hedefim dışında da başka pek çok şey kazandım.

Kariyerinizde olduğunuz yerden memnun musunuz?

Sanırım kariyeri geçtim. Gönüllerde olduğum yerden memnun olmaya çalışıyorum. Gideceğim yeri planlamıyorum. Geldiğim yerden çok memnunum.

Popülerlikten şikayetçi misiniz?

Sette ve sokakta şikayet etmem. Hastane ve cenaze gibi durumlarda yeri olmadığını söylüyorum.

Kadir Doğulu ve Serra Arıtürk’ün başrolünü paylaştığı ‘Aşkın Tarifi’, her pazartesi Kanal D’de ekrana geliyor.

‘Sektörde olmasaydım sosyal medya hesabım olmazdı’

Yapım şirketi kurdunuz. Projeleriniz nasıl gidiyor?

Pandemide üç sinema filminin yapımcılığını üstlendim. Bir tanesinde de başroldüm. Şu anda raflarda bekliyorlar. Hedefim, sonbaharda vizyona sokmak.

Yeni projeler var mı?

Murat Dalkılıç’la ortak projeler üzerine çalışıyoruz. Dijital platformlar için dizi üretimi tasarlıyoruz. İki senedir yapımcılık yapıyorum. Birçok müzisyenin yapımcılığını da üstlendik. Sektöre 7-8 isim kazandırdık. 

Dizilerle dünyada tanınan biri olmak nasıl?

Eskiden Avrupa’ya gittiğimiz zaman yemeğimizi rahatça yerdik ama şimdi oraların da Türkiye’den farkı yok (gülüyor). Kültürümüz, dizilerimiz ve bizler sayesinde tanınıyor. Şikayet etmiyorum.

Sosyal medyayla ilgili düşünceleriniz neler?

Profesyonel destek alıyorum. Bu sektörde olmasaydım büyük ihtimalle sosyal medya hesaplarım olmazdı. Sevenlerimle iletişime geçmek için kullanıyorum.

‘Geleneklere ve adetlere bağlıyımdır’

Kurban Bayramı’nda ne yapacaksınız?

Geleneklere bağlıyımdır. Kurbanımızı keseceğim. Sonra sette çalışmaya devam... Bayramda insanlar yakınlaşıp birbirinin en güzel hallerini kutlar. Bu çok kıymetli...

Bayramlar artık tatil olarak görülüyor, bu durum sizi üzüyor mu?

Maalesef öyle ama o da bir yöntem. Yoğun çalışma tempolarının içinde insanlar yakın olduklarının yanına gitmeyi tercih edebilir veya farklı deneyimler edinmek isteyebilir. İnsan ne yaparsa en güzelini yapar.

Unutamadığınız bir bayram anınız var mı?

Çok var. Güzellik ve heyecanlarla geçirdim pek çok bayramımı. Çocukken şeker topladım. Türk ve kadim kültürler çok değerli. Dünyaya medeniyeti bu coğrafya armağan etmiş; o yüzden bayramlar, özel günler ve inanç sistemimizin bizi ilerilere taşıyacağına inanıyorum.

‘Her başarının arkasında kadın vardır’

Neslihan Atagül ile mutlu evliliğiniz var. Sırrı nedir?

Çok şükür... Sürekli uyanık olmak gerek. Bir şeyin iyi gittiğini görüyorsan, bununla ilgili meraka girmen lazım. ‘Ben istiyorum, bu olsun’ ya da ‘O istedi diye yapmıyorum’ dediğinizde, bir süre sonra biter.

Eşiniz ve siz en popüler isimlersiniz. Evde nasıl bir yaşantınız var?

Evimizde yıldızlık ve starlık yerine dişi ve erkeklik kavramını bilen iki insan var. Kıskançlık ve ‘Ben ne dersem onu yapacak’ gibi bir durum bizde söz konusu olamaz. Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır sözü yalan... Her başarının arkasında kadın vardır. Çünkü yaratıcı olan dişidir. Ama onu yaşatan da erkektir.

Evde mutfağa kim girer?

İkimiz de...  Lezzetli yemek yemeyi seviyoruz. Bir evde ocak her zaman harlanırsa, o koku her yere sirayet eder ve gider. Ocak çok önemli bir kaynak. Sadece tüplü bir alet değil ocak. Aşkın, kültürün ve bilginin ocağıdır. Biz onu sembol olarak da mutfakta görüyoruz. Bizim mutfakta da o ocağın kaynayacağını ümit ediyorum.

Çift olarak sosyal medyada güzel yorumlar alıyorsunuz.

Halkın eleştirisi çok değerli... Hepsinin ne dediğine kulak vermeye çalışıyorum. Yetkinliği olan ve kendi özgürlüğüyle hareket eden biriyim. Sanatçı örnek olacaksa, böyle olmalı...

Eşiniz geçirgen bağırsak sendromuna yakalanmıştı, durumu nasıl?

O rahatsızlığı ben deneyimlediğim için yumuşak geçti. Benim 1.5-2 yıl sürdü. Neslihan 4-5 ay içinde toparladı. Eskisinden daha iyi...

Süreç nasıl geçti?

Hastalığa, ‘Ah hasta oldum’ diye bakmamak lazım. Oradaki mesajı ve şifayı bulmak gerekiyor. Bana göre hastalık kalıcı şifaya giden bir basamaktır. İnsanlar moralini bozmayacak, oradan alması gerekeni alıp, devam etmeli... Bu bir mesaj...