23.01.2010 - 00:45 | Son Güncellenme:
‘İyi’ ve ‘kötü’ günlük hayatımızda çok sık kullandığımız sıfatlar. Çocukları eğitirken, olayları ve insanları yargılarken, ‘doğru’ ve ‘yanlış’ kadar çok kullanırız bunları. “Bu iyi” ya da “Bu kötü” diye fikrimizi açıkça dile getirmediğimiz anlarda bile tavrımız ve jestlerimiz bu mesajları çocuklara iletmeye aracı olur. Nitekim çocuklar, sözlerimizden daha çok hareketlerimizi algılayıp, taklit eder. Çocuğun anne-babasını sık sık ‘hayal kırıklığına’ uğratmasının nedeni de budur: Aynen anne-babası gibi davranır!
Örneğin, bir anne- baba çocuğuna yalan söylememesini öğütler. Ama çocuk anne ve babasının yalan söylediğini görür ve verilen öğüdün kendisine söylenen başka bir yalan olduğunu düşünür. Sonuç itibariyle anne-babasının izinden gider. Tabii ki bütün bunlar bilinçli ve kasıtlı değildir. Esas sorun, bu konuları izah ve anlama için gerekli olan zaman ve çabanın çoğu zaman ayrılmamasıdır. Aynı şekilde evde veya okulda, devamlı ve gayet keyfi şekilde etik duygular çocuklara aktarılır. Öğretmenler, çocuk değil birer yetişkin olduğu için öğrettikleri kuralları çiğneme hakkını kendilerinde bulur. Bu tutarsızlık bir bakıma anlaşılabilir: Çünkü, mutlak kural yoktur. İçlerinde en temelinin bile, bir sebepten dolayı, pratik amaçlar uğruna bazen bozulması gereklidir.
Oscar Brenifier, Felsefe doktoru
BAŞKALARINA YARDIM ETMEN GEREKİR Mİ?
EVET,
ÇÜNKÜ
BEN BENCİL OLMAMALIYIM
ÇOCUĞUNUZA SORUN
-İnsanın yaşamak için ilk önce kendini düşünmesi gerekmez mi?
-Başkalarına nasıl yardım edebileceğini her zaman biliyor musun?
-Başkaları, çok fazla sayıda değil mi?
-Başkalarına, onlar yardım istemeden de yardım etmek gerekir mi?
HAYIR,
HERKES KENDİ
BAŞININ ÇARESİNE BAKMAYI ÖĞRENMELİ
ÇOCUĞUNUZA SORUN
-Toplum içinde herkesin birbirine ihtiyacı yok mudur?
-Kendi başımıza yaşayabilmeyi öğrenmek için bile başkalarına ihtiyaç duymaz mıyız?
-Çocuklar ve hastalar da, kendi başlarının çaresine bakabilme yetisine sahip midir?
-Başkalarına ihtiyaç duymak kötü bir şey midir?
BUNLARI
SORDUM, ÇÜNKÜ BÖYLECE...
... başkalarını unutmamak gerektiğini kabul edebilirsin.
... toplum içinde yaşamayı öğrenebilirsin.
... başkalarına karşı çekinmeden, önceden düşünülmüş davranışlarda bulunmayı öğrenebilirsin.;
OSCAR DİYOR?Kİ
Bencil olmamak gerektiğini ve cömert olmanın iyi bir şey olduğunu düşünüyorsun. Fakat yardım etmek bazen yanlış da algılanabiliyor. Kimi zaman, sana özgü deneyimler edinmek ve büyümek için kendi başının çaresine bakmayı tercih ediyorsun. İstediklerine sonunda hep ulaşabiliyor musun? Kimi zaman sadece bir karşılık almak ya da kendi vicdanını rahatlatmak için cömert davranmıyor musun? Sadece arkadaşlarına yardım etmiyor musun? Cömert olmak, etrafındaki insanları dikkate almak, onların ihtiyaçlarını ve güdülerini anlamak demektir. Cömert olmak, başkalarına bağlı olarak kendin olabilmektir.
İTAAT
HER ZAMAN SÖZ DİNLEMEN?GEREKİR?Mİ?
EVET,
ÇÜNKÜ SÖZ DİNLEMEZSEM BENİ CEZALANDIRIRLAR
ÇOCUĞUNUZA SORUN
-Sadece korktuğun için mi onların sözünü dinliyorsun?
-Cezalandırmak yerine durumu kibarca açıklasalar, o zaman söz dinler miydin?
-Seni neden cezalandırdıklarını her zaman anlıyor musun?
-Cezalandırılmaktan korkmalı mısın?
HAYIR,
ÇÜNKÜ SÖZ DİNLEMEKTEN HOŞLANMIYORUM
ÇOCUĞUNUZA SORUN
-Bir çocuk, yapmak istediklerini tek başına seçebilecek kadar olgun mudur?
-Sevdiğin şeyleri söz dinleyerek keşfetmiş olmuyor musun?
-Bir aile, birbirinin sözünü dinlemeksizin aile olabilir mi?
-Annenin ve babanın, istediğin her şeyi yapmana izin vermeleri gerekir mi?
BUNLARI SORDUM, ÇÜNKÜ BÖYLECE...
... bir yetişkinle çekinmeden konuşmayı öğrenebilirsin.
... “anne-babamın yerinde ben olsam ne yapardım?” sorusunu kendine sorabilirsin.
... her çocuğun, kendisine bir yol çizmesi için anne-babasına ihtiyaç duyduğunu kabul etmelisin.
... küçük olmanın, bir fikir sahibi olmana ve etrafında olanları anlamana hiçbir zaman engel olmadığının bilincine varabilirsin.
OSCAR DİYOR?Kİ
Bu kurulu bir düzendir: Anne-babanın sözünü dinlemek zorundasın. Çünkü onlar yetişkin ve yasal olarak da senden sorumlu. Çünkü sen onlara güveniyorsun. Aynı zamanda sevgi ve saygı duyuyorsun. Ama her zaman pasif ve çekingen olmak zorunda mısın? Anne-babanın senden neyi, niçin istediklerini anlamaya çalışman gerekmez mi? Onların rolü ayrıca senin ailevi yükümlülüklerini ve sınırlarını anlatmak değil midir? Annenin ve babanın otoritesi gereğinden fazla olmamalı; ama bir anlamı olması için de sen körü körüne boyun eğmemelisin.