İpek Tuzcuoğlu: Büyük hatalarım oldu

"İSTANBULLU GELİN'İN ASMALI KONAK'LA ALAKASI YOK"

'İstanbullu Gelin'i severek izlediğini ve geçmişte rol aldığı 'Asmalı Konak' ile hiçbir benzerliği olmadığını belirten İpek Tuzcuoğlu, "İki proje hiç benzemiyor. Uzaktan yakından alakası yok. Konaktan dolayı benzetenler olabilir ama ben hiç benzetmedim. 'İstanbullu Gelin’i çok beğeniyorum. Bütün oyuncular şahane oynuyor. Kurgusu çok güzel. Yönetmeni Zeynep, inanılmaz bir yere getirdi o işi. Yönetmenin yeteneğini ve gücünü o işte çok iyi görüyorsunuz. Eğer Zeynep olmasaydı, başka bir yönetmen, başka bir vizyon, başka bir bakış açısı olsaydı ikinci sezona bu kadar iyi reytingle giremeyebilirdi. Güçlü oyuncu kadrosuna rağmen yönetmeni çok başarılı buluyorum" dedi.

"DİZİNİN SENARYOSU MİZAH DERGİSİ GİBİYDİ"

Başarılı oyuncu, 'Yalaza' dizisinde rol almayı neden kabul ettiği sorusuna, "Senaryoyu okurken çok eğlendim, çok güldüm. Replikler, bir mizah dergisinden çıkma gibiydi. Çok başarılı. Bu işin senaryosu çok güçlü. Osman Sınav’a da çok inandım. Onunla çalışmayı yıllardır çok istiyordum. Hasan Kaçan keza öyle. O iki ismin gücü, Nalan olmamı sağladı" cevabını verdi.

"KUCAKLAYICI BİR OYUNCUYUM"

“Oyuncuların arasının iyi olması, set ortamında önemli bir faktör mü? Sevmediğin bir oyuncuyla oynayabilir misin?” sorusu üzerine Tuzcuoğlu, “Böyle şeyler oluyor ama Allah’a şükür bana hiç denk gelmedi. Olursa zorlanırım herhalde. Sevmediğin biriyle oynamak çok zor. Ama ben çok kucaklayıcı bir oyuncuyumdur. Yani ekip işine çok inanırım. Orada egoları ve kişisel problemleri bir kenara bırakmak gerektiğine inanırım. Çok gönlüm açık oynarım. Her oyuncu böyle değil ama, onu söyleyeyim. Röportajlarımda da öyleyim, çok açarım kendimi. Perdelerim, frenlerim filan yoktur. Bunun doğru olduğuna inanırım. Ben küçükken de sessizdim, saygılıydım. 16 yaşından buyana bu işi yapıyorum, 30 sene olacak neredeyse. Hiçbir zaman sululuklarım, fevriliklerim, şımarıklıklarım olmadı" şeklinde konuştu.

"ÖYLE BİR PROJEYDİ Kİ..."

Kendisinin de kimi zaman büyük hataları olduğunu dile getiren ünlü oyuncu, "Hatalarım, yanlışlarım oldu mu? Mesela 'Asmalı Konak' sonrası? Dolu! Proje beğenmedim mesela. Biri öyle iyi bir projeydi ki. O kadar çok iş kabul etmedim ki. ‘Hayır, hayır, hayır’ dedim. Çünkü çok idealist düşündüm. 'en buna benzer karakter oynamak istemiyorum' dedim. Hep benzer karakterler geldi" ifadelerini kullandı.

"OSMAN YAĞMURDERELİ 'BAŞINI TAŞLARA VURACAKSIN' DEDİ"

İpek Tuzcuoğlu, “Reddettiğin diziler arasında patlayan işler oldu mu?” sorusuna, "Oldu. 'Melekler Adası' mesela. Nurgül’le (Yeşilçay) Hande (Ataizi) oynadı. Rahmetli Osman Yağmurdereli ilk bana getirdi projeyi. Hiç unutmam, ‘Bak kabul etmiyorsun projeyi, başını taşlara vuracaksın' dedi. Hakikaten çok iyi bir iş oldu, patladı. Ama her işte bir nasip, bir kısmet var. Kader planına inanırım" yanıtını verdi.

"SESİM GÜZEL OLSUN İSTERDİM"

Bir izleyicinin “Oyuncu olmasa hangi mesleği seçerdi?” sorusu üzerine, "Sesim güzel olsun isterdim. Caz söylemek, Türk sanat musikisi icra edebilmek isterdim. Ses tonumda bir problem yok ama doğuştan böyle bir yeteneğim olsun isterdim. Bu çalışarak elde edilebilen bir şey değil, doğuştan. Mesela Kibariye, İbrahim Tatlıses, Ebru Gündeş, Muazzez Ersoy, Muazzez Abacı, Bülent Ersoy, Zeki Müren... Bunlar çalışarak elde edilen sesler değil. Allah vergisi. Psikolog, psikiyatrist olmayı da çok isterdim" şeklinde konuştu.

"ESTETİK YAPTIRMAKTAN KORKUYORUM"

İpek Tuzcuoğlu, görüntüsünün hiç değişmediği şeklindeki yoruma ilişkin, "Estetik yaptırdın mı?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Hiçbir zaman estetik yaptırmadım. Korkuyorum çünkü. Değişmememin sırrını da söyleyeyim; 2000 yılında Kapadokya’da biriyle tanıştım. Güzellik uzmanı; Mehmet abi. 2000 yılından beri düzenli olarak ona doğal peeling yaptırıyorum. Onun dışında hiç öyle botoks, dolgu filan yaptırmıyorum. Allah’ın lütfu diyelim. Bir gün estetik yaptırırsam da dişlerimle ilgili olur" ifadelerini kullandı.

"GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ VE ÇANTAYA ZAAFIM VAR"

Ünlü oyuncu, alışveriş konusundaki zaaflarını şöyle açıkladı:
“Güneş gözlüğü ve çantaya zaafım var. 10 tane güneş gözlüğüm vardır. Çok değil ama ben tasarruflu bir kadınım. Eskiden hiç böyle değildim. Hayat onu da öğretiyor. Fazlasıyla tedbirli oldum artık. Daha doğrusu hayat bana müsriflik yapmamayı öğretti."

"KUAFÖRE GİTMEYİ HİÇ SEVMİYORUM"

Tuzcuoğlu, kuaföre gitmeyi hiç sevmediğini vurgulayarak, "Oyunculuk işiyle meşgul olup da, kadın olup da bu işi sevmeyen var mı? Aha da ben. Ne saç yaptırmayı seviyorum, ne makyajı seviyorum. Doğa kadınıyım ya, doğal olacağım. Zaten hep makyajsız gezerim" dedi.