CaddeGerekirse arabamı satar, bu sergiyi yine açardım

Gerekirse arabamı satar, bu sergiyi yine açardım

02.10.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:

Tuluhan Tekelioğlu ünlü-ünsüz onlarca insanın aynı soruya ayaküstü verdikleri cevaplardan oluşan projesiyle 15 Ekim’de Milli Reasürans Sanat Galerisi’nin sezon açılışını yapacak

Gerekirse arabamı satar, bu sergiyi yine açardım

Medyaya, Fransa’da foto muhabiri olarak “merhaba” dedi. Hürriyet’te yıllarca çalıştıktan sonra televizyona geçti.
Cine 5, TGRT, Habertürk, Kanal D ve Kanal 1’de yıllarca program yaptı. Tuluhan Tekelioğlu 15 Ekim’de ilginç bir sergiyle çıkacak insanların karşısına... Üstelik Tekelioğlu’nun “Ayaküstü Cevaplar” adlı sergisi Milli Reasürans Sanat Galerisi’nin sezon açılış sergisi olacak. Önsözünü İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Aydın Uğur’un yazdığı, Bülent Erkmen’ın tasarımıyla katkıda bulunduğu sergi, ünlü  ünsüz onlarca insanın aynı soruya ayaküstü verdikleri cevapları, karanlık bir ortamda yan yana dizilmiş ekranlardan yansıtacak.

Haberin Devamı

Nereden çıktı böyle bir sergi açmak?
Sergi fikri bir günde doğmadı. Üç buçuk senedir üzerinde çalışıyordum. Milli Reasürans Sanat Galerisi projemi geçen sene kabul etti. Amelie Edgü ile sözleşmemi geçen sene imzaladım. Zaman su gibi akıp geçti. Sergi kitabım bu hafta matbaaya veriliyor. Açılış 15 Ekim’de, çok heyecanlıyım. Çünkü Milli Reasürans Sanat Galerisi’nin açılış sergisi olarak kabul edildi.

Neden “Ayaküstü Cevaplar”?
Başlangıçta böyle bir düşüncem yoktu. Tamamıyla meraktan, gazetecilikten yola çıkarak, televizyon programımda, sokaktan geçenlere sorular sormaya başladım.
Biliyorsun insanlar artık kameralara karşı daha temkinli yaklaşıyor. Konuşmaktan çekiniyorlar. Ama hayatla ilgili sorduğum basit sorulara içtenlikle cevap verdiler.
Çocukluğumdan bu yana insanları izlemekten hoşlanırım. Erkek kardeşimle küçükken sokak duvarına oturur, gelip geçen insanların yüz ifadelerine, nasıl yürüdüklerine bakar, karakter tahlili yapardık.
Yüzlerce insana ayaküstü altı basit soru sordum. Ayaküstü cevaplar verdiler. Bir balıkçı balıktan dönerken, öğretmen okula dersini vermeye giderken, bir emekli banka kuyruğuna girerken, öğrenci otobüsünü beklerken, ayaküstü konuştu... Bir sene boyunca, günler geçti, mevsimler değişti, insanlar çeşitlendi, sorular hep aynı kaldı... Her meslekten, her gelirden, kadınlı erkekli, her yaştan, ünlü, ünsüz ayırımı yapmadan hepsine sordum...
Bir koşuşturmaca içinde hayatın sıradanlığını anlatmak istedim. Kameraya bazen hırslı, bazen hüzünlü, bazen coşkuyla konuşan, demeç verme fikriyle dolup taşan, hakikilikte birleşen ve asla bir araya gelmeyecek bir insan topluluğu! İstedim ki, bu bölüm TV ekranında uçup gitmesin. O insanları ekran karşısındaki izleyici değil, herkes görebilsin. 2004 yılında bir fikir olarak başlayan bu sergi, Ekim’in 15’inde  her yaştan izleyiciyle buluşacak...

Nasıl bir sergi bu? Ne kadarlık bir çalışmanın ürünü?
Bir kamera bize doğrultulduğunda ve soru sorulduğunda hiç düşünmeden aklımıza ilk geleni söyleriz. Bu reflekstir. Yani aklımıza ilk gelen söz, aslında en doğrusudur. Akıllarına ilk geleni söyleyen 150 kişinin cevaplarıyla karşılaşacaksınız bu sergide. Bir portreler galerisi gibi de bakabilirsiniz onlara... 2004 yılından bu yana tutkuyla üzerinde çalışıyorum.  Önce 15 Ekim - 1 Kasım tarihleri arasında Nişantaşı Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde olacak. Sonra Ayaküstü Cevaplar’ın her şehri dolaşmasını isterim. Üniversitelerde sergilenmesini, alışveriş merkezlerinde kalabalıklarla buluşmasını isterim. 

Milli Reasürans Sanat Galerisi genelde “sanatçı”ların sergi açtığı bir yer değil mi? Düne kadar sanatçılarla söyleşiler yapan birine sergi açtırmaları kolay oldu mu?
Sergimin Amelie Edgü tarafından kabul edilmesi benim için bir onur. Çünkü her isteyenin de Milli Reasürans’ta sergi açamadığını biliyorum. Geçen sene Nuri Bilge Ceylan’nın sergisini gezmiştim Reasürans’ta. Ben gazeteciyim. Hayatı anlatan gazetecilikle, hayatı yorumlayan sanatın birleştiği yerde; sergim. Ve mümkün olduğunca çok insan görsün isterim. Bülent Erkmen gibi zor beğenen bir tasarımcı, projemle ilgilendi. Sergi kitabını ve sergi tasarımını Bülent Erkmen yaptı. 

Bu serginin maliyeti ve özelliği ne?
Serginin bütçesi; kitap, enstalasyon, davetiyeler, afiş, vs 40 bin lira. Sponsor bulamasaydım, arabamı satar, bu sergiyi yine de yapardım! Bu benim hayalimdi. Tutkuyla bağlandığım mesleğim gibi. Avon bütçenin büyük bir kısmına sponsor oldu. Philips ekran sponsorum. Uzun zamandır Avon’la birlikte kadınları meme kanseri konusunda bilinçlendirmek için çalışıyorum. Gönüllü elçilerinden biriyim. Pek çok kente gidip birlikte toplantılar düzenliyoruz. Sağ olsunlar bana destek oldular.

Sanat dünyasının seni hemen kabulleneceğini düşünüyor musun?
Hiç öyle bir kaygım olmadı. Elimde çok özgün bir malzeme vardı, bunu insanlarla paylaşmak istedim. Sonuç, yaptığım performansın içeriğinde saklıdır. Benim kim olduğumda ve kimlerin beni kabul edip etmeyeceğinde değil.

Basit sorulara ayaküstü cevap verenlerden size en çarpıcı gelenler hangileri oldu?
Hepsi çok içten verilmiş cevaplar. İzlerken başınızla onaylıyor, bazen içten bir kahkaha atıyor, bazen hüzünleniyorsunuz. Birinin en büyük hayali Oscar almak ise bir diğerinin hayali acilen evlenmek... Biri aşklarının platonik olmaktan öteye gidemediğini anlatırken, bir başkası “evliyim ama aşka inanmıyorum” diyor. İnsanlar kendilerini acımasızca eleştirmekten çekinmiyorlar. Mesela Fatma Aydoğan adında bir öğrenci şunu demiş: Gıcık biriyim, kıskancım, insanları sinirlendirmek hoşuma gidiyor... Tan Sağtürk ise itiraf etmiş: Uyumlu biri değilim, kırıcıyım. Bir işe elli kişi başlıyoruz, bakıyorum geriye üç kişi kalmışız.

Sergi kitabın önsözünü niye Bilgi Üniversitesi Rektörü Aydın Uğur yazdı?
Aydın Uğur, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden hocam.
Popüler kültür üzerine yaptığı araştırmalardan dolayı ona önsöz yazmasını teklif  ettim. Kabul ettiği    için de onur  duydum.

KEŞFETYENİ
Dünyanın en güzel kadını seçildi! 'Gençken zaten herkes güzel olur'
Dünyanın en güzel kadını seçildi! 'Gençken zaten herkes güzel olur'

Cadde | 28.04.2025 - 07:01

62 yaşında Demi Moore, ‘Dünyanın En Güzel Kadını’ seçildi.

Yazarlar