CaddeCansel Elçin: Ben aşk adamıyım!

Cansel Elçin: Ben aşk adamıyım!

12.04.2022 - 07:06 | Son Güncellenme:

Son olarak 'Börü 2039' disiziyle ekrana gelen oyuncu Cansel Elçin, önceki gün Nişantaşı'nda görüntülendi. Gazetecilerle sohbet eden Elçin, özel hayatıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Cansel Elçin: Ben aşk adamıyım

Ünlü oyuncu Cansel Elçin, geçtiğimiz aylarda 2020'de dünyaevine girdiği meslektaşı Zeynep Tuğçe Bayat ile Nişantaşı'nda görüntülenmişti.

Haberin Devamı

Elçin, yeni dizisi 'Börü' hakkında, "Diziye devam ediyoruz. Çok mutluyuz, müthiş bir iş. 2039 yılında geçen bilim kurgu ve kolay bir iş değil. Bu yüzden de zorlanıyoruz. Sekiz aydır çekimlerdeyiz ancak iki bölüm yayınladık ama bütün izleyenler sabırlı olsun. Üçüncü bölümümüz 30 0cak'ta yayınlanacak. Arkasından da devamı gelecek" demişti.

Cansel Elçin: Ben aşk adamıyım

"HİÇ OLMAZSA BİZ YAPTIK"
Köşe yazarlarından bazılarının "Bilim kurgu Hollywood'un işidir. Biz yapamıyoruz galiba" görüşleri için Elçin, "Biz gayet iyi yapıyoruz. Bilim kurgu cesaret isteyen bir iş, hiç olmazsa biz yaptık. Yapanlar her zaman haklı çıkar ve bence gayet iyi. Amerikan işlerini de izliyorum. Başka platformlarda başka dizileri izlediğim zaman 'Börü'nin o dizilerden çok daha başarılı ve iyi olduğunu düşünüyorum" diyerek, tepkisini ortaya koymuştu.

Haberin Devamı

"DOĞRU YERLERDE KULLANMAK LAZIM"
Oyuncu, "Teknolojiyi sinemada kullanmak avantaj mı?" sorusuna, "CGA'yı bence doğru yerlerde kullanmak lazım. Mesela J.J. Abrams var 'Star Trek'i çeken. Her zaman bazı doğal mekanları kullanıp, yeterli yerlerde CGA'yı kullanmak en doğrusu. Çünkü o natureli bozmamak lazım diye düşünüyorum" yanıtını vermişti.

Elçin, Sevgililer Günü'nün hatırlatılması üzerine, "14 Şubat'a daha var. Asıl 8 Şubat Zeynep'in doğum günü, onun için planlarımız var" demiş, o sırada ikilinin romantik anları dikkatlerden kaçmamıştı.

"TUĞÇE OLMASA HAYATA TUTUNAMAZDIM"
Sonrasında ise 14 Şubat Sevgililer Günü için L'Officiel dergisine röportaj veren Cansel Elçin, şu ifadeleri kullanmıştı:

"Ortak hobimiz o kadar çok ki, başkaları ‘Ne kadar sıkıcılar, yapışık yaşıyorlar’ diye düşünebilir. Ama biz birlikteyken hiç sıkılmıyoruz. Ayrıca birçok konuda farklı düşünüyoruz, bazen nasıl anlaşıyoruz şaşırıyorum. Sağlığımız olduğu sürece aşk hep önceliğimiz, hayatımızın ilk sırasında yer alacak. Tuğçe ile her konuda tartışırız; yemek yaparken, film izlerken, seyahat ederken. Ama sonunda ortak karara varırız. Yaşam, fazla ciddiye almak için çok kısa. Tuğçe olmasaydı hayata tutunamazdım. Çünkü en zor dönemimde geldi bana. Elimi tutup beni karanlıktan aydınlığa çıkardı. En büyük ortak noktamız; duygularımızla hareket etmek."

Haberin Devamı

Cansel Elçin: Ben aşk adamıyım

"GELECEĞİ DÜŞÜNMÜYORUZ"
Başarılı oyuncu, tüm bunların ardından geçtiğimiz gün Nişantaşı'nda objektiflere takıldı. Basın mensuplarıyla konuşmayı ihmal etmeyen Elçin, 'çocuk' sorularının sorulması üzerine şu yanıtı verdi:

"Şu an için öyle bir şey yok. Bunun planlaması oluyor mu gerçekten? İsteriz sonra ama şu aralar hiçbir şey planladığın gibi gitmiyor. Anda kalmaya çalışıyoruz, hayatın keyfini çıkarmaya çalışıyoruz. Geleceği düşünmüyoruz, düşündükçe insan endişeye kapılıyor. O yüzden takmamak lazım."

"ÇOCUKLARI ÇOK SEVİYORUM"
Ünlü isim, "Baba olmak istemiyor musunuz?" sorusuna ise, "Olursa çok mutlu olurum, çocukları çok seviyorum. Victor Hugo şöyle bir şey demiş, 'Ne yaparsanız yapın hayatınızın sonunda her zaman olmayan şeyleri düşüneceksiniz.' Bu yüzden de onu düşünmemeye çalışıyoruz" şeklinde cevap verdi.

Cansel Elçin, "Evlilik adamı mısınız?" sorusu karşısında ise dikkat çeken bir açıklama yaparak, "Ben aşk adamıyım. Evlilik olmasa da olur, o yüzden takmıyoruz" dedi.

Haberin Devamı

Cansel Elçin: Ben aşk adamıyım

"EŞİM BENİ POSEIDON'A BENZETİYOR"
Öte yandan önceki aylarda eşi Zeynep Tuğçe Bayat ile yine Nişantaşı'nda kameralara yansımıştı. 48 yaşındaki oyuncu, "Proje için sakal bıraktım. 'Şu sakalları kes' diye sürekli bana mesaj atıyorlar ama eşim beni Poseidon'a benzetiyor" açıklamasını yapmıştı.

Bayat ise, eşinin yeni imajını beğendiğini, "Ben her türlü seviyorum onu, işimizin gereği bu yani" sözleriyle anlatmıştı.