CaddeBurcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik!

Burcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik!

09.03.2023 - 12:45 | Son Güncellenme:

Burcu Kara, başrolde Emre Karayel ile yer aldığı 'Uçuş 811'in Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşen basın gösteriminde kameralar karşısına geçti. Film hakkında konuşan ünlü oyuncu, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ta meydana gelen, binlerce vatandaşımızın yaşamını yitirdiği deprem felaketiyle ilgili de duygularını paylaştı.

Burcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik

Hakan Kerim Karademir’in yönetmen koltuğuna oturduğu Uçuş 811, 10 Mart Cuma günü vizyona giriyor. Filmin özel gösterimi, Atatürk Kültür Merkezi'nde bulunan Yeşilçam Sineması’nda gerçekleşti.

Haberin Devamı

Uçuş 811; 2 milyon dolar değerindeki bir zümrütü Amerika Birleşik Devletleri’ndeki müzayedeye götüren Azra ve Cengiz çiftinin de içinde olduğu 811 numaralı uçağın, İstanbul'dan New York'a gitmek üzere havalanırken yaşanan şüpheli bir ölümün tüm yolcuların kaderini değiştirmesini anlatıyor.

Burcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik

"ÇOK KATMANLI BİR İŞ"

Türkiye’de çekilmiş uçakta geçen ilk film olma özelliğini taşıyan Uçuş 811 hakkında konuşan Burcu Kara, "Tamamı uçakta geçen farklı bir film oldu. İlk andan itibaren heyecanla çalıştım. Tekrar tekrar izlenebilecek çok katmanlı bir iş oldu. Geçen kış bir uçak hangarında adeta donarak çektik filmi" dedi.

Burcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik


"BENİM İÇİN AŞIRI DUYGUSAL BİR DÖNEMDİ"

Bursalı olan, uzun süredir boş zamanlarını İznik'de onarımını yaptığı köy evinde geçiren ünlü oyuncu, "Benim için aşırı duygusal da bir dönem olduğu için hayatına normal devam edemiyorsun. Yaşananlar sözlere sığacak şeyler değil. Allah hepimizin yardımcısı olsun" sözleriyle depremle ilgili üzüntü ve kaygısını dile getirdi.

Haberin Devamı
Burcu Kara: Hangarda adeta donarak filmi çektik


"DOĞAYLA SAVAŞARAK DEĞİL, UYUM SAĞLAYARAK YAŞAMALIYIZ"

Doğayla savaşmadan onunla uyumlu biçimde önlemimizi alarak yaşamalıyız. Bu kadar imkanlar varken yapıları Mimar Sinan'ın 500 yıl önce uyguladığı gibi bilime uygun yapmalıyız. Dedelerimiz ve önceki nesille neden dağların eteklerine yerleşim kurmuşlar. Bu gerçeği görmeliyiz. Ovalar, nehir kenarları, dereler yerleşim alanı olmamalı. Umarım bundan sonra gereken önlemler alınır.