09.12.2021 - 12:10 | Son Güncellenme:
DHA
Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA) - ANTALYA Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) öncülüğünde başlayan 'Çevreci Dönüşüm Çalıştayı'nda kentin ve dünyanın iklim değişikliğinden ne ölçüde etkileneceği ve iklimsel dönüşüm konuşuldu.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Antalya Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde 'Çevreci dönüşüm çalıştayı' toplantısı başladı. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek, ATSO Başkanı Davut Çetin, Çevreci Dönüşüm Çalıştayı Proje Koordinatörü Prof. Dr. Bülent Topkaya ve oda ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla ATSO binasında gerçekleştirilen çalıştayda iklim değişikliği ve etkileri ile alınabilecek tedbirler konuşuldu.
ATSO Başkanı Davut Çetin çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada Antalya ekonomisine dönük ortak projeler de üreteceklerine inandıklarını ve su, atık yönetimi, hava kirliliği, ulaşım, enerji, kentleşme, afet riskleri yönetimi, iklim değişikliğine dirençli tarım, iklim değişikliğine dirençli turizm, sanayide iklim değişikliğine uyum ve döngüsel ekonomi olarak grup belirlediklerini söyledi.
'İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EKONOMİYİ DOĞRUDAN ETKİLİYOR'
Şubat ayında geniş katılımlı bir toplantı daha yapacaklarını ifade eden Başkan Çetin, “Ekonomide zor günlerden geçiyoruz. Döviz kuru artışı, enflasyon ve girdi maliyetleri herkesi sıkıntıya soktu. Un, demir, gübre gibi temel girdilerde fiyatlar günlük değişmeye başladı. Tedarik sıkıntısı bitmiyor. Hükümetin ve Merkez Bankası'nın ekonomide istikrarı sağlayacak önlemler almasını istiyoruz ve bekliyoruz. Böyle bir ortamda iklim değişikliği konuşmak zor, ama buna rağmen iklim değişikliği konusunu ihmal etme gibi bir lüksümüz de yoktur. Çünkü iklim değişikliği ekonomiyi doğrudan etkileyen faktörler arasına girmiş bulunmaktadır" dedi.
'PANDEMİYE RAĞMEN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ 1 NUMARALI GÜNDEM'
2021 yılında buğdayda yüzde 14, arpa ve çavdarda yüzde 30, nohutta yüzde 24, mercimekte yüzde 20-30 civarında üretim düşüşü beklendiğini ifade eden Başkan Çetin, “Bunun bir nedeni de kuraklıktır. Aşırı sıcaklıklar, aşırı yağışlar, hortumlar, su kaynaklarının azalması örneklerini konuşmaya gerek yok. İklim değişikliği artık yangınlarla, sellerle, kuraklıkla hayatımızın içinde. Dünyada da bu alandaki değişimin hızlandığını hep birlikte görüyoruz. Pandemiye rağmen, dünya ekonomisinde sorunlara rağmen iklim değişikliğiyle mücadele dünyanın bir numaralı ortak gündemi haline gelmiştir" diye konuştu.
Antalya'nın karbon nötr şehir olmasının gelecek nesiller için ve bunun yanı sıra ekonomik gelişme için gerekli bir hedef olduğunu da aktaran ATSO Başkanı Davut Çetin, Antalya'nın çevreci ve yeşil kent markası olmak için avantajlara sahip olduğunu söyledi.
'ÇEVREYİ ÇALIŞMALARIMIZIN ODAK NOKTASINA ALDIK'
Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek, hayatın her alanında baş döndürücü bir değişim hareketi olduğunu söyledi. Tüm bu değişimin çevreyle uyumlu olması gerektiğini ifade eden Başkan Böcek, şöyle konuştu:
"Kısa vadeli, günü, dönemi kurtaran işler için uğraş vermedim. Yol arkadaşlarımla her zaman halkın menfaatini esas alan işler yapmaya çalıştım. Antalyamız turizm, tarih, kültür ve sanat alanında olduğu gibi çevreci dönüşümde de öncü olmalıdır. Sadece 2,5 milyon için değil her yıl kentimize gelen yerli ve yabancı 23 milyona hizmet etmek durumda kalıyoruz. Tüm bu gelişmeleri yakından takip etmeli ve birlikte hazırlık yapmalıyız. Antalyamızın tüm çevresel dönüşümlerini ele alacağız. Ortak akılla sorunlara çözüm bulacağız. Kentimizi su, atık yönetimi, hava kalitesi, ulaşım, enerji, afet riski, tarım, turizm, sanayi başta olmak üzere 12 konuda ele alacağız. Çevreyi yaptığımız tüm çalışmalarda odak noktasına aldık."
Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Çevre Yüksek Mühendisi Lokman Atasoy çalıştayda sunum yaptı. İklim değişikliğiyle ilgili sıcaklığın artma değerleri ile bu sıcaklığın etkileyeceği alanları konu alan sunumda Atasoy, “Akdeniz bölgesinde su seviyesi 6 santimetre arttı. 2100 yılına kadar 44 santimetre en kötü senaryoda ise 90 santimetre artacaktır. 1 derece sıcaklık artarsa afetlerin boyutu 3-5 katı artacaktır. Batı Akdeniz bölümü özellikle Antalya Körfezi Türkiye'de hortum olaylarının en çok gözlendiği alanlardan. 1997- 2015 yılları arasında toplamda 263 hortumun 90'ı Antalya'da meydana gelmiştir. Son 20 yılın en az yağış alan dönemini yaşıyoruz. Kuraklıkta durumumuz ekim 2020- eylül 2021 dönemine göre kuraklığın her türlü şiddetini yaşayan bir dönemdeydik" diye konuştu.
Deniz seviyesinin artmasıyla birlikte Antalya ve Muğla'nın risk altında olduğunu da belirten Atasoy, plaj alanlarının yok olabileceğini söyledi.
Çevreci Dönüşüm Çalıştayı Proje Koordinatörü Prof. Dr. Bülent Topkaya ise kentteki tarımsal ürünlerin tükettiği su verilerini paylaştı. 134 kilogramlık bir hevenk muzun 106 metreküp su tükettiğini anlatan Topkaya, “Avokado muzdan 3 katı fazla su tüketiyor. Avokadonun ne kadar katma değeri var? Suyun ne kadar katma değeri var? Bunların değerlendirilmesi ve incelenmesi lazım" dedi.
FOTOĞRAFLI