Zeynep İşman

Zeynep İşman

zeynepisman@gmail.com

Tüm Yazıları

Çocuklar, duygularımızı nasıl yönettiğimizi, mutluyken, üzgünken, sinirliyken nasıl tepki verdiğimize bakarak öğreniyor. Ve son zamanlarda hiç olmadığı kadar buna maruz kalıyorlar. Kaçacak yer yok, her duyguyu birbirimizin gözü önünde yaşıyoruz. Geçenlerde tüm gün bir şeylere ağladım. Kızım hiç görmediği kadar ağladığımı gördü. Dün evde köpekler nedeniyle bir tartışma çıktı. Köpekler işin bahanesi oldu aslında. Tartışmamıza tanık oldu. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Mesele bunların olması değil. Biz anne babalar da insanız ve hepimizin duyguları inişli, çıkışlı, doğal olarak bunları yaşıyoruz. Mesele tüm bu duygularla nasıl kaldığımızda ve karşı tarafla nasıl bir ilişki kurduğumuzda. Tartıştığımda ya da kalp kırdığımda, bunu nasıl telafi edip, onardığımda.

Haberin Devamı

İşte tüm bunlar, çocukların büyüdüğünde çevreleri ile nasıl ilişki kuracaklarını, aile ve toplumsal hayatı nasıl yaşayacaklarını doğrudan etkiliyor. Biz köpekleri bahane edip birbirimize öfkelenince, kızımın dışardan bir göz olarak tüm süreci fark etmesi, bunu sakinlikle ifade etmesi, bize çözüm önerisi sunması ve ikimizin de sinir sistemini nasıl dengelediğini görünce şunu düşündüm: ne ekersen onu biçiyorsun! Küçükken öfke krizlerinde kucak açtığın ve her duygusunu kabul ettiğin çocuğun, büyüyünce seni her duygunla kabul ediyor ve kucak açıyor.

‘Modern’ insanın varoluş çırpınışları

Evde kaldıkça, daha önce hiç yapmadığımız şeyler yapmaya başladık. Evde ekmek yapmalar, ekşi maya üretmeler, çocuğumuzun küçülmüş kıyafetlerinden oyuncak dikmeler, kırık/bozuk eşyaları tamir etmeler, boya-badana, bahar temizlikleri ve daha neler neler… Korona virüs hayatımıza girdiğinden beri, büyük şehirlerde yaşayan, ‘modern’ diye tanımladığımız insanların ev manzaraları böyle. Düşünüyorum da, insanlık zaten binlerce yıldır bunları yapıyor. Hayatta kalmak için, ekmeğini taştan çıkardı, ne travmalardan geçti, ne yokluklar, ne acılar çekti. Şimdi bu haller bana trajikomik bir film karesi gibi geliyor. Modern insanın varoluş çırpınışları…

Dünya insansız çok mutlu

Haberin Devamı

Dün bir arkadaşım Boğaz’da yürüyüş yaparken çektiği fotoğrafları gönderdi. Gökyüzü hiç olmadığı kadar açık maviydi. Bulutlar bembeyazdı. Boğaz’da yunusların dansını da gördük. Hava kirliliğinin ciddi oranda azaldığını biliyoruz. Kilometrelerce öteden Uludağ’ın zirvesi görünüyormuş. Sadece bizde değil, dünyanın her yerinden benzer haberler var. İnsan eli değmeyince, tüm kirini, pasını bırakıyor doğa.

NE YAPSAK?

Kitaplardan domino

Geçen gün evde domino turnuvası yapabiliriz yazınca, bir anneden kitapları dizerek domino oynadıkları önerisi geldi. Tüm aile bireyleri her gün okuduğumuz kitabı ayırsak ve haftanın sonunda hepsini dizip domino oynasak ne kadar keyifli olur gerçekten. Hem kitaplarla haşır neşir olmak hem de kitap okumaya teşvik için güzel bir etkinlik.

Yılın en sevilen aktivitesi

Son birkaç gündür bahar gerçekten gelmişken, çocuğunuzla birlikte yılın en sevilen aktivitesi olarak, kışlıkları kaldırıp, yazlıkları çıkarabilirsiniz. Küçülenleri, verilecekleri ya da farklı şekilde değerlendirilecekleri beraber ayırabilir ve yazlıkları beraber düzenleyebilirsiniz. Bu sayede mevsimler, giysiler ve ne kadar büyüdüğü gibi konularda hoş bir sohbet yapma fırsatı da doğabilir.