Zeynep İşman

Zeynep İşman

zeynepisman@gmail.com

Tüm Yazıları

Çocuklarımızın sanal dünyada karşılaşacakları tehlikelerin boyutunu düşündüğümüzde, onları korumak amacıyla yaptıklarımızı da yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor


Geçen hafta porno sektörünün çocuklara ulaşmak için kullandığı yollar ve bu tehlikeye karşı çocuklarımızla nasıl iletişim kurabileceğimizden bahsetmiştik. Bu hafta ise işin teknik ve hukuki kısmını ele almak istedim. Porno ile mücadele konusunda yıllardır çalışan Prof. Gail Dines’ın söyledikleri hepimizi ürkütmüş ve tehlikenin boyutlarını gözler önüne sermişti.

Haberin Devamı

Prodaft Siber Güvenlik Teknolojileri Şirketi Kurucusu Koryak Uzan kullanacağımız hiçbir otomatik çözümün, çocuğumuzun dijital hayatını bizim gözlerimiz kadar iyi gözetemeyeceğini söylüyor: “Özellikle bilgisayar okuryazarlığı yüksek olan genç bireyler, kurduğunuz her türlü önlem ve yazılımı kolaylıkla yok edebilir. Bu nedenle ailelerin, çocuklarının oynadıkları oyunlar, izledikleri videolar, görüştükleri kimseler ve ziyaret ettikleri sitelere göz atmaları, gerektiğinde onlarla konuşarak neler yaptıklarını anlamaya çalışmaları son derece önemlidir.”

Hedefli ve hedefsiz tehlikeler

Çocukların sosyal medyada maruz kalabileceği “pasif” ve “aktif” iki temel tehdit bulunduğuna işaret eden Uzan, “Doğrudan çocuğun kendisini hedef almayan, ancak yanlışlıkla ya da isteyerek gireceği pornografik içerik, vahşet içeren bir video ya da bir cinayet haberi birer ‘pasif’ içeriktir. Bu içeriklerin çoğunu engellemek için, basit bir ‘ebeveyn kontrol’ yazılımı kullanmak ve belirli aralıkla kullanılan cihazlardaki sohbet, oyun geçmişlerine göz gezdirmek yeterli olur. Asıl tehlike ise ‘aktif’ tehditlerdir. Bu, bir siber saldırganın, çocuğunuzu hedef aldığı, uzun süreli durumlardır” diyor.

Bir çevrimiçi oyunda kaybeden, çocuğumuzun yaptığı bir YouTube videosuna sinirlenen ya da rastgele hedef seçen birçok siber saldırganın varlığına dikkati çeken Uzan, kimi saldırganların asıl maksadının oyun hesaplarını çalmakken, kiminin bilgisayarda tutulan fotoğraflar olduğunu anlatıyor: “Siber saldırganlar, zararlı yazılımlarla çocuğunuzun cihazında kontrol sahibi olabilir; web kamerasını, mikrofonunu etkinleştirerek çocuğunuzun ses ve görüntüsünü ele geçirebilir. Bu şekilde farkında olmadan görüntüleri ele geçirilerek şantaj yapılan çok fazla çocuk var. Türkiye’de her yıl en az 200 bin cihaza bu şekilde zararlı yazılımlar yükleniyor.”

Haberin Devamı

“Kameraya bant yapıştırın”

Biraz “sıra dışı” bir önlem olsa da, bilgisayar ve tabletlerin web kamerasına, kullanmadığınız zamanlarda bant yapıştırın. Zararlı yazılımların yüzde 90’ı android cihazları etkiliyor ve büyük bir kısmı “onaylanmamış kaynaklardan” dosya indirilmesinden kaynaklanıyor. Bu nedenle android cihazlarda “onaylanmayan kaynaklardan dosya indirme” özelliğini kapatın.

Hiçbir çözüm, tam koruma sağlamaz ama önemi büyüktür. Ebeveyn kontrol yazılımları genel geçer pornografik içeriklere karşı koruma sağlarken, antivirüs programları bazı zararlı yazılımlara karşı koruma sağlar. Sizin belirli sıklıklarla yapacağınız kontroller teknik olarak zararlı olmayan, ancak kötü niyetli kişileri tespit ederken, web kamerasına yapıştıracağınız bant gibi basit ancak etkili yöntemler, diğer tüm önlemlerin aşılması halinde gelebilecek zararları önler.

Haberin Devamı

“Müstehcenlik suçu”nu bilmeliyiz

Bahçeşehir Üniversitesi öğretim görevlisi, avukat Ceren Küpeli ise müstehcen görüntü/yazı veya sözlerin çocuğa okutulması, gösterilmesi veya dinletilmesinin Ceza Kanunu açısından suç olduğunu kaydediyor: “Bu içerikleri çocuklara gösteren her kişi, ‘müstehcenlik suçu’nun failidir ve altı aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla yargılanır. Dolayısıyla ebeveynlerin, çocuklarının pornografik sitelere erişim sağladıklarına şahit olmaları durumunda, bu içeriklere nasıl ulaştıklarını bulmaları; eğer herhangi biri tarafından çocuklarına bu içeriklerin gönderilmesi söz konusuysa bu kişi aleyhine cezai soruşturma yürütülmesi amacıyla şikâyetçi olmaları gerekir. Şikâyet sürecinde de müstehcen görüntülerin gönderildiğine ilişkin yazışmaların, varsa e-posta iletilerinin ekran görüntülerinin alınması önemlidir.”

Bir diğer önemli konunun, müstehcen içeriklerde çocukların kullanılması ve çocuğa cinsel amaçlı yapılan her türlü hareketin cinsel istismar suçu olduğunu söyleyen Küpeli, “Cinsellik içeren yazı, resim, fotoğraf, ses kaydı gibi herhangi bir içerikte çocukların kullanılması durumunda, bu içerikleri üreten, başkalarının kullanımına sunan kişiler iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla yargılanır. Çocuklarla ilgili mahremiyet içeren içerikle karşılaşıldığında https://www.ihbarweb.org.tr/ internet sitesi üzerinden Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na ihbar edilmesi gerekiyor” bilgisini veriyor.